Dünya Futbol tarihi ve Trendyol Süper lig hakkında son gelişmeleri,bilgileri ve haberleri sunan bir platformuz. Amacımız, futbolseverlere en doğru ve güncel bilgileri ulaştırmaktır.
Futbol dünyasındaki son dakika gelişmelerini takip edin.
Süper Lig
Süper Lige dair herşey
Futbol’un hikayeleri
Kulüblerin ve futbolcuların başarı hikayeleri
Her Zaman Güncel
En dogru ve en güvenilir futbol haberleri bizde
Fenerbahçe Avrupada 3 Puanla Tanıştı.
UEFA Avrupa Ligi’nin ikinci haftasında Fenerbahçe, Kadıköy’de Fransız temsilcisi Nice’i ağırladı. Taraftarının yoğun desteğini arkasına alan sarı-lacivertliler, sahadan 2-1’lik galibiyetle ayrılarak Avrupa arenasındaki ilk üç puanını hanesine yazdırdı.Maçın daha üçüncü dakikasında Fenerbahçe öne geçti. Anderson Talisca’nın ara pasında savunmanın arkasına sarkan Kerem Aktürkoğlu, kaleciyle karşı karşıya kaldığı pozisyonda düzgün bir vuruş yaparak topu filelere gönderdi. Bu gol, tribünlerde büyük bir coşku yarattı ve Fenerbahçe’nin maça hızlı başlamasını sağladı.25. dakikada bir kez daha sahneye çıkan Kerem, ceza sahasında rakip savunmayı geçerek yaptığı şutla farkı ikiye çıkardı. Top, savunmaya da çarparak ağlarla buluştu ve sarı-lacivertliler rahat bir nefes aldı. Ancak 34. dakikada Milan Skriniar’ın elle oynaması sonrası Nice penaltı kazandı. 37. dakikada Kevin Carlos topu ağlara göndererek skoru 2-1 yaptı. İlk yarı bu skorla tamamlandı.İkinci yarıda ise tempo düşmedi. Nice beraberlik için baskısını artırırken Fenerbahçe savunması dikkatli bir oyun sergiledi. 68. dakikada Moffi’nin şutu kaleci Ederson’dan dönerken, 73. dakikada En-Nesyri’nin kafa vuruşu az farkla auta çıktı. Bu dakikalardan sonra rakibine pozisyon vermeyen Fenerbahçe, skoru korumayı başardı.Maçın yıldızı kuşkusuz iki gol atan Kerem Aktürkoğlu oldu. Genç oyuncu hem hızı hem de bitiriciliğiyle tribünleri mest ederken, Fenerbahçe’nin Avrupa kupalarındaki 400. golünü de kaydederek tarihe geçti.
Fenerbahçe,3 Puan İçin Sahaya Çıkıyor.
Fenerbahçe,UEFA Avrupa Ligi grup aşamasının ikinci haftasında sahasında Fransa temsilcisi OGC Nice’i ağırlıyor. Mücadele bu akşam saat 19.45’te Şükrü Saracoğlu’nda oynanacak.Karşılaşma TRT1 ekranlarından canlı ve şifresiz olarak futbolseverlere ulaşacak.Sarı-lacivertliler,gruptaki ilk maçında Dinamo Zagreb deplasmanından 3-1’lik mağlubiyetle dönmüştü.Bu nedenle Nice karşısında alınacak üç puan,hem moral kazanımı hem de gruptaki iddianın devamı açısından büyük önem taşıyor.Taraftar desteğini arkasına alacak olan Fenerbahçe,Avrupa arenasında çıkış arıyor.Teknik direktör Domenico Tedesco,maç öncesinde düzenlenen basın toplantısında takıma olan güvenini vurguladı.Tedesco’nun, Kerem Aktürkoğlu hakkında gelen soruya gülümseyerek yanıt vermesi ise dikkat çekti.Bu açıklama, takım içindeki olumlu havanın da bir göstergesi olarak değerlendirildi.Fenerbahçe’de Jhon Durán sakatlığı nedeniyle maçta forma giyemeyecek.Buna karşın diğer oyuncular hazır durumda bulunuyor.Anderson Talisca’nın da cezasını tamamlamasının ardından sahada olması bekleniyor.Son antrenmanlarını tamamlayan sarı-lacivertliler, taktik ağırlıklı çalışmalarla karşılaşmaya hazırlandı.İki takım, Avrupa kupalarında daha önce beş kez karşı karşıya geldi.Bu mücadele,iki kulüp arasındaki altıncı randevu olacak.Fenerbahçe,saha avantajını kullanarak gruptaki ilk galibiyetini almak ve taraftarına üç puan hediye etmek istiyor.
Şampiyonlar Ligi Kazananları 30-Real Madrid(2021-2022)
2022 UEFA Şampiyonlar Liginde Carlo Ancelotti yönetimindeki Madrid ekibi, sezon boyunca sergilediği inanılmaz geri dönüşlerle futbol tarihine damga vurdu. Finalde Liverpool’u 1-0 mağlup eden Real Madrid, 14. Avrupa şampiyonluğunu kazanarak bu alandaki liderliğini daha da pekiştirdi.Real Madrid’in şampiyonluk yolu oldukça zorlu geçti. Son 16 turunda PSG ile eşleşen Madrid, Paris’te oynanan ilk maçta 1-0 yenilmiş, rövanşta ise 2-0 geriye düşerek elenmenin eşiğine gelmişti. Ancak Karim Benzema’nın hat-trick performansı, tarihe geçen bir geri dönüşe imza attı. Bu maç, Real Madrid’in “asla pes etmeyen” ruhunu en iyi yansıtan karşılaşmalardan biri oldu.Çeyrek finalde Chelsea’ye karşı da benzer bir senaryo yaşandı. İlk maçta Londra’da 3-1 kazanarak avantaj elde eden Madrid, rövanşta 3-0 geriye düşerek şok yaşadı. Ancak uzatmalarda Benzema’nın kritik golü, turu İspanyol devine getirdi. Yarı finalde ise bu kez Manchester City ile epik bir mücadeleye giriştiler. İlk maçta 4-3 kaybeden Real Madrid, rövanşın son dakikalarına 1-0 geride girdi. Herkes City’nin finale çıktığını düşünürken Rodrygo’nun iki dakikada attığı iki gol, Santiago Bernabéu’yu adeta ateşe verdi. Uzatmalarda Benzema’nın penaltı golüyle Real Madrid final biletini aldı.Finalde rakip, 2018’de de karşı karşıya geldikleri Liverpool’du. Paris’te oynanan maçta Real Madrid, rakibine oranla daha az pozisyona girmesine rağmen fırsatçılığını konuşturdu. 59. dakikada Vinícius Júnior’un kaydettiği gol, kupayı Madrid’e getirdi.
Uefa Avrupa Ligi Şampiyonları. 16-Real Madrid(1986)
1986 yılı, Real Madrid’in Avrupa sahnesinde yeniden yükselişe geçtiği dönemin en önemli basamaklarından birini temsil eder. O sezon kazanılan UEFA Kupası, kulübün üst üste ikinci kez bu organizasyonda şampiyonluğa ulaşmasını sağladı. Aynı zamanda bu başarı, Real Madrid’in uzun yıllar süren Avrupa kupası hasretine son vermesi açısından tarihi bir anlam taşıyordu.Real Madrid, turnuvaya güçlü bir kadro ve büyük bir motivasyonla başladı. İlk turlardan itibaren özellikle Santiago Bernabéu’da oynanan karşılaşmalarda ortaya koydukları baskılı futbol, rakipler için büyük bir tehdit oluşturdu. Evinde farklı skorlar alan Madrid ekibi, deplasmanlardaki zorlukları ise bireysel yetenekleriyle aştı. Yarı finalde Inter gibi güçlü bir rakibi saf dışı bırakmaları, kupaya uzanacaklarının işareti oldu. Finalde karşılarına çıkan Köln karşısında ise ilk maçta aldıkları farklı galibiyetle kupayı büyük ölçüde garantilediler ve rövanşta zorlanmalarına rağmen kupayı müzelerine götürdüler.Bu başarıda dönemin kadrosu kilit bir rol oynadı. “Quinta del Buitre” yani “Akbaba Beşlisi”nin lideri Emilio Butragueño, genç jenerasyonun Avrupa sahnesinde kendini ispatlamasında öncü oldu. Meksikalı golcü Hugo Sánchez, olağanüstü golleriyle taraftarların gönlünü kazandı. Santillana ve Juanito gibi tecrübeli isimler, takıma hem deneyim hem de saha içi liderlik kattılar. Savunmada ise Camacho ve Gallego gibi oyuncular, takımın dengesini sağlayan isimlerdi.
Galatsaray’dan Evinde Tarihi Zafer.
UEFA Şampiyonlar Ligi’nde Galatasaray, evinde ağırladığı Liverpool’u 1-0 mağlup ederek tarihi bir zafere imza attı. Sarı-kırmızılı ekip, taraftarlarının büyük desteğiyle sahaya çıkan güçlü rakibi karşısında disiplinli ve kararlı bir oyun sergiledi.Mücadelenin 16. dakikasında Barış Alper Yılmaz, ceza sahasında Szoboszlai’nin müdahalesiyle yerde kaldı ve hakem penaltı noktasını gösterdi. Topun başına geçen Victor Osimhen, soğukkanlı bir şekilde topu ağlara göndererek Galatasaray’ı öne geçirdi. Bu gol, maçın da tek sayısı oldu.İngiliz temsilcisinde işler planlandığı gibi gitmedi. Kaleci Alisson ve forvet Hugo Ekitike, yaşadıkları sakatlıklar nedeniyle oyuna devam edemedi. Bu durum Liverpool’un hücum gücünü zayıflatırken, Galatasaray’ın savunmadaki direncini artırdı.Karşılaşmanın son anlarında Liverpool lehine verilen penaltı kararı, VAR incelemesi sonrası iptal edildi. Bu karar tribünlerde büyük sevinç yaratırken, Galatasaray skoru koruyarak sahadan galibiyetle ayrıldı.Bu sonuçla birlikte Galatasaray, Devler Ligi’nde gruptaki iddiasını güçlendirirken, futbol kamuoyuna da önemli bir mesaj verdi. Sarı-kırmızılı ekip, hem savunmada hem de hücumda disiplinli oyunu sayesinde Liverpool gibi dev bir rakibi mağlup etmeyi başardı.
Dev Maçta Galatasaray’ın Rakibi liverpool
UEFA Şampiyonlar Ligi’nde heyecan dorukta! Temsilcimiz Galatasaray, bugün İngiltere’nin köklü kulüplerinden Liverpool ile karşı karşıya gelecek. Dev mücadele, İstanbul’daki RAMS Park (Ali Sami Yen Spor Kompleksi)’nda saat 22:00’de (TSİ) başlayacak. Maç, futbolseverler tarafından büyük bir heyecanla bekleniyor.Liverpool cephesinde teknik direktör Arne Slot Maç öncesinde yaptığı açıklamada, savunmadaki hataların giderilmesi gerektiğini vurguladı ve oyuncularından daha istikrarlı bir performans talep etti.Liverpool’da önemli bir eksik dikkat çekiyor. Takımın yıldızlarından Federico Chiesa, sakatlığı nedeniyle İstanbul’a getirilmeyen oyuncular arasında yer aldı. Slot, bu açığı farklı oyuncularla kapatmayı hedeflerken, Galatasaray ise eksiksiz bir kadroyla sahaya çıkmaya hazırlanıyor.Galatasaray, gruptaki ilk maçında Eintracht Frankfurt’a 5-1 mağlup olarak kötü bir başlangıç yapmıştı. Sarı-kırmızılılar, Liverpool karşılaşmasında hem taraftarı önünde moral bulmak hem de gruptaki iddiasını sürdürmek istiyor. Teknik direktör Okan Buruk’un, özellikle hücum hattını öne çıkaran bir oyun planı ile sahaya çıkması bekleniyor.Galatasaray taraftarı, büyük bir coşku ile takımlarını desteklemek için tribünleri dolduracak. RAMS Park’ta yüksek bir atmosferin oluşması bekleniyor. Karşılaşma, Türkiye’de TRT 1 kanalından canlı ve şifresiz olarak yayınlanacak.
Avrupa Şampiyonları. 15-İtalya(2020)
Euro 2020 Avrupa Futbol Şampiyonası, pandemi nedeniyle bir yıl gecikmeli olarak 2021 yazında gerçekleştirildi. 11 farklı şehirde düzenlenen turnuva, futbol tarihine damga vuran unutulmaz anlarla doluydu. Bu hikâyenin en parlak sayfasını ise, Roberto Mancini yönetimindeki İtalya Milli Takımı yazdı. Disiplinli oyun anlayışı, takım ruhu ve yılmaz mücadeleleri sayesinde İtalya, 1968’den sonra ikinci kez Avrupa şampiyonu olmayı başardı.Roma’da oynanan maçlarda İtalya, Türkiye’yi 3-0, İsviçre’yi 3-0 ve Galler’i 1-0 yenerek gruptan lider çıktı. Henüz bu aşamada hem hücumda üretken hem de savunmada sağlam bir takım görüntüsü verdi.Avusturya karşısında zorlansa da uzatmalarda bulduğu gollerle 2-1 kazanarak çeyrek finale yükseldi.Belçika ile karşılaşan İtalya, yüksek tempolu maçta 2-1 galip gelerek turnuvanın favorilerinden birini saf dışı bıraktı.İspanya karşısında 1-1 biten maç penaltılara gitti. Gianluigi Donnarumma’nın kurtarışlarıyla finale yükselen İtalya, karakterini bir kez daha gösterdi.Wembley’de İngiltere ile karşılaşan Azzurri, erken golle geri düşmesine rağmen Bonucci’nin golüyle beraberliği yakaladı. Penaltılarda üstün gelen İtalya, kupayı kaldırdı.Euro 2020, İtalya için bir geri dönüş hikâyesi oldu. 2018 Dünya Kupası’na katılamayarak büyük bir hayal kırıklığı yaşayan ülke, üç yıl sonra Avrupa’nın zirvesine çıkarak yeniden futbolun en güçlü ülkelerinden biri olduğunu kanıtladı. Bu zafer, yalnızca bir kupadan fazlasıydı; İtalya futbolunun yeniden doğuşunun sembolü oldu.
Beşiktaş Evinde Zorlanmadı.
Beşiktaş, bugün Vodafone Park’ta oynanan hazırlık maçında Kocaelispor’u 3-1 mağlup etti. Siyah-beyazlı ekip, özellikle hücum hattındaki yıldızlarının performansıyla dikkat çekti. Taraftarların yoğun ilgi gösterdiği karşılaşma, yüksek tempoda başladı ve Beşiktaş kısa sürede oyuna hakim oldu.Maçın gollerini Beşiktaş adına Rafa Silva, Vaclav Cerny ve Jota Silva kaydetti. Özellikle Jota’nın golü, hem estetik vuruşu hem de oyunun kritik anında gelmesiyle öne çıktı. Kocaelispor ise zaman zaman etkili ataklar geliştirse de Beşiktaş savunmasını aşmakta zorlandı. Yine de konuk ekip, mücadeleden onurlu bir gol çıkarmayı başardı.Teknik direktör Sergen Yalçın, maç sonrası yaptığı açıklamada takımın moral bulduğunu ve yeni sezona hazır bir görüntü verdiğini ifade etti. Özellikle sakat oyuncuların durumu ve kadro yapılanması hakkında da değerlendirmelerde bulundu. Bu galibiyet, Beşiktaş’ın hem oyun disiplinini hem de ofansif gücünü test etmesi açısından önemli bir sınav oldu.Beşiktaş, bu sonuçla birlikte taraftarına güven veren bir oyun sergilerken, yaklaşan lig maçları öncesinde moral depolamış oldu. Siyah-beyazlı ekip, önümüzdeki dönemde oynayacağı karşılaşmalar için daha yüksek bir motivasyonla hazırlıklarına devam edecek.
Beşiktaş,Ligin Yeni Ekibi Kocaelispor’u Konuk Ediyor.
Trendyol Süper Lig’in 7. haftasında Beşiktaş, ligin yeni ekiplerinden Kocaelispor’u kendi sahasında konuk ediyor. Tüpraş Stadyumu’nda oynanacak karşılaşma saat 20.00’de başlayacak ve futbolseverler tarafından büyük ilgiyle takip edilecek. Siyah-beyazlılar, taraftarının önünde kazanarak ligde çıkışa geçmek istiyor.Mücadeleyi Ali Şansalan yönetecek. Şansalan’ın yardımcılıklarını Esat Sancaktar ile Caner Özaral üstlenecek. Karşılaşmanın dördüncü hakemi ise Burak Pakkan olacak.Sezona istediği gibi başlayamayan Beşiktaş, taraftarı önünde alacağı galibiyetle moral bulmayı hedefliyor. Teknik direktörün bu maçta hücum gücünü ön plana çıkaracağı, özellikle hızlı kanat oyuncularıyla Kocaelispor savunmasını zorlamayı planladığı öğrenildi. Siyah-beyazlılar, ligde üst sıralara tırmanmak için bu maçı kritik görüyor.Ligin yeni takımlarından Kocaelispor ise güçlü rakibi karşısında deplasmandan puan ya da puanlarla dönmek istiyor. Karşılaşma öncesinde Kocaeli Valisi İlhami Aktaş ve Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, takımı ziyaret ederek futbolculara moral verdi. Yeşil-siyahlı ekip, bu desteği sahaya yansıtarak sürpriz bir sonuç peşinde olacak.Her iki ekip için de büyük önem taşıyan mücadele, Süper Lig’de dengeleri değiştirebilir. Beşiktaş alacağı üç puanla yeniden şampiyonluk yarışında söz sahibi olmayı hedeflerken, Kocaelispor için bu maç lige damga vurabilecek bir fırsat olarak görülüyor.
Zor Günler Geçiren Fenerbahçe 3 Puanı Aldı.
Trendyol Süper Lig’in 7. haftasında Fenerbahçe, Kadıköy’de Hesap.com Antalyaspor’u ağırladı. Yoğun taraftar desteğiyle sahaya çıkan sarı-lacivertliler, ikinci yarıda bulduğu gollerle mücadeleden 2-0 galip ayrıldı.Maçın ilk devresinde Fenerbahçe, rakip sahada baskı kursa da Antalyaspor’un savunmasını aşmakta zorlandı ve son vuruşlarda istenilen kalite sağlanamadı. Antalyaspor ise hızlı kontrataklarla tehlike yaratmak istese de kaleci Ederson kritik hamleleriyle gole izin vermedi.İkinci yarıya daha tempolu başlayan Fenerbahçe, 65. dakikada açılışı yaptı.Penaltıdan Talisca klas bir vuruşla ağları havalandırarak takımını öne geçirdi. Bu golle birlikte taraftarlar tribünlerde büyük coşku yaşadı.2. Gol 90+2. dakikada Sebastian Szymanski ile geldi.Alınan bu galibiyetle Fenerbahçe puanını 15’e yükseltti ve şampiyonluk yarışındaki iddiasını sürdürdü. Teknik direktör Tedesco, özellikle ikinci yarıdaki oyun disiplininden memnuniyetini dile getirirken, taraftarlar da milli araya moralli girmenin sevincini yaşadı. Antalyaspor ise 10 puanda kalarak orta sıralarda yerini korudu.Fenerbahçe’nin bir sonraki lig maçını Samsunsporla oynayacak.
Fenerbahçe Saran Başkanlığında İlk Maçında.
Süper Lig’in 7. haftasında Fenerbahçe, bu akşam kendi sahasında Antalyaspor’u konuk edecek. Saat 20.00’de başlayacak mücadele, Ülker Stadyumu Şükrü Saracoğlu Spor Kompleksi’nde oynanacak.Sarı-lacivertliler son resmi karşılaşmalarda istediği sonuçları alamamış durumda. Ligde son iki maçında beraberlik yaşayan sarı-lacivertliler, Avrupa arenasında ise Dinamo Zagreb’e mağlup olarak moral kaybetti. Taraftar, bu kez Kadıköy’de alınacak bir galibiyetle çıkışa geçilmesini bekliyor.Konuk ekip Antalyaspor ise güçlü rakibi karşısında puan arayışında olacak. Deplasmanda disiplinli savunma anlayışıyla öne çıkan kırmızı-beyazlılar, hızlı hücum oyuncularıyla Fenerbahçe’nin defans arkasında boşluk yakalamayı hedefliyor. Antalyaspor teknik ekibi, oyunun temposunu düşürüp fırsat buldukça kontra ataklarla sonuca gitmeyi planlıyor.Tüm bu faktörler, Kadıköy’de oynanacak mücadeleyi hem iki takım için hem de ligin genel dengeleri açısından kritik hale getiriyor. Fenerbahçe taraftarı önünde galibiyet serisine yeniden başlamak isterken, Antalyaspor’un sahadan alacağı olası bir puan ya da galibiyet, ligin gidişatında sürpriz etki yaratabilir.
Dünyanın Gelmiş Geçmiş En İyi Teknik Direktörleri 61-Tomislav Ivic
Tomislav Ivić, dünya futbol tarihine adını disiplini, taktik bilgisi ve uluslararası başarılarıyla yazdırmış önemli bir teknik direktördür.Kariyeri boyunca farklı kıtalarda, birçok kulüpte görev almış ve olağanüstü bir başarı grafiği çizmiştir.Teknik direktörlük kariyerine 1973 yılında, futbolcu olarak da formasını giydiği Hajduk Split’te başlamıştır. Hajduk’u çalıştırdığı dönemde Yugoslavya futboluna damgasını vurmuş ve bu süreçte 3 Yugoslavya Ligi Şampiyonluğu ile 4 Yugoslavya Kupası kazanmıştır. Ivić’in bu dönemdeki en dikkat çeken yönü, oynattığı disiplinli, dengeli ve fiziksel güce dayalı oyundu. Hajduk Split, onun yönetiminde sadece Yugoslavya’da değil, Avrupa kupalarında da adından söz ettiren bir ekip haline geldi.Avrupa futbolunun dikkatini çeken Ivić, 1976 yılında Hollanda’nın dev kulübü Ajax’ın başına geçti. Ajax’ta görev yaptığı dönemde 1976-1977 sezonunda Eredivisie şampiyonu oldu.Ardından Belçika’da Anderlecht, Yunanistan’da Panathinaikos gibi kulüplerde görev aldı. Bu kısa dönemlerde dahi takımlarına organize savunma ve fiziksel dayanıklılık anlamında önemli katkılar sağladı. 1984-1985 sezonunda Porto’nun başına geçti ve kısa sürede takımı Primeira Liga şampiyonluğuna taşıdı. Bu dönemde Porto’nun savunma organizasyonu Avrupa’daki en sağlam yapılar arasında gösterildi. Ayrıca onun kurduğu temeller, kulübün 1986-87 sezonunda Şampiyon Kulüpler Kupası’nı kazanmasında büyük rol oynadı.1994-1995 sezonunda Türkiye’de Galatasaray’ın teknik direktörlüğünü üstlendi.
Süper lig tarihinin en iyi futbolcuları. 42-Cüneyt Tanman
Türk futbol tarihinin en sadık, en karakterli ve en çalışkan futbolcularından biri olan Cüneyt Tanman, kariyeri boyunca yalnızca bir formaya, Galatasaray’a hizmet etti. Sahada gösterdiği liderlik, çok yönlülüğü ve beyefendi kişiliğiyle hem taraftarların hem de rakiplerin saygısını kazanan Tanman, “kulüp efsanesi” olmanın tüm gereklerini sahada ve saha dışında fazlasıyla yerine getirdi.1956 yılında İstanbul’da doğan Cüneyt Tanman, futbola Galatasaray altyapısında başladı. Henüz genç yaşta gösterdiği olgun oyun anlayışıyla dikkat çekti. 1972 yılında A takıma yükseldi ve o günden itibaren Galatasaray formasını sırtından neredeyse hiç çıkarmadı.Cüneyt Tanman, 1973-1991 yılları arasında aralıksız olarak Galatasaray formasını giydi. Kariyerinde toplam 400’ün üzerinde resmi maça çıktı. Savunmanın her bölgesinde oynayabilen Tanman, zaman zaman orta saha hatta kaleci mevkisinde bile görev aldı. Bu yönüyle adeta bir “joker” oyuncuydu.1980’li yılların ortasında Galatasaray’ın kaptanlığına getirilen Tanman, takımı hem saha içinde hem de dışında yönlendiren önemli bir lider figürüydü. 1986-87 sezonunda kazanılan şampiyonlukta, takım kaptanı olarak Galatasaray’a 14 yıl aradan sonra gelen kupayı kaldırma gururunu yaşadı.Cüneyt Tanman sadece bir defans oyuncusu değildi.Teknik kapasitesi yüksek, oyun zekâsı gelişmiş ve pas kabiliyeti güçlü bir futbolcuydu. Modern futbolda “oyunu geriden kuran stoper” tanımı, Türkiye’de belki de ilk onunla anlam kazandı.
Galatasaray, Zorlansada 3 Puanı Aldı.
Süper Lig’in 7. haftasında Galatasaray, Corendon Alanyaspor deplasmanına konuk oldu. Zorlu geçen mücadelede sarı-kırmızılılar sahadan 1-0’lık galibiyetle ayrılarak liderliğini sürdürdü. Maçın tek golünü 23. dakikada Mauro Icardi, klas bir topuk vuruşuyla kaydetti.Galatasaray bu sonuçla ligde bu sezonki yedinci maçında da galip gelerek namağlup serisini sürdürdü. Böylece geçen sezondan bu yana istikrarlı performansına devam eden sarı-kırmızılı ekip, şampiyonluk yolunda önemli bir adım daha attı.Mücadelenin ilk yarısında oyunun kontrolü Galatasaray’da olsa da, zaman zaman savunmada verilen boşluklar dikkat çekti. Alanyaspor, özellikle ikinci yarıda daha fazla risk alarak rakip kalede pozisyonlar buldu. Galatasaray kalecisi Ugurcan’ın kritik kurtarışları, skoru korumada belirleyici oldu.Maç sonrasında teknik direktör Okan Buruk, Alanyaspor’un geçiş oyununu iyi oynayan bir takım olduğunu ve bu nedenle zaman zaman zorlandıklarını ifade etti. Ancak oyunun genelinde kontrolü ellerinde tuttuklarını söyledi. Alanyaspor Teknik Direktörü João Pereira ise takımının ikinci yarıdaki mücadelesinden memnun olduğunu, ancak sonuca yansıtamadıklarını dile getirdi.Karşılaşma sonrası spor yorumcuları Galatasaray’ın üç puan almasına rağmen özellikle son 15 dakikada savunmada ciddi sıkıntılar yaşadığını belirtti. Bazı eleştirilerde takımın oyunun kontrolünü erken koparamadığı, bu nedenle rakibe fırsatlar verdiği öne çıkarıldı.
Galatasaray,Alanya Deplasmanında
Galatasaray, Süper Lig’in heyecan dolu haftasında bu akşam deplasmanda Alanyaspor’a konuk olacak. Sarı-kırmızılı ekip, son dönemde yakaladığı çıkışı sürdürerek zirve yarışındaki iddiasını güçlendirmeyi hedefliyor. Maç, futbolseverlerin yoğun ilgisiyle saat 20.00’de başlayacak.Mücadele öncesinde Galatasaray cephesinde hazırlıklar yoğun bir tempoda tamamlandı. Teknik direktör Okan Buruk, son antrenmanlarda özellikle savunma ve hücum geçişlerine önem verdi. Takımın kanatları etkin kullanması ve orta sahada topa sahip olarak oyunun kontrolünü elinde tutması planlanıyor.Alanyaspor ise kendi sahasında sürpriz yapma peşinde olacak. Hücumda hızlı çıkışlarıyla dikkat çeken Akdeniz temsilcisi, güçlü rakibine karşı taraftar desteğini arkasına alarak sahadan puan veya puanlarla ayrılmayı hedefliyor. Bu nedenle maçın temposunun yüksek olması bekleniyor.Galatasaray için bu karşılaşma, hem moral hem de puan tablosundaki konum açısından büyük önem taşıyor. Sarı-kırmızılıların taraftarları da takımlarını yalnız bırakmayarak tribünlerdeki yerlerini alacak. Kritik 90 dakika, iki takımın da ligdeki hedeflerini yakından etkileyecek.
Futbol Tarihinde En Çok Asist Yapanlar. 11-Benzema
Karim Benzema, kariyerinin büyük bölümünde attığı gollerle anılsa da, aslında asist becerileriyle de modern futbolun en değerli hücum oyuncularından biridir. Onu farklı kılan, klasik santrforlardan ayrılan çok yönlülüğü ve takım arkadaşlarını besleyen oyun zekâsıdır.Benzema, hiçbir zaman yalnızca kendi golünü arayan bir forvet olmadı. Özellikle Real Madrid’de Cristiano Ronaldo ile oynadığı dönemde, kendi skor katkısından feragat ederek asist rolünü üstlendi. Rakip savunmayı üzerine çekip doğru anda pası çıkararak Ronaldo’nun gol makinesine dönüşmesinde büyük pay sahibi oldu.Asist becerisinin temelinde, pasları doğru anda ve doğru noktaya gönderebilme yeteneği yatıyor. Benzema, özellikle ceza sahası çevresinde dar alanda yaptığı “bir dokunuş” paslarla takım arkadaşlarını kaleciyle karşı karşıya bırakmada çok başarılıdır.Top kontrolündeki yumuşaklık, Benzema’ya farklı bir vizyon kattı. Hem ayağının içiyle hassas paslar atabiliyor hem de topu koruyarak asist öncesi hazırlığı yapabiliyor. Bu teknik beceri, onun oyunu hem hızlandırmasına hem de sakinleştirmesine olanak sağladı.Kariyeri boyunca resmi maçlarda toplamda yaklaşık 166 asist üreten Benzema, bunun 149’unu Real Madrid formasıyla kaydetmiştir.UEFA Şampiyonlar Ligi’nde de 29 asistlik katkısıyla Avrupa arenasında ne kadar önemli bir oyun kurucu olduğunu göstermiştir.Karim Benzema yalnızca golleriyle değil, sahada bir oyun kurucu gibi takım arkadaşlarına hazırladığı pozisyonlarla da tarihe geçti.
Fenerbahçe Avrupa’da da kayıp
Fenerbahçe, UEFA Avrupa Ligi’nde grup etabının ilk maçında deplasmanda Dinamo Zagreb ile karşılaştı. Sarı-lacivertliler, deplasmanda karşılaştığı Dinamo Zagreb’e 3-1 mağlup oldu ve taraftarlarını üzdü. Maksimir Stadyumu’ndaki karşılaşma boyunca temsilcimiz zaman zaman etkili olsa da savunmada yapılan hatalar pahalıya mal oldu.Maça hızlı başlayan ev sahibi Dinamo Zagreb, 21. dakikada Drena Beljo’nun attığı golle 1-0 öne geçti. Bu gol Fenerbahçe savunmasının arkasına atılan uzun topta yaşanan uyumsuzluktan geldi. Ancak sarı-lacivertliler pes etmedi. 25. dakikada ceza sahası dışında topla buluşan Sebastian Szymanski, düzgün bir vuruşla skoru eşitledi: 1-1. Bu gol, Fenerbahçe’yi yeniden oyuna dahil ederken ilk yarı karşılıklı ataklarla geçti ve beraberlikle tamamlandı.İkinci yarıya hızlı başlayan taraf yine Dinamo Zagreb oldu. 50. dakikada Beljo bir kez daha sahneye çıkarak skoru 2-1’e getirdi. Bu golün ardından Fenerbahçe teknik direktörü Tedesco oyuna müdahale ederek hücum hattında değişiklikler yaptı. İrfan Can Kahveci ve Oguz Aydın’nun çabaları zaman zaman etkili olsa da gol yollarında istenilen sonuca ulaşılamadı.Maçın son bölümlerinde Fenerbahçe risk alarak ileri çıkarken savunmada açıklar verdi. 90+5. dakikada Dinamo Zagreb’in yeni transferi Monsef Bakrar, kontra atakta fileleri havalandırarak skoru 3-1’e taşıdı. Bu gol, hem Fenerbahçe’nin son umutlarını bitirdi hem de ev sahibi ekibin galibiyetini perçinledi.
Fenerbahçe, Avrupa’da Sahneye Çıkıyor.
Fenerbahçe, bu akşam UEFA Avrupa Ligi grup aşamasının ilk haftasında Hırvatistan temsilcisi Dinamo Zagreb ile deplasmanda karşılaşacak. Karşılaşma, Zagreb’deki Maksimir Stadyumu’nda oynanacak ve iki takım da grupta başarılı bir başlangıç yapmak için sahaya çıkacak.Sarı-lacivertli ekip, bu önemli maç öncesinde yoğun ve planlı bir şekilde hazırlandı. Hem kondisyon hem taktik çalışmalar ideal şekilde yürütülerek maça tam konsantrasyonla çıkılması planlandı.Teknik ekip, rakibin oyun sistemini analiz etti; Dinamo Zagreb’in savunma zafiyetleri ve kanatlardan getirdiği ataklar üzerine çalışıldı. Fenerbahçe’nin hızlı hücum bekleri ve kanat oyuncularını doğru organize etmesi beklenecek.Ayrıca maçın önemine binaen savunma hattındaki dikkat ve hata payının minimumda tutulması vurgulandı. Orta saha mücadelesi, iki ekip için de maçın kaderini belirleyen faktörlerden biri olabilir.Dinamo Zagreb, Hırvat futbolunun önemli ekiplerinden biri. Tur girişimleri sırasında zaman zaman sürpriz sonuçlara imza atabilen, disiplinli ve agresif oynayabilen bir takım olarak biliniyor.Evinde güçlü olduğu kadar, taraftar desteğini iyi kullanan bir kulüp. Bu atmosfer, deplasman takımları için zorlu bir sınav haline dönüşebilir.Fenerbahçe, deplasmanda bu şartlara uyum sağlamak için soğukkanlı ve dikkatli oynamak zorunda. Görev paylaşımları, savunma hattındaki uyum ve geçiş oyunları, kritik önem taşıyacak.
Futbol Tarihinde En Çok Gol Atanlar. 17-Fernando Peyroteo(553)
Futbol tarihinin en üretken golcülerinden biri olan Fernando Peyroteo, 1930’ların sonlarından 1940’ların sonlarına uzanan kariyerinde Sporting CP formasıyla elde ettiği inanılmaz istatistiklerle adını ölümsüzler arasına yazdırdı. Portekiz’in bu efsanevi santrforu, yalnızca sayılarla değil, attığı gollerin çeşitliliği ve sahadaki zekâsıyla da dikkat çekti.Peyroteo’nun gol becerilerini anlatırken rakamlar tek başına bile yeterlidir:Fernando Peyroteo’nun resmi kariyerinde ulaştığı toplam gol sayısı 553 olarak kayıtlara geçmiştir.Bu istatistik, onu futbol tarihinin en yüksek gol ortalamalarından birine sahip oyuncusu yapar. Ceza sahasında bulduğu en küçük boşluğu değerlendirir, rakip kalecilere adeta nefes aldırmazdı.Onu farklı kılan en önemli özelliklerden biri, son vuruşlardaki sakinliği ve ustalığıydı. Kaleciyle karşı karşıya kaldığında acele etmez, açısını doğru ayarlayarak mutlak surette golle sonuçlandırırdı. Sağ ayağı başta olmak üzere her iki ayağını da etkili kullanması, çeşitliliğini artırdı.Peyroteo, dönemin futbol anlayışı göz önüne alındığında oldukça güçlü ve dayanıklı bir forvetti. Rakip savunmacılara kolay kolay yıkılmayan yapısı, ceza sahasında üstünlük kurmasını sağladı. Fizik gücünü yalnızca mücadele için değil, doğru anda pozisyon alıp bitirici hamleyi yapmak için kullandı.Onun gol becerileri, futbolun ilk büyük santrforlarından biri olarak bugüne kadar gelen “klasik golcü” tanımının en saf örneklerinden biridir.
Şampiyonlar Ligi Kazananları 29-Chelsea(2020-2021)
2021 UEFA Şampiyonlar Ligi, futbol tarihine damga vuran unutulmaz finallerden birine sahne oldu. İngiltere’nin iki dev kulübü Manchester City ve Chelsea, 29 Mayıs 2021’de Porto’daki Dragão Stadyumu’nda karşı karşıya geldi. Bu karşılaşmadan 1-0 galip ayrılan Chelsea, kulüp tarihindeki ikinci Şampiyonlar Ligi şampiyonluğunu kazandı.Chelsea, turnuvaya Frank Lampard yönetiminde başladı. Ancak grup aşamalarından sonra alınan istikrarsız sonuçlar nedeniyle Lampard’ın görevine son verildi ve takımın başına Alman teknik direktör Thomas Tuchel geçti. Tuchel’in gelişiyle Chelsea hem savunma hem de oyun disiplini anlamında bambaşka bir seviyeye çıktı. Özellikle Porto, Atletico Madrid ve Real Madrid karşısında alınan kritik galibiyetler, finale giden yolda özgüvenlerini artırdı.Finalde rakip, Pep Guardiola’nın çalıştırdığı ve tarihindeki ilk Şampiyonlar Ligi finaline çıkan Manchester City idi. Guardiola, finalde alışılmış düzeninden farklı bir taktik tercih ederek orta sahada defansif bir oyuncuya yer vermedi. Bu da Chelsea’nin hızlı hücumlarına fırsat tanıdı.Maçın tek golü, 42. dakikada Alman yıldız Kai Havertz’den geldi. Mason Mount’un muhteşem pasında topla buluşan Havertz, Manchester City kalecisi Ederson’u geçerek topu ağlara gönderdi. Chelsea kalan dakikalarda disiplinli savunmasıyla skoru korudu ve kupaya uzandı.Chelsea, 2021’de kazandığı bu zaferle Avrupa’nın en güçlü takımlarından biri olduğunu bir kez daha kanıtladı.
Galatasaray Evinde 3 Puanı Aldı.
Galatasaray, Süper Lig’in 6. haftasında Rams Park’ta Tümosan Konyaspor’u 3-1 mağlup ederek yoluna kayıpsız devam etti. Taraftarının yoğun desteğini arkasına alan sarı-kırmızılı ekip, bu sonuçla ligdeki puanını 16’ya çıkararak zirvedeki yerini korudu.Maçın ilk golü 23. dakikada Yunus Akgün’den geldi. Genç oyuncu ceza sahasında bulduğu fırsatı iyi değerlendirdi ve takımını öne geçirdi. İlk yarının bitimine saniyeler kala, 45+1’de Mauro Icardi sahneye çıktı ve skoru 2-0’a getirdi. Bu gol, devre arasına moralli girilmesini sağladı.İkinci yarıda da baskısını sürdüren Galatasaray, 64. dakikada Lucas Torreira’nın golüyle farkı üçe çıkardı. Orta sahadaki çalışkanlığıyla dikkat çeken Uruguaylı oyuncu, attığı golle gecenin en çok konuşulan isimlerinden biri oldu.Konuk ekip Konyaspor ise 80.dakikada Umut Nayir’in golüyle farkı bire indirse de geri dönüş için yeterli olmadı ve mücadele 3-1 sonuçlandı.Okan Buruk’un öğrencileri özellikle hücum organizasyonlarında etkili bir performans ortaya koydu.Savunmada zaman zaman boşluklar verilse de genel anlamda Galatasaray, maçın kontrolünü elinde tuttu.Konyaspor ise ikinci yarıda oyuna ortak olmaya çalışsa da Galatasaray’ın temposuna ayak uydurmakta zorlandı.mağlubiyetle Konyaspor 7 puanda kalarak haftayı 9. sırada tamamladı.Galatasaray, bir sonraki hafta deplasmanda Corendon Alanyaspor’a konuk olacak. Konyaspor ise evinde Rams Başakşehir’i ağırlayacak.
Galatasaray Yaralarını Sarmak İçin Sahada
Galatasaray, Süper Lig’in 6. haftasında bu akşam sahne alıyor. Sarı-kırmızılı ekip, saat 20.00’de Rams Park’ta Tümosan Konyaspor’u konuk edecek. Karşılaşma beIN Sports 1 ekranlarından canlı yayınlanacak. Tribünlerde yine büyük bir taraftar desteği olması bekleniyor.Ligde zirvede bulunan Galatasaray, kazanarak liderliğini sürdürmek istiyor. Son haftalarda Süper Lig’de aldığı başarılı sonuçlarla dikkat çeken sarı-kırmızılılar, Avrupa arenasında Frankfurt karşısında aldığı farklı mağlubiyetin moral bozukluğunu geride bırakmaya çalışıyor. Teknik direktör Okan Buruk, özellikle savunmadaki zaafları gidermek ve hücumdaki verimliliği artırmak için öğrencilerine uyarılarda bulundu.Galatasaray’da eksikler merak konusu. Bazı oyuncuların sakatlık durumları belirsizliğini korurken, Buruk’un kadro tercihi maç öncesinde netleşecek. Taraftarların gözü ise özellikle hücum hattındaki yıldızların performansında olacak. Yeni transferler ve takımın kilit isimlerinden alınacak katkı, karşılaşmanın gidişatını doğrudan etkileyecek.Konyaspor ise deplasmanda sürpriz arıyor. Savunmaya dayalı oyun anlayışıyla rakibini zorlamayı hedefleyen yeşil-beyazlı ekip, hızlı kontrataklarla etkili olmaya çalışacak. Galatasaray’ın iç sahadaki baskılı futbolu karşısında disiplinli bir oyun sergilemek, konuk takımın puan alabilmesi için en önemli unsur olacak.
Fenerbahçe 10 Kişi Kalan Kasımpaşa’yı Yenemedi
Süper Lig’in 6. haftasında Fenerbahçe, deplasmanda Kasımpaşa’ya konuk oldu. Mücadele 1-1’lik eşitlikle sona erdi. Sarı-lacivertliler, yeni teknik direktörü Domenico Tedesco yönetiminde oynadığı üçüncü karşılaşmadan da beraberlikle ayrılmış oldu. Taraftarlar açısından bakıldığında takımın oyun iştahı olsa da, skora yansıtmakta zorlandığı görüldü.Maçın ilk yarısında Fenerbahçe baskılı bir oyun ortaya koydu ancak gol yollarında yeterli beceri gösterilemedi. Kasımpaşa savunması, özellikle ceza sahasında Fenerbahçeli forvetlere alan bırakmadı.İkinci yarıda oyunun temposu yükseldi. Fenerbahçe öne geçme fırsatlarını değerlendiremeyince Kasımpaşa daha cesur bir oyun sergilemeye başladı. Maçın son dakikalarında ev sahibi takımın baskısı artarken, sarı-lacivertli savunma bu baskıya direnmeye çalıştı. Buna rağmen skoru korumak mümkün olmadı ve maç 1-1 sonuçlandı.Bu sonuçla Fenerbahçe deplasmanda puan almış olsa da, teknik heyet ve taraftarlar için galibiyetin kaçtığı bir maç olarak değerlendirildi. Özellikle hücum hattında bitiricilik sorunlarının devam etmesi, ilerleyen haftalar için dikkat çekici bir nokta oldu. Domenico Tedesco’nun takıma kimlik kazandırma süreci devam ederken, oyun gücünün skora yansıtılamaması kritik bir problem olarak göze çarpıyor.
Kasımpaşa İle Fenerbahçe Karşı Karşıya Geliyor!
Süper Lig’in 6. haftasında Fenerbahçe bu akşam deplasmanda Kasımpaşa ile karşı karşıya geliyor. Recep Tayyip Erdoğan Stadyumu’nda saat 20.00’de başlayacak mücadeleyi hakem Oğuzhan Çakır yönetecek ve karşılaşma beIN Sports 1 ekranlarından canlı yayınlanacak.Sarı-lacivertliler, sezona iyi bir başlangıç yaparak şampiyonluk yolunda iddiasını erken gösterdi. Domenico Tedesco yönetiminde çıkacağı bu ilk deplasman sınavında Fenerbahçe,kazanarak zirve yarışındaki avantajını sürdürmek istiyor. Takımda önemli eksikler dikkat çekiyor. Özellikle genç forvet Jhon Durán’ın sakatlığı nedeniyle forma giyemeyecek olması hücum hattında bir handikap oluştururken, diğer yıldız isimlerin sahada olması bekleniyor. Orta saha ve kanatlarda yapılacak tercihlerin, maçın gidişatında belirleyici olacağı düşünülüyor.Kasımpaşa cephesinde ise hedef, güçlü rakibine karşı sahasında sürpriz bir galibiyet elde etmek. Lacivert-beyazlılar, taraftarının da desteğiyle Fenerbahçe’ye karşı dirençli bir oyun sergilemeyi planlıyor.İki takım bugüne kadar Süper Lig’de 44 kez karşı karşıya geldi. Bu maçlarda sarı-lacivertliler 36 kez sahadan galip ayrılırken, Kasımpaşa yalnızca 4 kez kazanabildi, 4 karşılaşma ise beraberlikle sonuçlandı.Bu tablo,Fenerbahçe’nin Kasımpaşa’ya karşı kurduğu tarihsel üstünlüğü gözler önüne seriyor.Fenerbahçe, puan kaybına tahammül etmeden şampiyonluk yolunda ilerlemek isterken, Kasımpaşa da güçlü rakibine çelme takarak ligde iddiasını artırmayı planlıyor.
Uefa Avrupa Ligi Şampiyonları. 15-Real Madrid(1985)
UEFA Kupası (bugünkü adıyla UEFA Avrupa Ligi), 1984-85 sezonunda Avrupa’nın birçok güçlü takımını karşı karşıya getirdi. O dönemde Avrupa futbolu, İngiliz takımlarının yükselişi ve İtalyan kulüplerinin etkisi altındaydı. Ancak bu sezon, uzun süredir Avrupa’da kupa kazanamayan Real Madrid için tarihi bir dönüm noktası oldu.Real Madrid, altyapısından yetişen genç yeteneklerle kurduğu güçlü kadrosuyla turnuvaya damga vurdu. Emilio Butragueño, Míchel, Martín Vázquez ve Sanchís gibi isimlerin öne çıktığı bu yeni jenerasyon, kulübün geleceğine yön verecek olan “La Quinta del Buitre” kuşağını oluşturuyordu. Real Madrid, final yolunda güçlü rakipleri geçerek finale kadar geldi ve Macaristan temsilcisi Videoton ile karşılaştı. İlk maçı deplasmanda 3-0 kazanarak büyük bir avantaj elde eden Madrid ekibi, rövanşta kendi sahasında 1-0 mağlup olmasına rağmen toplamda 3-1’lik skorla kupayı müzesine götürdü. Bu zafer, 1966’daki Şampiyon Kulüpler Kupası’ndan sonra gelen ilk büyük Avrupa başarısı olması nedeniyle kulüp tarihine altın harflerle yazıldı. Ayrıca bu şampiyonluk, Real Madrid’in 1980’li yıllarda Avrupa futbolunda yeniden söz sahibi olmasının başlangıcı olarak kabul edilir.
Avrupa Şampiyonları. 14-Portekiz(2016)
Portekiz, F Grubu’nda İzlanda, Avusturya ve Macaristan ile mücadele etti. Ancak grup aşaması beklendiği kadar kolay geçmedi. İzlanda karşısında 1-1’lik beraberlik, Avusturya’ya karşı 0-0 ve Macaristan ile oynanan nefes kesen 3-3’lük maç sonunda grubu 3 puanla üçüncü sırada tamamladılar. Buna rağmen turnuvanın formatı gereği en iyi üçüncülerden biri olarak son 16 turuna yükseldiler. Bu süreçte Ronaldo’nun zaman zaman eleştirilere hedef olması, takımın üzerindeki baskıyı artırdı.Son 16 turunda Hırvatistan ile karşılaşan Portekiz, uzatmalarda Ricardo Quaresma’nın golüyle 1-0 kazanarak çeyrek finale çıktı. Çeyrek finalde Polonya karşısında normal süre ve uzatma 1-1 sona erdi, penaltılarda Portekiz hata yapmayarak yarı finale yükseldi. Bu maçta genç Renato Sanches’in gösterdiği performans, takımın geleceğine dair umutları artırdı. Yarı finalde rakip Galler’di. Cristiano Ronaldo’nun liderliğiyle Portekiz 2-0 kazanarak adını finale yazdırdı.10 Temmuz 2016’da Stade de France’ta oynanan finalde Portekiz’in rakibi ev sahibi Fransa’ydı. Karşılaşmanın ilk dakikalarında Cristiano Ronaldo sakatlanarak oyundan çıkmak zorunda kaldı. Bu durum, Portekiz adına büyük bir şok yarattı. Ancak takım, Ronaldo’nun kenarda oyunculara moral vermesiyle sahada daha da kenetlendi. Normal süre golsüz geçti. Uzatmalarda 109. dakikada Eder’in ceza sahası dışından attığı muhteşem gol, Portekiz’i 1-0 öne geçirdi.Bu golle Portekiz, tarihindeki ilk Avrupa Şampiyonluğu’na ulaştı.
İzmir’de Beşiktaş Darmadağın
Beşiktaş, Süper Lig’in son haftasında deplasmanda karşılaştığı Göztepe’ye 3-0 mağlup oldu. Gürsel Aksel Stadı’nda oynanan karşılaşmada siyah-beyazlılar sahaya galibiyet parolasıyla çıksa da rakibinin etkili futboluna karşı koyamadı. Göztepe, maçın başından itibaren oyunun kontrolünü eline aldı ve Beşiktaş savunmasının hatalarını iyi değerlendirerek farklı bir galibiyete imza attı.Karşılaşma boyunca Beşiktaş’ın en büyük sıkıntısı orta sahada top kayıpları ve savunmadaki bireysel hatalar oldu. Rakip yarı sahada etkili olmakta zorlanan siyah-beyazlılar, hızlı gelişen kontrataklarda da kalesinde ciddi tehlikeler yaşadı. Özellikle savunma hattında yapılan hatalar, skora doğrudan yansıdı ve Beşiktaş’ın oyundan tamamen kopmasına neden oldu.Siyah-beyazlı ekipte kırmızı kart cezalısı Orkun Kökçü ile sakatlıkları süren Salih Uçan ve Wilfred Ndidi’nin yokluğu hissedildi. Ayrıca yeni transferlerden Jota Silva gibi isimler henüz istenen katkıyı sağlayamadı. Kadroda yaşanan bu eksikler, Beşiktaş’ın saha içindeki oyun gücünü önemli ölçüde düşürdü.Teknik direktör Sergen Yalçın, karşılaşmanın ardından eleştirilerin hedefi oldu. Takımın özellikle deplasmanlarda istikrarsız performans göstermesi, taraftar ve spor kamuoyu tarafından yoğun şekilde tartışıldı. Yalçın’ın oyun planı, oyuncu tercihleri ve maç içi hamleleri sorgulanırken, Beşiktaş’ın ligdeki geleceği adına bu mağlubiyet önemli bir kırılma noktası olarak görülüyor.
Beşiktaş Zorlu Göztepe Deplasmanında
Beşiktaş, Süper Lig’in 6. haftasında deplasmanda Göztepe ile karşı karşıya geliyor. Siyah-Beyazlı ekip, teknik direktör Sergen Yalçın yönetiminde ligdeki çıkışını sürdürmeyi ve üst sıralara tırmanmayı hedefliyor. Ancak bu önemli mücadelede Beşiktaş’ın kadrosunda tam 6 yıldız oyuncunun eksik olması dikkat çekiyor. Eksiklerin çokluğu, özellikle savunma ve orta saha hattında taktiksel değişiklikleri zorunlu kılarken, takımın oyun gücünü de sınırlandırabilir.Göztepe cephesinde ise hedef, güçlü rakipleri karşısında sahadan puan ya da puanlarla ayrılmak. İzmir temsilcisi, taraftarı önünde oynayacağı maçta kontra ataklarla etkili olup Beşiktaş’ın savunmadaki zaaflarını değerlendirmeye çalışacak. Bu nedenle karşılaşmanın temposunun yüksek, mücadele gücünün ise oldukça sert geçmesi bekleniyor.Beşiktaş açısından alınacak bir galibiyet, hem moral hem de puan tablosunda kritik bir kazanım anlamına gelecek. Göztepe için ise evinde alacağı sürpriz bir galibiyet, camiaya büyük bir özgüven aşılayabilir. İki takım da zorlu 90 dakikaya büyük önem verirken, karşılaşma şimdiden haftanın en dikkat çeken mücadelelerinden biri olarak öne çıkıyor.
Galatasaray’dan Tatsız Başlangıç.
UEFA Şampiyonlar Ligi grup aşamasındaki ilk sınavına çıkan Galatasaray, Almanya deplasmanında Eintracht Frankfurt’a konuk oldu. Karşılaşmaya hızlı başlayan sarı-kırmızılılar, henüz 8. dakikada Yunus Akgün’ün kaydettiği golle öne geçti. Bu golde asisti ise Leroy Sané yaptı. Ancak bu üstünlük uzun sürmedi.Frankfurt, kısa süre içinde oyunu dengeledi ve 1-1’i yakaladı. Yunus Akgün’ün kendi kalesine yönlendirdiği top, ev sahibinin beraberlik golüyle sonuçlandı. İlk yarının ilerleyen dakikalarında sahneye çıkan genç yetenek Can Uzun, harika bir voleyle Frankfurt’u öne geçirdi. İlk yarının sonlarına doğru Burkardt’ın kafa golüyle skor 3-1 oldu ve Galatasaray soyunma odasına büyük bir şokla gitti.İkinci yarıda Galatasaray’ın savunmadaki hataları devam etti. Frankfurt, hızlı hücumlarla boşlukları değerlendirmeyi başardı. Burkardt bir kez daha ağları sarsarak farkı açarken, maçın son bölümünde Ansgar Knauff skoru 5-1’e getirdi. Sarı-kırmızılı ekip, ikinci yarıda hücumda da etkili olamayınca sahadan ağır bir yenilgiyle ayrıldı.Bu sonuç, Galatasaray için Şampiyonlar Ligi’ne tatsız bir başlangıç anlamına geldi. Sarı-kırmızılılar, son 18 grup maçı içerisinde sadece bir kez kazanabildi. Ayrıca Avrupa kupalarında deplasman galibiyeti hasreti de sürüyor. Savunmada yapılan bireysel hatalar ve hücumdaki etkisizlik, takımın en büyük eksikleri olarak dikkat çekti.
Galatasaray,Avrupa Arenasında Sahneye Çıkıyor!
Galatasaray, UEFA Şampiyonlar Ligi’nin ilk haftasında bu akşam Almanya temsilcisi Eintracht Frankfurt ile karşı karşıya gelecek. Zorlu mücadele Türkiye saati ile 22.00’de başlayacak ve TRT 1’den canlı yayınlanacak. Sarı-kırmızılı ekip, grup aşamasına iyi bir başlangıç yaparak taraftarlarına galibiyet sevinci yaşatmak istiyor.Müsabaka Frankfurt’un ev sahipliğinde oynanacak ve karşılaşmayı İtalya Futbol Federasyonu’ndan Marco Guida yönetecek. Guida’nın yardımcılıklarını Giorgio Peretti ve Giuseppe Perrotti yaparken, dördüncü hakem olarak Daniele Chiffi görev alacak.Teknik direktör Okan Buruk yönetimindeki Galatasaray’da hazırlıklar tamamlandı. Takım, son antrenmanını dün akşam gerçekleştirdi ve maç için kamp kadrosu netleşti. Özellikle kaleci Uğurcan Çakır’ın performansı, kritik anlarda takımın en önemli kozlarından biri olarak görülüyor.Galatasaray sahaya, savunmada disiplinli, hücumda ise hızlı geçiş oyununu öne çıkaran bir anlayışla çıkacak. Frankfurt’un fizik gücü yüksek oyununa karşı orta sahada üstünlük kurmak büyük önem taşıyor. Sarı-kırmızılı taraftarlar ise deplasmandaki bu mücadelede takımlarının moralini ve motivasyonunu yüksek tutarak 3 puanla dönmesini bekliyor.
Kadıköy’de Beklenmedik Puan Kaybı.
Fenerbahçe, Trendyol Süper Lig’in erteleme mücadelesinde Kadıköy’de Corendon Alanyaspor’u konuk etti. Taraftarının yoğun desteğiyle sahaya çıkan sarı-lacivertliler, maç boyunca baskılı bir oyun sergilese de son dakikalarda yediği golle sahadan 2-2’lik beraberlikle ayrıldı.Karşılaşmaya hızlı başlayan Alanyaspor, 18. dakikada İbrahim Kaya’nın attığı golle öne geçti. Bu gol sonrası oyunda dengeyi kurmakta zorlanan Fenerbahçe, devreye geride girdi. İkinci yarıda ise oyunun kontrolünü eline alan sarı-lacivertliler, taraftarının da desteğiyle rakip kalede baskı kurdu.Mücadelenin 72. dakikasında sahneye çıkan Semedo, attığı golle skoru eşitledi. Bu golden yalnızca dört dakika sonra En-Nesyri sahneye çıkarak takımını 2-1 öne geçirdi. Bu bölümde oyunun tüm hakimiyetini eline alan Fenerbahçe, taraftarına galibiyet sevinci yaşatmaya çok yaklaşmıştı.Ancak uzatma dakikalarında Alanyaspor yeniden geri döndü. 90+3’te Yusuf Özdemir’in kaydettiği gol, skoru 2-2’ye getirdi ve mücadele bu sonuçla sona erdi. Böylece Fenerbahçe evinde çok değerli iki puan bırakırken, Alanyaspor ise zorlu deplasmandan önemli bir beraberlikle dönmeyi başardı.Bu sonuçla Fenerbahçe puanını 11’e yükseltirken, Alanyaspor ise puanını 8 yaptı. Sarı-lacivertliler, galibiyet şansını elinden kaçırmanın üzüntüsünü yaşarken; Alanyaspor, son dakika golüyle büyük bir moral kazandı.
Fenerbahçe Erteleme Maçında Alanyaspor’u Ağırlıyor
Fenerbahçe, Süper Lig’de Alanyaspor’u AğırlıyorTrendyol Süper Lig’in 1. haftasından ertelenen mücadelede Fenerbahçe, bugün kendi sahasında Alanyaspor’u konuk ediyor. Kadıköy’deki Chobani Stadyumu’nda oynanacak karşılaşma saat 20.00’de başlayacak ve beIN SPORTS 1 ekranlarından naklen yayınlanacak. Mücadeleyi hakem Cihan Aydın yönetecek.Fenerbahçe’de teknik direktör Domenico Tedesco’nun kadro tercihlerini etkileyecek bazı önemli eksikler bulunuyor. Statü gereği Dorgeles Nene, Ederson, Marco Asensio, Kerem Aktürkoğlu ve Edson Álvarez forma giyemeyecek. Ayrıca Jhon Duran ve Mert Hakan Yandaş da sakatlıkları nedeniyle sahada olamayacak. Bu nedenle kadroda genç isimlerin şans bulması bekleniyor.Sarı-lacivertliler, sezonun ilk maçında Trabzonspor’u mağlup ederek lige moralli başlamıştı. Bu karşılaşmada da kendi taraftarı önünde galibiyet arayacaklar. Alanyaspor ise Beşiktaş ve Konyaspor karşısında aldığı galibiyetlerle dikkat çekmiş durumda. Konuk ekip, Kadıköy’de sürpriz bir sonuç peşinde olacak.Her iki takım açısından da büyük önem taşıyan karşılaşma, Süper Lig’in ilerleyen haftalarındaki sıralama dengelerini etkileyecek. Fenerbahçe puan kaybı yaşamadan yoluna devam etmek isterken, Alanyaspor güçlü rakibinden puan ya da puanlar alarak çıkışını sürdürmeyi hedefliyor.
Dünyanın Gelmiş Geçmiş En İyi Teknik Direktörleri 62-Nevio Scala
Scala’nın teknik direktörlük kariyerinde en parlak dönem, hiç şüphesiz Parma ile yaşandı. 1989 yılında göreve getirildiğinde kulüp Serie B’deydi. Kısa sürede büyük bir çıkış yakalayan Scala, Parma’yı 1990’da Serie A’ya taşıdı. Burada da başarılarına devam eden deneyimli çalıştırıcı, 1992’de Coppa Italia’yı kazanarak kulüp tarihinin ilk büyük kupasını getirdi.Parma ile Avrupa sahnesine de damga vuran Scala, 1993 yılında Kupa Galipleri Kupası zaferi yaşattı. Bu başarı, Parma’nın yalnızca İtalya’da değil, kıta genelinde de tanınan bir kulüp olmasını sağladı. 1993’te bir başka önemli başarıya imza atan Scala, takımıyla Avrupa Süper Kupası’nı kaldırdı. Ayrıca 1995’te UEFA Kupası finaline çıkmaları, Scala’nın Parma’sını dönemin en saygın ekiplerinden biri haline getirdi. Gianfranco Zola, Tomas Brolin ve Faustino Asprilla gibi futbolcular onun yönetiminde yıldızlaştı.Parma’daki tarihi başarılarının ardından Scala, farklı liglerde görev alarak tecrübesini genişletti. 1997’de Borussia Dortmund’un başına geçti.1999–2000 yılları arasında Perugia’yı çalıştırdı,2000 yılında Beşiktaş’ın başına geçti. 2002–2004 yılları arasında ise Ukrayna ekibi Shakhtar Donetsk’in başında görev yaptı. Shakhtar’da gösterdiği performans, Dinamo Kiev’in yıllardır süren ligdeki hegemonyasına güçlü bir meydan okuma olarak dikkat çekti.Bugün futbol tarihinde Scala, kulüp tarihini değiştiren, Avrupa sahnesinde iz bırakan ve genç yeteneklere inanan bir teknik direktör olarak anılmaktadır.
Süper lig tarihinin en iyi futbolcuları. 41-Mehmet Özdilek
Türk futbolunun en özel orta saha oyuncularından biri olarak anılan Mehmet Özdilek, sadece attığı gollerle değil, oyun zekâsı, liderliği ve centilmen duruşuyla da Süper Lig tarihine damgasını vurmuştur. “Şifo Mehmet” lakabıyla bilinen Özdilek, kariyeri boyunca gösterdiği istikrar, teknik yetenek ve disiplinle örnek bir futbolculuk portresi çizmiştir.Mehmet Özdilek, 1 Nisan 1966’da Samsun’da doğdu. Futbolculuk kariyerine genç yaşlarda Vanspor ve ardından Bakırköyspor formalarıyla adım attı. Ancak onun gerçek çıkışı, 1988 yılında Beşiktaş’a transfer olmasıyla başladı. O dönemde Belçikalı yıldız Enzo Scifo’ya olan benzer oyun tarzı nedeniyle, taraftarlar ve basın ona “Şifo Mehmet” lakabını uygun gördü. Bu lakap, zamanla onun kimliği haline geldi.Mehmet Özdilek, Beşiktaş formasıyla 13 yıl boyunca aralıksız top koşturdu. 1988-2001 yılları arasında siyah-beyazlı formayla 396 lig maçına çıktı ve 130 gol attı. Orta saha oyuncusu olmasına rağmen bu kadar yüksek sayıda gol atması, onun ne denli yaratıcı ve etkili bir futbolcu olduğunu gösterir. Özellikle duran toplardaki ustalığı, zekice kullandığı frikikler ve soğukkanlı penaltıları ile Beşiktaş taraftarının gönlünde taht kurdu.Beşiktaş’ta geçirdiği dönemde 5 Süper Lig şampiyonluğu, 4 Türkiye Kupası ve 4 Cumhurbaşkanlığı Kupası kazandı.Takımın orta sahasındaki beyni olan Mehmet, oyun kurucu rolünü başarıyla üstlendi ve birçok genç oyuncuya da saha içinde liderlik yaptı.
Sezon’un İlk Derbisi Fenerbahçe’nin
Trendyol Süper Lig’in 5. haftasında Fenerbahçe, Kadıköy’de Trabzonspor’u 1-0 mağlup ederek haftayı üç puanla kapattı. Maçın tek golü, ilk yarının uzatma dakikalarında sahneye çıkan Youssef En-Nesyri’den geldi. Fred’in orta sahada kazandığı top sonrası gelişen atakta ceza sahası içinde fırsatı iyi değerlendiren Faslı golcü, takımını öne geçiren vuruşu yaptı.Mücadelenin kırılma anı ise 19. dakikada yaşandı. Trabzonspor’da Okay Yokuşlu, sert müdahalesi sonrası önce sarı kartla cezalandırıldı ancak VAR incelemesinin ardından karar değişti ve deneyimli oyuncu kırmızı kartla oyun dışında kaldı. Bu dakikadan sonra sahada bir kişi eksik kalan bordo-mavililer, özellikle savunmada büyük bir direnç göstermeye çalışsa da hücumda istediklerini yapamadı.Trabzonspor’un umutlandığı anlardan biri, Onuachu’nun kafa vuruşuyla bulduğu goldü. Ancak pozisyon VAR’da incelendi ve faul gerekçesiyle gol geçerlilik kazanmadı. Bu kararın ardından oyunun temposu düşerken Fenerbahçe, skor avantajını korumayı bildi. Özellikle savunmada Becao ve Djiku’nun uyumu, kaleci Livakovic’in kritik hamleleriyle birleşince sarı-lacivertliler sahadan gol yemeden ayrıldı.Bu sonuçla Fenerbahçe puanını 10’a yükselterek üst sıralardaki yerini sağlamlaştırdı. Trabzonspor ise Kadıköy’den eli boş dönerek moral kaybı yaşadı.
Kadıköy’de Derbi Zamanı
Fenerbahçe,Trendyol Süper Lig’in 5.haftasında bugün Şükrü Saracoğlu Stadyumu’nda Trabzonspor’u konuk ediyor. Fenerbahçe, José Mourinho ile yollarını ayırmasının ardından takımı İtalyan teknik direktör Domenico Tedesco’ya emanet etti ve yeni hocasıyla Süper Lig’deki ilk sınavına bugün çıkıyor.Sarı-lacivertliler, ligin 5. haftasında Kadıköy’de Trabzonspor’u konuk edecek. Saat 19.00’da Chobani Stadyumu’nda oynanacak karşılaşmayı Ozan Ergün yönetecek ve mücadele beIN Sports 1 kanalından canlı yayınlanacak. Fenerbahçe’de sakatlıkları bulunan Rodrigo Becao, Mert Hakan Yandaş, Jhon Duran, Edson Alvarez ve Yiğit Efe Demir bu maçta forma giyemeyecek. Nelson Semedo’nun durumu ise maç saatinde netleşecek.Trabzonspor cephesinde ise Danylo Sikan, antrenmanda yaşadığı darbe sonucu oluşan sinir zedelenmesi nedeniyle kadroda yer almıyor. Ayrıca Wagner Pina, Benjamin Bouchouari, Anthony Nwakaeme ve Christ Inao Oulai de maç kadrosuna dahil edilmedi. Ligde bir maç eksiği bulunan Fenerbahçe şu anda 7 puanla 5. sırada yer alırken, Trabzonspor 4 maçta 3 galibiyet ve 1 beraberlikle 10 puan toplayarak 2. sıraya yerleşmiş durumda. Bordo-mavililer, İstanbul’un üç büyük takımına karşı deplasmanda son galibiyetini 4 Kasım 2023’te Fenerbahçe’ye karşı 3-2 kazanarak almıştı ve bu uzun arayı Kadıköy’de sonlandırmayı hedefliyor.Bu dev mücadele, Fenerbahçe’nin yeni dönemdeki gücünü ortaya koyması ve Trabzonspor’un zirve yarışında iddiasını sürdürmesi açısından büyük önem taşıyor.
Nefes Kesen Maçta Kazanan Kartal.
Beşiktaş,Trendyol Süper Lig’in 5.haftasında Tüpraş Stadı’nda ağırladığı Rams Başakşehir’i 2-1 mağlup ederek sahadan üç puanla ayrıldı. Sakatlıkları nedeniyle Wilfried Ndidi, Gabriel Paulista ve Mustafa Hekimoğlu kadroda yer almadı. Hakem Alper Akarsu’nun yönettiği mücadele saat 20.00’de başladı. Beşiktaş, yeni transferlerinin de forma giydiği maçta özellikle son anlarda ortaya koyduğu mücadeleyle galibiyete ulaştı ve ligde moral depoladı.Karşılaşmaya hızlı başlayan siyah-beyazlılar, taraftarının desteğiyle özellikle ilk yarıda oyunu kontrol etmeye çalıştı. İki takım da zaman zaman pozisyonlara girse de fileler uzun süre havalanmadı. Maçın son bölümleri ise nefes kesti.89.dakikada Başakşehir’de Ba ikinci sarı kartını görerek kırmızı kartla oyun dışında kaldı. Ardından 90+2. dakikada Demir Ege’nin ortasında Cengiz Ünder sahneye çıktı ve attığı golle Beşiktaş’ı 2-1 öne geçirdi. Bu gol tribünlerde büyük bir coşku yaratırken, siyah-beyazlılar üstünlüğünü son ana kadar korudu. Ancak uzatma dakikalarında Beşiktaş’ta Orkun, gördüğü kırmızı kartla oyun dışında kaldı ve ev sahibi ekip maçı 10 kişi tamamladı.
Galatasaray 3 Puanı 2. Yarıda Aldı.
Galatasaray, Trendyol Süper Lig’in 5. haftasında Eyüpspor’a konuk oldu ve sahadan 2-0’lık galibiyetle ayrılarak yoluna kayıpsız devam etti. Bu sonuçla sarı-kırmızılılar, ligde oynadığı 5 maçın tamamını kazanarak 15 puana ulaştı ve liderliğini sürdürdü. Eyüpspor ise güçlü rakibi karşısında direnç göstermesine rağmen 4 puanda kaldı.Mücadelenin ilk yarısında iki takım da dengeli bir oyun ortaya koydu. Galatasaray zaman zaman oyunu rakip yarı sahaya yıkmayı başarsa da net pozisyon bulmakta zorlandı. Ev sahibi Eyüpspor ise savunma disiplininden kopmadan hızlı hücumlarla etkili olmaya çalıştı. İlk 45 dakika golsüz eşitlikle tamamlandı.İkinci yarıda oyunun kontrolünü eline alan Galatasaray, hücumdaki baskısını artırdı. Dakikalar 73’ü gösterdiğinde sahneye yıldız golcü Mauro Icardi çıktı. Arjantinli forvet, ceza sahasında bulduğu fırsatı iyi değerlendirdi ve takımını 1-0 öne geçirdi. Bu golün ardından Galatasaray daha özgüvenli bir şekilde oynamaya devam etti.Maçın son bölümünde sarı-kırmızılıların atağı bir kez daha sonuç verdi. 89. dakikada Yunus Akgün, Eyüpspor savunmasının hatasını affetmedi ve topu filelerle buluşturarak farkı ikiye çıkardı. Bu golle birlikte Galatasaray, skoru 2-0’a taşıyarak karşılaşmanın fişini çekti.Galatasaray’ın aldığı bu galibiyet, takımın ligdeki iddiasını ve formunu bir kez daha ortaya koydu. Icardi’nin golcü kimliği, Yunus Akgün’ün enerjik oyunu ve genel olarak savunmadaki disiplin, sarı-kırmızılı ekibin kazandığı üç puanın anahtarları oldu.
Dolmabahçe’de Beşiktaş’ın Rakibi,Rams Başakşehir
Beşiktaş Trendyol Süper Lig’in 5. haftasında evinde Başakşehir ile karşılaşacak. Trendyol Süper Lig’in 5. haftasında Beşiktaş, sahasında Başakşehir’i konuk ediyor. Saat 20.00’de başlayacak olan mücadele Dolmabahçe’de, siyah-beyazlı taraftarların yoğun ilgisiyle oynanacak.Sezona istediği başlangıcı yapamayan Beşiktaş, taraftarının önünde alacağı galibiyetle çıkışa geçmek istiyor.Teknik direktörlük koltuğunda yeni döneme giren Beşiktaş, son haftalardaki istikrarsız sonuçları unutturmak adına bu karşılaşmaya özel hazırlandı. Siyah-beyazlılarda özellikle orta saha kurgusu ve hücum hattındaki tercihlerin maçın seyrini belirlemesi bekleniyor. Tecrübeli oyuncuların yanı sıra genç isimlerin de performansı merak konusu. Takımın yıldız golcüsü, gol yollarındaki etkisini ortaya koyarak taraftarı heyecanlandırmayı hedefliyor.Konuk ekip Başakşehir ise zorlu deplasmanda puan ya da puanlarla dönmenin hesaplarını yapıyor. Kadrosunda deneyimli oyuncular barındıran turuncu-lacivertliler, savunmada disiplinli bir oyun sergileyerek kontra ataklarla etkili olmayı planlıyor. Özellikle hızlı hücum geçişleriyle Beşiktaş savunmasını zorlamaları muhtemel görünüyor.Dolmabahçe’de oynanacak bu önemli karşılaşma, her iki takım için de sezonun gidişatına yön verecek nitelikte. Beşiktaş, taraftarı önünde alacağı galibiyetle moral bulmak ve zirve yarışında iddiasını sürdürmek istiyor. Başakşehir ise deplasmanda alacağı olumlu sonuçla ligdeki konumunu güçlendirme peşinde olacak.
Lider Galatasaray, Eyüpspor’a konuk oluyor.
Süper Lig’in 5. haftasında lider durumda bulunan Galatasaray, bugün Eyüpspor’a konuk oluyor. Atatürk Olimpiyat Stadyumu’nda saat 17.00’de başlayacak karşılaşma, beIN Sports 1 ekranlarından canlı olarak futbolseverlerle buluşacak. Sarı-kırmızılı ekip, ligdeki yenilmezlik serisini sürdürerek liderliğini pekiştirmek istiyor.Teknik direktör Okan Buruk yönetimindeki Galatasaray, hem Süper Lig hem de Şampiyonlar Ligi temposunu dengeli bir şekilde götürmeyi hedefliyor. Önümüzdeki hafta oynanacak Eintracht Frankfurt maçı öncesinde rotasyon ihtimali gündemde olsa da Buruk, sahaya yine galibiyeti getirecek bir kadro sürmeye hazırlanıyor. Takımın hücum hattındaki yıldız oyuncular, maçın sonucuna doğrudan etki edecek en önemli koz olacak.Ev sahibi Eyüpspor ise bu zorlu karşılaşmada sürpriz yapma peşinde. Selçuk Şahin yönetimindeki ekip, güçlü rakibine karşı sahasında dirençli bir oyun sergilemek istiyor. Özellikle orta sahadaki mücadelenin belirleyici olacağı tahmin edilirken, Eyüpspor’un defansif disiplinini koruması maçın kaderini doğrudan etkileyebilir.Galatasaray cephesinde maçın anahtar noktası, oyunun temposunu kontrol altında tutmak ve hızlı hücumlarla skor üretmek olacak. Eyüpspor ise savunmadaki boşlukları iyi değerlendirmeyi hedefliyor. İki ekibin de farklı hedeflerle sahaya çıkacağı bu mücadele, Süper Lig’in gidişatı açısından kritik bir önem taşıyor.
Futbol Tarihinde En Çok Asist Yapanlar. 12-Thierry Henry(207)
Thierry Henry, futbol tarihinin en büyük forvetlerinden biri olarak anılsa da, kariyerinde yalnızca attığı gollerle değil, aynı zamanda yarattığı pozisyonlar ve yaptığı asistlerle de efsaneleşmiştir. Onu özel kılan, bir golcüden beklenmeyecek derecede yüksek oyun zekâsı ve pas yeteneğidir.Henry’nin asistlerinin büyük kısmı, onun olağanüstü hızını oyun zekâsıyla birleştirmesinden doğdu. Savunma arkasına yaptığı deparların ardından, açıyı yalnızca kendi şutu için değil, yanındaki arkadaşının daha net pozisyona girmesi için de kullanırdı. Bu özellik, onu hem golcü hem de asistçi yapan en kritik faktörlerden biriydi.Birçok forvet, ceza sahasına girdiğinde tek düşüncesi şut olurken, Henry kaleciyi ve savunmayı kandırıp pası doğru noktaya göndermeyi de bilirdi. Bu sakinlik, onun asistlerinde belirleyici oldu. Özellikle Arsenal döneminde Robert Pirès, Dennis Bergkamp ve Freddie Ljungberg gibi oyunculara yaptığı paslar, takımın hücum gücünü katladı.Henry’nin Arsenal’deki rolü yalnızca golcü olmaktan çok öteydi. Premier League’de defalarca hem gol hem asist sıralamasında üst sıralarda yer aldı. Özellikle “Invincibles” sezonunda, attığı goller kadar hazırladığı pozisyonlarla da tarihe geçti.Thierry Henry yalnızca bir gol makinesi değil, aynı zamanda oyunun akışını değiştiren bir yaratıcıydı. Onun asist becerileri, hız, vizyon, teknik ve soğukkanlılığın birleşiminden doğdu. Bu da Henry’yi futbol tarihinde “tam bir hücum oyuncusu” olarak eşsiz bir yere koydu.
Futbol Tarihinde En Çok Gol Atanlar. 18-Uwe Seeler(552)
Alman futbolunun en saygı duyulan isimlerinden biri olan Uwe Seeler, yalnızca Hamburg’un efsanesi değil, aynı zamanda golcülükte örnek bir figür olarak tarihe geçti. 1950’lerden 1970’lere uzanan kariyerinde, hem kulüp hem de milli takım formasıyla attığı gollerle bir neslin idolü hâline geldi.Seeler’in en büyük gücü, ceza sahasında neredeyse hatasız bir bitirici olmasıydı. Top ona geldiğinde kalecinin yapabileceği çok az şey kalırdı. Ayağının her iki tarafını da ustalıkla kullanması, onu tahmin edilmesi zor bir golcü yapıyordu. Özellikle hızlı karar alma kabiliyeti sayesinde, dar açılardan bile gol çıkarabilirdi.Seeler, hava toplarında müthiş bir ustaydı. Boyu yalnızca 1,70 m olmasına rağmen, sıçrama gücü, zamanlaması ve topa doğru açıyla yükselmesi sayesinde kafa gollerinde rakiplerinden çok daha etkiliydi. Onun attığı birçok unutulmaz gol, kafayla tamamladığı vuruşlardan geldi ve bu özellik onu “hava toplarının efendisi” haline getirdi.Seeler, klasik bir ceza sahası avcısı olmasına rağmen, sahada çok çalışan ve mücadeleci yapısıyla da dikkat çekiyordu. Topu saklamada, sırtı dönük oyunda ve savunma baskısına rağmen gol arayışında hiç pes etmeyen bir forvetti.Uwe Seeler gol atmayı yalnızca bir görev değil, bir sanat haline getirmiştir. Kafa gollerindeki olağanüstü yeteneği, bitirici vuruşları ve sahadaki azmi, onu futbolun ölümsüz forvetlerinden biri yapmıştır. Seeler, rakip savunmalar için bir kabus, futbolseverler için ise saf golcülüğün vücut bulmuş hâliydi.
Şampiyonlar Ligi Kazananları 28-Bayern Münih(2019-2020)
2020 UEFA Şampiyonlar Ligi, Covid-19 pandemisi nedeniyle tarihte eşi benzeri görülmemiş bir şekilde tamamlandı ve turnuvanın son aşamaları Lizbon’da tek maçlı eleme sistemiyle oynandı. Bu sıra dışı atmosferde Bayern Münih, teknik direktör Hansi Flick yönetiminde olağanüstü bir performans sergileyerek kulüp tarihinin 6. Şampiyonlar Ligi zaferini elde etti. Kasım 2019’da göreve gelen Flick, kısa sürede takımın oyun yapısını değiştirmiş, yüksek pres, hızlı hücum geçişleri ve kolektif hücum anlayışıyla Bayern’i yeniden Avrupa’nın zirvesine taşımıştı. Takım o sezon yalnızca Şampiyonlar Ligi’ni değil, Bundesliga ve DFB Pokal’i de kazanarak üçlemeyi gerçekleştirdi.Bu başarıda birçok oyuncu ön plana çıktı. Robert Lewandowski 15 golle turnuvanın gol kralı olurken, Thomas Müller tecrübesi ve oyun zekasıyla sahadaki liderliği üstlendi. Alphonso Davies özellikle Barcelona karşısında Sergi Roberto’yu geçerek yaptığı unutulmaz asistle adını Avrupa futboluna duyurdu. Kaleci Manuel Neuer ise finalde Paris Saint-Germain karşısında Mbappé ve Neymar’a yaptığı kritik kurtarışlarla şampiyonluğun garantisi oldu.Çeyrek finalde oynanan ve tarihe geçen Barcelona maçı, Bayern’in gücünü tüm dünyaya kanıtladı; Alman ekibi sahadan 8-2 gibi tarihi bir skorla galip ayrıldı. Finalde ise 23 Ağustos 2020’de PSG ile karşılaşan Bayern, Kingsley Coman’ın 59. dakikada attığı golle 1-0 kazanarak kupaya uzandı.
Fenerbahçe’nin Anlaştığı Teknik Adam,Tedesco’nun Kariyeri.
İşte, Fenerbahçe’nin bugün açıklaması beklenilen yeni teknik patronu Tedesco’nun kariyeri. Tedesco,Almanya’da antrenörlük eğitimini tamamladıktan sonra Stuttgart altyapısında görev aldı. Burada özellikle genç oyuncularla çalışma becerisiyle dikkat çekti.Profesyonel anlamdaki ilk ciddi teknik adamlık deneyimini 2017 yılında Almanya 2. Lig takımlarından Erzgebirge Aue ile yaşadı. Kümede kalma mücadelesi veren takımı devralan Tedesco, kısa sürede önemli bir ivme kazandırarak Aue’yi ligde tutmayı başardı. Bu başarısı, onun adını Bundesliga kulüplerine duyurdu.2017 yazında Schalke 04’ün başına geçen Tedesco, ilk sezonunda büyük bir çıkış yaptı. Bundesliga’yı Bayern Münih’in ardından ikinci sırada tamamlayan Schalke, uzun süre sonra Şampiyonlar Ligi’ne geri döndü. Genç teknik adamın disiplinli ve modern futbol anlayışı bu dönemde ön plana çıktı.Schalke sonrası rotasını Rusya’ya çeviren Tedesco, Spartak Moskova ile başarılı bir dönem yaşadı. Takımı üst sıralara taşıdı ve Avrupa kupaları biletini aldı.2021’in sonlarında RB Leipzig’in başına geçen Tedesco, kısa sürede takımın oyununu toparladı. Onun yönetiminde Leipzig, 2021-22 sezonunda Almanya Kupası’nı (DFB-Pokal) kazanarak kulüp tarihindeki ilk büyük kupasını müzesine götürdü. Ayrıca Bundesliga’da üst sıralarda yer aldı ve Avrupa’da da dikkat çekici performans sergiledi. Ancak 2022-23 sezonunun başında alınan kötü sonuçlar sonrası yollar ayrıldı.Tedesco son olarak 2023 yılında Belçika milli takımını çalıştırdı.
Uefa Avrupa Ligi Şampiyonları. 14-Tottenham(1984)
1984 yılı, Tottenham Hotspur’un Avrupa sahnesinde en büyük zaferlerinden birine sahne oldu. İngiliz futbolunun köklü kulüplerinden Spurs, o sezon UEFA Kupası’nı müzesine götürerek tarihine altın harflerle yazılan bir başarıya imza attı.Tottenham, UEFA Kupası’na büyük bir kararlılıkla başladı. Özellikle teknik direktör Keith Burkinshaw’ın yönetiminde disiplinli bir oyun anlayışı benimseyen takım, güçlü rakiplerini eleyerek finale kadar yükseldi. Turnuva boyunca İngiliz ekibinin dikkat çeken özellikleri; hücumda yaratıcılık, kanatların etkin kullanımı ve White Hart Lane’deki maçlarda taraftar desteğinin sağladığı büyük avantaj oldu.Finalde Tottenham’ın rakibi, Belçika’nın güçlü temsilcisi Anderlecht idi. İlk maç Brüksel’de oynandı ve karşılaşma 1-1 sonuçlandı. Dönemin en önemli anlarından biri, Tottenham adına Alan Sunderland ve Steve Archibald gibi oyuncuların hücumda gösterdiği etkinlikti. Rövanş karşılaşması ise 23 Mayıs 1984’te, White Hart Lane’de yaklaşık 47 bin taraftarın önünde oynandı.Rövanşta da büyük bir mücadele yaşandı ve maç yine 1-1 sonuçlandı. Böylece şampiyonu belirlemek için penaltı atışlarına geçildi. Spurs, penaltı atışlarında Anderlecht’i 4-3 mağlup ederek kupayı kazandı. Bu an, kulüp tarihinin en unutulmaz gecelerinden biri oldu.Bu başarı, kulübün uluslararası prestijini yükseltirken, aynı zamanda İngiliz futbolunun Avrupa’daki gücünü de perçinledi. Tottenham, bu zaferle yalnızca İngiltere’de değil, tüm Avrupa’da saygı duyulan bir takım haline geldi.
Avrupa Şampiyonları. 13-İspanya(2012)
Futbol tarihinde unutulmaz başarılar arasında yer alan Euro 2012, İspanya Milli Takımı’nın zirveye çıktığı turnuva olarak hafızalara kazındı. 2008 Avrupa Şampiyonası ve 2010 Dünya Kupası zaferlerinin ardından 2012’de de Avrupa’nın en büyüğü olan İspanya, “altın jenerasyon”unun ne kadar istikrarlı ve güçlü olduğunu bir kez daha kanıtladı.İspanya, Vicente del Bosque yönetiminde turnuvaya büyük favori olarak katıldı. Grup aşamasında İtalya ile 1-1 berabere kalan “La Roja”, ardından İrlanda Cumhuriyeti’ni 4-0 ve Hırvatistan’ı 1-0 mağlup ederek çeyrek finale yükseldi. Çeyrek finalde Fransa’yı 2-0, yarı finalde ise Portekiz’i penaltılarla geçerek finale adını yazdırdı.1 Temmuz 2012’de Kiev’de oynanan finalde rakip yine İtalya’ydı. İspanya, finalde sergilediği muazzam futbolla rakibini adeta sahadan sildi ve 4-0’lık skorla Avrupa Şampiyonu oldu. David Silva, Jordi Alba, Fernando Torres ve Juan Mata’nın golleri tarihe geçti. Bu galibiyet, Avrupa Şampiyonası tarihinin en farklı final skoru olarak kayıtlara geçti.İspanya, Euro 2012 zaferiyle üst üste üç büyük turnuva (Euro 2008, Dünya Kupası 2010, Euro 2012) kazanan ilk ve tek milli takım oldu.İspanya’nın başarısının temelinde “tiki-taka” adı verilen pas oyunu yatıyordu. Xavi, Iniesta, Busquets, Xabi Alonso gibi orta saha ustaları topun kontrolünü sürekli ellerinde tutarak rakiplerini yıprattı.Takımın temposunu ve oyun zekâsını belirleyen Andres Iniesta, turnuvanın en değerli oyuncusu seçildi.
Millilerimizin Rakibi,Son Avrupa Şampiyonu İspanya.
Türkiye, bugün, 2026 FIFA Dünya Kupası Avrupa Elemeleri E Grubu kapsamında İspanya ile karşı karşıya geliyor. Konya Büyükşehir Belediye Stadyumu’nda oynanacak mücadele saat 21.45’te başlayacak ve TV8 ekranlarından canlı yayınlanacak. Ay-Yıldızlılar, grup mücadelesinde geçtiğimiz günlerde deplasmanda Gürcistan’ı 3-2 mağlup ederek moral depolamıştı. Şimdi ise Avrupa’nın en güçlü ekiplerinden biri olarak gösterilen İspanya’ya karşı sahaya çıkacak olan millilerimiz, zorlu rakibini mağlup ederek hem gruptaki iddiasını sürdürmek hem de prestijini artırmak istiyor.Teknik direktör ve oyuncular, Konya’daki maç öncesinde taraftarlara büyük iş düştüğünü belirterek tribünlerin tamamen dolmasını beklediklerini ifade etti. Milli takım, Arda Güler, Kerem Aktürkoğlu ve Yunus Akgün gibi hücum hattında formda isimlerle sahada olacak. İspanya ise geniş kadrosu ve yıldız futbolcularıyla dikkat çekerken, teknik kapasitesiyle de maçın favorisi konumunda gösteriliyor. Ancak ev sahibi avantajını arkasına alan Türkiye, seyircisinin coşkulu desteğiyle sahada galbiyet hedefliyor.Maçın sonucu, grup sıralamasında kritik bir rol oynayacak. Türkiye, alacağı galibiyetle zirve yarışına daha da ortak olmayı planlarken, olası bir puan kaybı ilerleyen maçlar öncesinde avantajını zora sokabilir. Büyük bir heyecana sahne olması beklenen Türkiye – İspanya karşılaşması, futbolseverler tarafından da merakla bekleniyor.
Dünyanın Gelmiş Geçmiş En İyi Teknik Direktörleri 63-Stefan Kovacs
Stefan Kovacs, Avrupa futbol tarihinin en yenilikçi teknik direktörlerinden biri olarak kabul edilir. Romanya doğumlu olan Kovacs, özellikle 1970’lerin başında geliştirdiği modern futbol anlayışı ve “Total Futbol” felsefesine yaptığı katkılarla adını altın harflerle yazdırdı. Kariyerinin en parlak dönemini Hollanda’nın Ajax kulübünde yaşadı.Kovacs, 1971’de Ajax’ın başına geçtiğinde kulüp Johan Cruyff önderliğinde Avrupa’nın en güçlü takımlarından biriydi. Kovacs, selefi Rinus Michels’in temellerini attığı “Total Futbol” sistemini daha da geliştirdi. Oyuncuların sahada sürekli yer değiştirmesi, hücum ve savunma görevlerinin paylaşılması, tempolu ve pres gücü yüksek bir oyun anlayışı Kovacs’ın Ajax’ını eşsiz kıldı.Onun yönetiminde Ajax, 1972 ve 1973 yıllarında art arda iki kez Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupasını kazandı.Ayrıca 1972’de UEFA Süper Kupası ve Kıtalararası Kupa zaferleri de geldi.Kovacs’ın döneminde Ajax, yalnızca sonuç değil, estetik futboluyla da dikkat çekti ve Avrupa’da futbolun oynanış biçimini dönüştürdü.Stefan Kovacs’ın en büyük özelliği, oyunculara özgürlük tanıyan ama aynı zamanda takım disiplinini koruyan bir teknik adam olmasıydı. Katı kurallardan çok, yaratıcılığı teşvik eden bir anlayışa sahipti. Ajax’ta Cruyff, Neeskens, Krol gibi yıldızların sahada kendi yaratıcılıklarını göstermesine olanak tanıdı. Bu yönüyle, modern futbolun bugünkü taktiksel esnekliğinin öncülerinden biri kabul edilir.
Süper lig tarihinin en iyi futbolcuları 40-İlhan Mansız
Türk futbolunun unutulmaz isimlerinden İlhan Mansız, hem yetenekleri hem de karakteriyle yeşil sahalarda iz bırakan özel bir futbolcuydu. Özellikle 2002 Dünya Kupası’ndaki performansıyla hafızalara kazınan Mansız, kariyerinde yaşadığı çıkışlar, düşüşler ve sürpriz dönüşlerle futbolseverlerin kalbinde özel bir yer edindi.1975 yılında Almanya’nın Kempten kentinde doğan İlhan Mansız, futbola burada başladı. Almanya’daki amatör kulüplerde top koşturan İlhan, yetenekleriyle dikkat çekerek profesyonel kariyerine adım attı. Türkiye’ye ilk gelişi 1998 yılında Samsunspor ile oldu. Samsunspor’daki performansı, onu kısa sürede ligin öne çıkan golcülerinden biri hâline getirdi.İlhan Mansız’ın asıl patlaması, 2001 yılında transfer olduğu Beşiktaş formasıyla geldi. İlk sezonunda etkili performans gösteren Mansız, özellikle 2001-2002 sezonunda attığı gollerle adından söz ettirdi. 21 golle Süper Lig Gol Kralı oldu. Hem hava toplarındaki etkisi hem de bire birdeki becerileriyle dönemin en tehlikeli forvetlerinden biri hâline geldi.İlhan Mansız, Türk futbolunun “bir anda parlayıp efsaneleşen” yıldızlarından biri olarak hafızalara kazındı. Her ne kadar kariyerinde uzun soluklu başarılar elde edemese de, attığı altın gol ve 2002’deki performansıyla Türk futbol tarihine adını altın harflerle yazdırdı. İlhan Mansız bugün hâlâ hem futbolculuğu hem kişiliğiyle hatırlanan nadir figürlerden biri olmayı sürdürüyor.
Futbol Tarihinde En Çok Asist Yapanlar. 13-Dani Alves
Futbol tarihinde savunma oyuncuları denildiğinde akla genellikle defansif güvenlik gelir. Ancak Dani Alves, bu algıyı tamamen değiştiren bir istisna oldu. Brezilyalı sağ bek, yalnızca savunma katkısıyla değil, hücuma yaptığı asistlerle de futbolun en üretken isimlerinden biri hâline geldi.Alves, klasik bir sağ bekten çok daha fazlasıydı. O, çizgiyi boydan boya kullanarak hücumları genişleten, rakip savunmayı açan ve sürekli ofansif katkı veren bir oyuncuydu. Barcelona ve Brezilya Milli Takımı’nda sık sık rakip ceza sahasına kadar ilerleyerek, adeta bir kanat oyuncusu gibi hücuma katıldı.Alves, yalnızca kanattan orta açan bir bek değil, aynı zamanda kısa pas trafiğinde de ustaydı. Barcelona’daki “tiki-taka” sisteminde Xavi, Iniesta ve Messi ile kurduğu üçgenler sayesinde savunmaları delip geçen asistler üretti. Oyunun dar alanlarında sergilediği yüksek teknik ve hızlı karar alma becerisi, onun bir “oyun kurucu bek” olmasını sağladı.Kariyeri boyunca 200’ün üzerinde asist yapan Alves, bu yönüyle sadece döneminin değil, futbol tarihinin en üretken savunma oyuncusu oldu. Yıllar boyunca Sevilla, Barcelona, Juventus, PSG ve Brezilya Milli Takımı formalarında her sezon çift hanelere yaklaşan asist katkısı, onun istikrarını ve sürekliliğini kanıtladı.Dani Alves, asist becerisiyle futbolun modernleşmesinde iz bırakan bir figür hâline geldi.
Millilerimiz 10 Kişi Kaldığı Maçta Kazandı.
Türkiye A Milli Futbol Takımı, 2026 FIFA Dünya Kupası Avrupa Elemeleri E Grubu’ndaki ilk maçında 4 Eylül 2025’te deplasmanda Gürcistan’ı 3-2 mağlup ederek gruplara galibiyetle başladı. Teknik direktör Vincenzo Montella yönetiminde sahaya çıkan milliler, maça hızlı bir giriş yaptı ve henüz üçüncü dakikada Arda Güler’in hazırladığı pozisyonda Kerem Aktürkoğlu’nun golüyle öne geçti. Ev sahibi Gürcistan, maç boyunca dirençli bir oyun sergilese de Arda Güler’in etkili performansı, yaptığı asistler ve hücumdaki yaratıcılığı Türkiye’nin üstünlüğünü korumasında belirleyici oldu. Karşılaşmanın son bölümlerinde rakibin baskısını kırmayı başaran milliler, sahadan 3-2’lik galibiyetle ayrılarak grupta liderlik koltuğuna oturdu. Bu sonuç, Türkiye’nin Dünya Kupası yolunda moral ve güven kazanmasını sağlarken, Arda Güler’in yüksek pas isabet oranı ve hücumdaki katkısı da maçın öne çıkan detayları arasında yer aldı.Teknik direktör Vincenzo Montella, maç sonrası yaptığı açıklamada takımın sahadaki disiplininden memnun olduğunu ve hedeflerinin Dünya Kupası’na katılmak olduğunu vurguladı.Millî Takım’ın Gürcistan deplasmanında aldığı bu galibiyet, hem oyuncuların özgüvenini artırdı hem de gruptaki rakiplerine güçlü bir mesaj niteliği taşıdı.
Türkiye Dünya Kupası Yolunda İlk Sınavında
Türkiye A Milli Futbol Takımı,2026 FIFA Dünya Kupası Avrupa Elemeleri E Grubu’ndaki ilk karşılaşmasına bugün çıkıyor. Ay-yıldızlılar, Tiflis’te bulunan Boris Paichadze Ulusal Stadyumu’nda Gürcistan ile kozlarını paylaşacak. Karşılaşma Türkiye saatiyle 19.00’da başlayacak ve TV8 ekranlarından şifresiz, ayrıca Exxen platformundan da canlı olarak yayınlanacak. Mücadeleyi İtalya Futbol Federasyonu’ndan Davide Massa yönetecek.Millilerimiz, gruba iyi bir başlangıç yapmayı hedeflerken teknik direktör yönetiminde yapılan son idmanlarda oyuncuların oldukça istekli oldukları gözlendi. Takımın yıldız isimlerinden kaptan Hakan Çalhanoğlu orta sahada oyun kurucu rolüyle dikkat çekerken, Arda Güler ve Barış Alper Yılmaz gibi genç yetenekler de hücum hattında maça damga vurması beklenen isimler arasında yer alıyor.Rakip Gürcistan ise son yıllarda futbolunu geliştiren, özellikle iç sahada taraftar desteğini arkasına aldığında etkili sonuçlar alabilen bir ekip olarak öne çıkıyor. Psg’de forma giyen Khvicha Kvaratskhelia, takımın en önemli yıldızı olarak dikkat çekiyor ve Türkiye savunması için büyük bir tehdit oluşturacak. Gürcistan teknik heyeti, tempolu ve hızlı hücumlarla millilerimizin savunma arkasına sarkmayı planlıyor.Millilerimizin deplasmandan alacağı olası bir galibiyet, hem gruptaki rakiplere ciddi bir mesaj olacak hem de Dünya Kupası hedefi doğrultusunda taraftarlara güven verecek.
Futbol Tarihinde En Çok Gol Atanlar. 19-Jimmy McGrory(550)
Jimmy McGrory, İskoç futbolunun ve dünya futbol tarihinin en üretken golcülerinden biri olarak kabul edilir. Celtic’in efsanevi santrforu olan McGrory, 1920’lerden 1930’lara uzanan kariyerinde attığı inanılmaz gollerle sadece rakip defansları değil, futbol tarihini de etkilemiştir.McGrory’nin en önemli özelliği olağanüstü bitiricilik yeteneğiydi. Ceza sahasında en ufak boşluğu dahi değerlendirebilen, sağ ve sol ayağını eşit derecede etkili kullanabilen bir forvetti. Güçlü ve isabetli şutları sayesinde kalecilere neredeyse hiç şans tanımazdı. Özellikle ceza alanı içindeki ani refleks vuruşları, onu klasik bir “avcı golcü” haline getirdi.Görece kısa boyuna rağmen (yaklaşık 1.70 cm), McGrory hava toplarında olağanüstü bir etkiye sahipti. Bunun sebebi zamanlaması, doğru pozisyon alması ve kafa vuruşlarındaki sertliğiydi. “Bullet Header” (Kurşun Kafa) lakabını almasının nedeni, attığı kafa gollerinin olağanüstü gücüydü. Bu yönüyle dönemin uzun boylu stoperlerine karşı bile üstünlük kurabilen eşsiz bir santrfordu.Kariyerinde 500’ün üzerinde resmi gol atan McGrory, Britanya futbol tarihinin en golcü oyuncularından biridir. Celtic formasıyla 400’den fazla gol atarak kulübün tarihine damgasını vurmuş, İskoç futbolunda kırılması güç rekorlar bırakmıştır. Özellikle 1927’de Dunfermline’a karşı attığı 8 gol tek maçta kaydedilmiş en büyük bireysel performanslarından biridir.Özetle, Jimmy McGrory golcülüğü sadece rakamlarla değil, sahadaki çok yönlü yeteneğiyle öne çıkan bir efsaneydi.
Şampiyonlar Ligi Kazananları 27-Liverpool(2018-2019)
2019 UEFA Şampiyonlar Ligi, unutulmaz hikâyelere sahne oldu ve finalde mutlu sona ulaşan takım İngiltere’nin köklü kulübü Liverpool oldu. Jürgen Klopp yönetimindeki kırmızılar, Tottenham Hotspur’u mağlup ederek tarihindeki 6. Şampiyonlar Ligi kupasını kaldırdı.1 Haziran 2019’da Madrid’deki Wanda Metropolitano Stadyumu’nda oynanan final, Premier League’in iki temsilcisini karşı karşıya getirdi: Liverpool ve Tottenham. İngiliz futbolunun yükselişini simgeleyen bu final, aynı zamanda Klopp’un kariyerindeki ilk Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu anlamına geliyordu.Maça Liverpool hızlı başladı. Daha 2. dakikada Sadio Mané’nin ceza sahasında yaptığı ortada top Moussa Sissoko’nun koluna çarpınca hakem penaltı noktasını gösterdi. Topun başına geçen Mohamed Salah, soğukkanlı bir vuruşla ağları havalandırdı: 1-0.Golden sonra oyun temposu zaman zaman düşse de Liverpool üstünlüğünü korudu. Tottenham ikinci yarıda özellikle Lucas Moura ve Christian Eriksen ile gol aradı ancak Liverpool savunmasını aşmakta zorlandı. Dakikalar 87’yi gösterdiğinde sahneye Divock Origi çıktı. Belçikalı forvet ceza sahası içinde bulduğu fırsatı gole çevirerek skoru tayin etti: 2-0.Bu zafer, Jürgen Klopp için ayrı bir anlam taşıyordu. 2013’te Borussia Dortmund ile ve 2018’de Liverpool ile kaybettiği finallerin ardından, üçüncü denemesinde mutlu sona ulaştı. Klopp’un “You’ll Never Walk Alone” ruhunu sahaya yansıtan futbol anlayışı, Liverpool’a yeniden Avrupa’nın zirvesini getirdi.
Uefa Avrupa Ligi Şampiyonları. 13-Anderlecht(1983)
Avrupa futbol tarihine damga vuran kulüplerden Anderlecht, 1983 yılında kazandığı UEFA Kupası ile büyük bir gurur yaşamıştı. Belçika temsilcisi, o dönemki istikrarlı kadrosu ve disiplinli futbol anlayışıyla Avrupa sahnesinde adından söz ettirmeyi başardı.Anderlecht, turnuvanın çeşitli aşamalarında güçlü rakiplerle karşılaştı ve özellikle çeyrek final ile yarı finalde ortaya koyduğu performansla dikkat çekti. Belçika ekibi, o yıllarda teknik direktör Paul Van Himst yönetiminde sahaya çıkıyor, genç yeteneklerle tecrübeli oyuncuları harmanlayarak mücadele ediyordu.Bu zafer, Anderlecht’in Avrupa futbolundaki en parlak anlarından biri olarak hafızalara kazındı. Kulüp, 1970’lerin sonu ve 1980’lerin başında zaten Avrupa’da saygın bir yere sahipti; 1976 ve 1978’de kazandığı Kupa Galipleri Kupası şampiyonluklarıyla adını duyurmuştu.Finalin ilk ayağı 4 Mayıs 1983’te Brüksel’de oynandı.Anderlecht, Parc Astrid Stadyumu’nda taraftarının büyük desteğini arkasına alarak sahaya çıktı.Belçika ekibi,Enzo Scifo ve Kenneth Brylle’nin etkili performansıyla Benfica savunmasını zorladı. Dakikalar ilerledikçe baskısını artıran Anderlecht,1-0’lık skorla sahadan galip ayrıldı ve rövanş öncesi avantajı kaptı.Finalin ikinci ayağı 18 Mayıs 1983’te Lizbon’da oynandı. Benfica, Estádio da Luz’daki 80 bine yakın seyircisi önünde maçı çevirmek için sahaya çıktı.Maç 1-1 sona erdi ve toplamda 2-1’lik skorla Anderlecht UEFA Kupası şampiyonu oldu.
Süper Lig’de 4. Hafta Geride Kaldı.
Süper Lig’de 2025-26 sezonunun 4. haftası geride kalırken zirve yarışında heyecan giderek artıyor. Haftanın en önemli kazancı Galatasaray’a aitti. Sarı-kırmızılılar, Rizespor’u 3-1 mağlup ederek namağlup liderliklerini sürdürdüler. Okan Buruk’un öğrencileri, dört haftada dört galibiyet alarak şampiyonluk yolunda güçlü bir mesaj verdi.Haftanın dikkat çeken bir diğer mücadelesinde Fenerbahçe, teknik direktör değişikliği sonrası sahneye çıktı. Jose Mourinho ile yollarını ayıran sarı-lacivertlilerde, takımın başına yardımcı antrenör Zeki Murat Göle geçti. Yeni hocasıyla ilk sınavını Gençlerbirliği karşısında veren Fenerbahçe, 3-1’lik galibiyetle moral buldu ve şampiyonluk yarışına yeniden umutla bağlandı.Beşiktaş cephesinde ise sancılı bir başlangıç vardı. Siyah-beyazlılar, Alanyaspor deplasmanında 2-0’lık skorla mağlup oldu. Göreve yeni dönen teknik direktör Sergen Yalçın, takımının sahada ortaya koyduğu performanstan memnun kalmadı. Bu yenilgi, Beşiktaş’ın zirve yarışında erken bir yara almasına neden oldu.Trabzonspor ise Samsunspor karşısında 1-1’lik beraberlikle sahadan ayrıldı. Bordo-mavililer bu sonuçla ilk puan kayıplarını yaşarken, istikrarlı bir form grafiği yakalamakta zorlandıklarını gösterdi. Diğer maçlarda ise Kasımpaşa ile Gaziantep FK’nın gol düellosunu konuk ekip kazandı (2-3), Fatih Karagümrük de Antalyaspor deplasmanından 2-1’lik galibiyetle döndü.
Sergen Yalçın’lı Beşiktaş İlk Maçında
Beşiktaş bugün 31 Ağustos 2025 Pazar Süper Lig’in 4.haftasında deplasmanda Alanyaspor ile karşılaşacak. Beşiktaş,bu akşam deplasmanda Alanyaspor’a konuk oluyor.Mücadele saat 21.30’da Alanya Oba Stadyumu’nda oynanacak ve beIN SPORTS 2 ekranlarından canlı yayımlanacak.Siyah-beyazlılar, sezonun ilk haftalarındaki ertelemeler nedeniyle lige geç dahil olmuştu.Bu nedenle Alanya maçı, hem zirve yarışında söz sahibi olabilmek hem de moral kazanmak için büyük önem taşıyor.Beşiktaş,teknik direktör Sergen Yalçın yönetiminde sahaya çıkacak.Geçtiğimiz yıllarda Beşiktaş’a şampiyonluk yaşatan tecrübeli çalıştırıcı,yeniden takımın başına dönmesinin ardından ilk ciddi sınavlarından birine çıkıyor.Taraftarlar,Yalçın’ın saha kenarındaki hamleleriyle takıma kazandıracağı ruhu merakla bekliyor.İstatistiklere bakıldığında,Beşiktaş son beş resmi karşılaşmada toplam 76 şut denemesiyle hücumda ne kadar ısrarcı olduğunu ortaya koydu. Ev sahibi Alanyaspor ise taraftarının desteğiyle güçlü rakibini yenerek sezonda çıkışa geçmek istiyor.Beşiktaş açısından ise bu mücadele yalnızca üç puan anlamına gelmiyor.Siyah-beyazlılar, Sergen Yalçın yönetiminde alınacak olası bir galibiyetle hem camiasına moral vermeyi hem de zirve yolunda güçlü bir mesaj göndermeyi hedefliyor.
Fenerbahçe Mourinho’suz İlk Sınavında
Süper Lig’in 4. haftasında Fenerbahçe, bu akşam saat 19.00’da Ankara’da Gençlerbirliği’ne konuk olacak. Sarı-lacivertliler, UEFA Şampiyonlar Ligi play-off turunda Benfica’ya elenerek Avrupa’ya veda etmiş, ardından teknik direktör José Mourinho ile yollarını ayırmıştı. Kritik karşılaşmada takımın başında yardımcı antrenör Zeki Murat Göle yer alacak.Ligde ilk hafta Göztepe ile golsüz berabere kalan, ikinci haftada ise Kocaelispor’u 3-1 mağlup ederek üç puanla tanışan Fenerbahçe, toplamda 4 puana sahip. Avrupa’dan elenmenin yarattığı moral bozukluğunu atlatmak isteyen takım, Gençlerbirliği karşısında galibiyet alarak hem camiaya moral vermek hem de zirve yarışında iddiasını sürdürmek istiyor.Başkent ekibi ise sezona oldukça kötü bir başlangıç yaptı. İlk üç haftada Samsunspor ve Gaziantep FK deplasmanlarında 2-1 mağlup olan kırmızı-siyahlılar, evinde de Antalyaspor’a 1-0 kaybetti. Henüz puanla tanışamayan Gençlerbirliği, taraftarının desteğini arkasına alarak Fenerbahçe karşısında sürpriz peşinde olacak.Ankara’da Eryaman Stadı’nda oynanacak karşılaşmayı hakem Çağdaş Altay yönetecek. Zorlu mücadele öncesinde Fenerbahçe’de taraftarların gözü, hücum hattındaki etkili isimlerde olacak. Mourinho sonrası yeni döneme giren sarı-lacivertlilerde futbolcuların vereceği reaksiyon merakla bekleniyor.Sarı-lacivertli ekip, bu mücadeleden galibiyetle ayrılarak taraftarına yeni bir umut vermek istiyor.
Galatasaray Evinde 3 Gol İle Kazandı.
Trendyol Süper Lig’in 4. haftasında Galatasaray, taraftarı önünde Çaykur Rizespor’u konuk etti. Rams Park’ta oynanan mücadele büyük bir ilgiyle takip edilirken sarı-kırmızılılar, rakibini 3-1 mağlup ederek çıkışını sürdürdü. Bu sonuçla Galatasaray ligde oynadığı dört maçta da sahadan galibiyetle ayrıldı.Maçın 20. dakikasında Galatasaray savunma hattından sürpriz bir gol geldi. Kolombiyalı stoper Davinson Sánchez, ceza sahasında yaşanan karambolde topu filelerle buluşturdu ve takımını 1-0 öne geçirdi. Bu golle birlikte taraftarlar tribünlerde coşkulu anlar yaşadı. İlk yarının kalan bölümlerinde iki takım da net fırsatlar yakalasa da skor değişmedi.Mücadelenin ikinci yarısında oyuna ağırlığını koyan Galatasaray, hücum hattındaki yıldızlarıyla fark yarattı. 65. dakikada yeni transfer Victor Osimhen sahneye çıktı. Nijeryalı golcü, ceza sahasında aldığı topu ağlara göndererek farkı ikiye çıkardı. Bu gol, tribünlerde büyük sevinç yaratırken Osimhen’in performansı taraftarlardan alkış topladı.Çaykur Rizespor son dakikalarda farkı azaltmak için yüklense de aradığı golü bulmakta zorlandı. Galatasaray ise 90+2. dakikada Mauro Icardi’nin attığı golle fişi çekti. Arjantinli yıldız, takımının üçüncü golünü kaydederek galibiyeti perçinledi. Konuk ekip ise maçın son anlarında bulduğu golle farkı bire indirse de skor 3-1 olarak kayıtlara geçti.Bu galibiyetle Galatasaray ligdeki puanını 12’ye yükselterek liderlik yarışında iddiasını sürdürdü.
Ole Gunnar Solskjær’in Beşiktaş kariyeri
2025 yılı Ocak ayında, Manchester United’daki görevinden 2021’de ayrıldıktan sonra üç yıl süren bir aranın ardından Ole Gunnar Solskjær, Beşiktaş’ın başına geçti. Siyah-beyazlılarla 1,5 yıllık bir sözleşme imzalayan Norveçli teknik adam, yeniden sahalara dönmüş oldu.Beşiktaş kariyerine umutlu bir başlangıç yapan Solskjær, ilk 12 maçta 8 galibiyet ve 1 beraberlik gibi etkileyici bir grafik çizdi. En dikkat çekeni ise, Mart 2025’teki Galatasaray derbisini 2-1 kazanarak uzun süren bir seriyi sonlandırmasıydı.Ancak Avrupa Ligi eleme maçlarında Shakhtar Donetsk karşısında elenmeleri, ardından UEFA Conference League play-off turunda Lausanne’la karşılaşıp 2-1’lik toplam skorla veda etmeleri üzerine rotasyon değişti. Bu başarısız sonuçlar sonrası Solskjær, aynı gece Beşiktaş yönetimince yapılan toplantı sonucunda görevinden alındı.Norveçli teknik adam, Beşiktaş’ta toplam 29 maça çıktı; bu karşılaşmalardan 15 galibiyet, 5 beraberlik ve 9 mağlubiyet aldı. Ayrıca ligde dördüncü sırayı elde ederek sezonu tatmin edici bir yerde tamamladı ancak Avrupa başarısızlıkları bu performansı gölgeledi.Solskjær’in Beşiktaş’da göreve gelmesi büyük umutlarla karşılanırken, kısa sürede temsilcimizin Avrupa arenasında yaşadığı hayal kırıklıkları yönetimin sabrını tüketti. İç sahada güçlü sonuçlar, dış sahada ise hayal kırıklıkları, Norveçli teknik adamın kariyerine burada erken nokta koydu.
Mourinho’nun Fenerbahçe Kariyeri
Portekizli teknik direktör José Mourinho, Haziran 2024’te büyük umutlarla Fenerbahçe’nin başına geçmişti. Dünyaca ünlü çalıştırıcı, sarı-lacivertlilerle yaklaşık 15 ay görev yaptı. Bu süreçte takımın başında 62 maça çıkan Mourinho,37 galibiyet, 14 beraberlik ve 11 mağlubiyet aldı.Ortalama 2,02 puanlık performansıyla dikkat çekse de sonuçlar beklentileri karşılamadı.Mourinho’nun görevden alınmasının en önemli nedeni,Fenerbahçe’nin Avrupa macerasındaki başarısızlık oldu.Sarı-lacivertliler, Şampiyonlar Ligi ön eleme turunda Benfica’ya 1-0 yenilerek elendi.Bu mağlubiyet, yönetimin sabrını taşıran son damla oldu. Süper Lig’de ise Galatasaray’ın gerisinde kalınması ve kupada yaşanan hayal kırıklıkları Portekizli hocanın koltuğunu iyice salladı.Mourinho’nun Fenerbahçe kariyeri yalnızca saha içi sonuçlarla değil, saha dışındaki olaylarla da gündemden düşmedi.Türkiye Kupası çeyrek finalinde Galatasaray teknik direktörü Okan Buruk’un burnunu sıkması, büyük tartışmalara yol açtı ve 3 maç ceza aldı.Hakemleri ve Süper Lig’i sık sık hedef alan Mourinho, “Türk ligi gri, kokuyor” sözleriyle büyük tepki topladı.Mourinho’nun ayrılığının perde arkasında yönetimle yaşadığı gerginlikler de vardı.Özellikle Şampiyonlar Ligi’nden elenmenin ardından yapılan zirvede, Mourinho’nun yönetimi sert sözlerle suçlaması krizi derinleştirdi. Bu çıkışlar, kulüp içinde huzursuzluğu artırarak iplerin kopmasına neden oldu.
Avrupa Şampiyonları. 12-İspanya(2008)
2008 Avrupa Futbol Şampiyonası, futbol tarihinde bir dönüm noktası olarak kabul edilir. Çünkü o turnuvada şampiyon olan İspanya Millî Takımı, sadece kupayı kazanmakla kalmadı; aynı zamanda futbol dünyasına yepyeni bir oyun anlayışı armağan etti. Bu şampiyonluk, İspanya için “Altın Çağ”ın başlangıcı oldu.İspanya’nın başarısının temelinde, oyunun merkezinde yer alan orta sahadaki ustalar bulunuyordu. Xavi Hernández, pas trafiğinin beyni olarak oyunu yönlendirirken, Andrés Iniesta yaratıcılığı ve sakinliğiyle hücumlarda denge unsuru oldu. Onlara eşlik eden Cesc Fàbregas ve David Silva ise dinamizmleri ve teknik becerileriyle takıma çeşitlilik kattı. Bu isimler, topa sahip olma oyununu kusursuz bir şekilde sahaya yansıtarak İspanya’nın rakiplerini adeta boğan tiki-taka felsefesinin temellerini oluşturdu.İspanya, grup aşamasında Rusya’yı 4-1, İsveç’i 2-1, Yunanistan’ı 2-1 mağlup ederek müthiş bir başlangıç yaptı. Çeyrek finalde uzun yıllardır eleme turlarında şanssızlık yaşayan İspanya, İtalya’yı penaltılarla eleyerek büyük bir psikolojik eşiği aştı. Yarı finalde yeniden karşılaştıkları Rusya’yı bu kez 3-0 yenerek finale yükseldiler.Finalde rakip, turnuvanın diğer formda ekibi Almanya’ydı. 29 Haziran 2008’de Viyana’da oynanan maçta, Fernando Torres’in attığı gol İspanya’ya 1-0’lık galibiyeti ve 44 yıl sonra Avrupa şampiyonluğunu getirdi.2008’de başlayan bu yolculuk, yalnızca bir şampiyonluk değil, futbolun gidişatını değiştiren bir devrimdi.
Dünyanın Gelmiş Geçmiş En İyi Teknik Direktörleri 64-Emerich Jenei
Futbol tarihine yalnızca oyuncu olarak değil, aynı zamanda teknik direktör kimliğiyle de iz bırakmış isimlerden biri Emerich Jenei’dir. Hem Romanya hem de Avrupa futbolunun unutulmaz figürlerinden olan Jenei, özellikle disiplinli oyun anlayışı, çalışkanlığı ve taktiksel zekâsıyla bilinir.Jenei’nin asıl yükselişi teknik direktörlük kariyerinde oldu. 1980’lerden itibaren Romanya futboluna yön veren isimlerden biri hâline geldi. Özellikle Steaua Bükreş’i 1986 yılında Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası şampiyonluğuna taşıması, onu tarihe geçiren en büyük başarısıdır. Bu zafer, hem Romanya futbolunun hem de Doğu Avrupa kulüplerinin Avrupa’da elde ettiği en büyük başarılardan biri olarak kabul edilir.Ayrıca Romanya Millî Takımı ile de önemli işler yaptı. 1990 Dünya Kupası’nda takımın başında yer aldı ve Romanya’nın modern futbol anlayışına geçişinde kilit rol oynadı.Emerich Jenei’nin futbol anlayışı, disiplinli savunma ile kolektif hücum gücünü harmanlamaya dayanıyordu. Oyuncularından saha içinde maksimum sorumluluk almasını isterdi. Sessiz ve sakin mizacıyla tanınmasına rağmen, taktiksel detaylara olan hâkimiyeti ve oyunu okuma becerisi sayesinde otoritesini her zaman hissettirmiştir.Bugün Emerich Jenei, yalnızca kazandığı kupalarla değil, futbol felsefesi ve duruşuyla da hatırlanan bir efsane olarak anılıyor.Onun hikâyesi, futbolun yalnızca sahada oynanan bir oyun değil; aynı zamanda sabır, disiplin ve inançla kazanılan bir yolculuk olduğunu gösteriyor.
Beşiktaş Avrupa’ya Veda Etti.
Beşiktaş, UEFA Konferans Ligi play‑off turu rövanş maçında Tüpraş Stadyumu’nda Lausanne‑Sport’u ağırladı ve maçı 0‑1 kaybederek Avrupa kupalarına veda etti. UEFA Konferans Ligi play-off turu rövanşında Beşiktaş, Tüpraş Stadyumu’nda İsviçre takımı Lausanne-Sport ile karşı karşıya geldi. İlk maçta deplasmanda 1-1’lik beraberliği yakalayan siyah-beyazlılar, evinde oynanan rövanş maçında zorlu bir sınavdan geçemedi.Maç boyunca dengede geçen mücadele uzatma dakikalarında bir golle değerlendi: 45+1. dakikada Nathan Butler-Oyedeji’nin golü, Lausanne’ı öne geçirdi. İkinci yarıya umutla başlayan Beşiktaş, 46. dakikada Felix Uduokhai’nin direkt kırmızı kartla oyun dışı kalmasıyla 10 kişi mücadele etmek zorunda kaldı. Eksik kalan ekip, oyunda üstünlüğü bir türlü sağlayamayınca, sahadan 0-1 mağlubiyetle ayrıldı.Bu sonuç, Beşiktaş’ın Avrupa kupalarındaki serüvenine Bu sezon Avrupa defteri bu maçla birlikte kapandı ifadesiyle erken nokta koydu. Teknik direktör Ole Gunnar Solskjaer ise İsviçre takımlarına karşı galibiyetle tanışamamaya devam etti.
Beşiktaş Taraftarı Önünde Rövanş Maçını Kazanmak İstiyor
Beşiktaş, UEFA Konferans Ligi play-off turu rövanş maçında bu akşam İsviçre temsilcisi Lausanne Sports’u konuk edecek. İlk karşılaşma 1-1 beraberlikle sonuçlanmıştı ve bu nedenle İstanbul’daki rövanş, siyah-beyazlıların Avrupa yolundaki kaderini belirleyecek kritik bir mücadele olacak. Vodafone Park’ta oynanacak karşılaşma, Türkiye saatiyle 20.00’de başlayacak.Taraftarların yoğun ilgi göstermesi beklenen karşılaşmada Beşiktaş, teknik direktörünün önderliğinde sahaya mutlak galibiyet parolasıyla çıkacak. Rakibini eleyerek Konferans Ligi grup aşamasına adını yazdırmak isteyen siyah-beyazlılar, hem Türkiye’nin Avrupa’daki puanına katkı sağlamayı hem de Avrupa arenasındaki yolculuklarını sürdürmeyi hedefliyor. İlk maçtaki skor nedeniyle rövanşta alınacak her galibiyet Beşiktaş’ı tur atlatırken, olası beraberlikler uzatma ve penaltı ihtimalini doğuracak.Beşiktaş taraftarları, bu akşam oynanacak mücadelede takımlarına büyük destek vererek tarihi bir gece yaşatmak istiyor. Siyah-beyazlı camiada tek hedef, sahadan galibiyetle ayrılıp Avrupa’da yoluna devam etmek.
Fenerbahçe Tur’u Portekiz’de Bıraktı
27 Ağustos 2025 tarihinde UEFA Şampiyonlar Ligi Play-Off turu rövanşında Fenerbahçe, deplasmanda Benfica ile karşılaştı. İlk maçın 0-0 sona ermesi nedeniyle turu geçen taraf, rövanştaki skorla belli olacaktı. Ancak Portekiz ekibi, sahasında bulduğu tek golle mücadeleyi 1-0 kazanarak adını Şampiyonlar Ligi gruplarına yazdırdı. Fenerbahçe ise bu sonuçla Devler Ligi’ne veda ederek yoluna UEFA Avrupa Ligi gruplarında devam etme hakkı elde etti.Maçın ilk bölümünde oyunun kontrolünü elinde tutan Benfica, 35. dakikada bulduğu golle öne geçti. Sağ kanattan gelişen atakta seken topu ceza sahası yayı üzerinde önünde bulan Kerem Aktürkoğlu, düzgün bir plase vuruşla fileleri havalandırarak takımını 1-0 öne taşıdı.İkinci yarıda José Mourinho yönetimindeki Fenerbahçe, oyunu rakip sahaya yıkmaya çalıştı.Ancak ev sahibi Benfica, savunmada hata yapmadı ve kontra ataklarla tehlike yarattı. 72. dakikada En-Nesyri’nin kafa vuruşu direkten dönerken, 82. dakikada Anderson Talisca ikinci sarı karttan kırmızı kart görerek Fenerbahçe’yi 10 kişi bıraktı. Bu dakikadan sonra tüm riskleri alan temsilcimiz, skoru eşitleyecek golü bulamadı.Son düdükle birlikte Benfica adını Şampiyonlar Ligi gruplarına yazdırırken, Fenerbahçe Avrupa Ligi’nde yoluna devam edecek. Karşılaşma sonrası teknik direktör José Mourinho, ikinci yarıda takımının büyük mücadele verdiğini ancak şanssız olduklarını vurguladı.
Fenerbahçe Avrupa’da Kader Maçına Çıkıyor
Fenerbahçe, UEFA Şampiyonlar Ligi play-off turu rövanşında bu akşam Benfica ile karşı karşıya gelecek. İlk maçta İstanbul’da golsüz beraberlik alan sarı-lacivertliler, Portekiz’deki rövanşta kazanarak 16 yıl aradan sonra Devler Ligi gruplarına katılmayı hedefliyor.Zorlu mücadele, Lizbon’daki Estádio da Luz Stadı’nda oynanacak. Karşılaşma Türkiye saatiyle 22.00’de başlayacak ve futbolseverler bu kritik maçı TRT 1 ekranlarından şifresiz olarak takip edebilecek.Fenerbahçe, Benfica deplasmanı için kadrosunu belirledi. Sakatlığı bulunan Cenk Tosun kamp kadrosunda yer almazken, yerine Cengiz Ünder takıma dahil edildi. Teknik direktör Jose Mourinho’nun öğrencileri, dün Lizbon’a giderek son antrenmanlarını yaptı ve maç için hazırlıklarını tamamladı.İlk maçta sahasında istediği golü bulamayan Fenerbahçe, bu kez deplasmanda skoru lehine çevirmeye çalışacak. Galibiyet alması halinde Şampiyonlar Ligi grup aşamasına kalacak olan temsilcimiz, beraberlik veya mağlubiyet durumunda ise Avrupa Ligi’ne devam edecek.Sarı-lacivertli taraftarlar, takımlarına büyük destek vermek için Lizbon’a akın etti. Tribünlerde binlerce Fenerbahçeli’nin olması beklenirken, oyuncular da taraftar desteğini arkasına alarak tarihi bir galibiyet peşinde olacak.
Galatasaray Kaldığı Yerden Devam Ediyor
Trendyol Süper Lig’in 3. haftasında Galatasaray, deplasmanda Kayserispor’a konuk oldu. Sarı-kırmızılı ekip sahadan 4-0’lık net bir skorla ayrılarak hem taraftarlarını sevindirdi hem de ligin zirvesindeki yerini korudu. Baştan sona üstün bir oyun ortaya koyan Galatasaray, rakibine adeta nefes aldırmadı.Maçın en dikkat çeken ismi, sol bek mevkiinde görev alan Eren Elmalı oldu. Milli futbolcu, 36. dakikada takımını öne geçirirken, ikinci yarının hemen başında bir kez daha sahneye çıkarak farkı ikiye çıkardı. Savunmadaki başarılı oyununu hücumda da taçlandıran Eren Elmalı, karşılaşmanın yıldızı oldu.İkinci yarıda oyunu tamamen kontrol eden Galatasaray, 86. dakikada yeni transferi Victor Osimhen’in golüyle iyice rahatladı. Maçın uzatma dakikalarında ise Alman yıldız Leroy Sané sahne aldı ve attığı golle skoru 4-0’a taşıdı. Bu gollerle birlikte sarı-kırmızılılar, Kayseri deplasmanından farklı bir galibiyet çıkarmış oldu.İlk üç haftada üç galibiyet alarak kayıpsız yoluna devam eden Galatasaray, daha sezon başı olmasına rağmen rakiplerine şampiyonluk yolunda güçlü bir mesaj verdi.
Galatasaray,Kayseri Deplasmanında
Süper Lig’in 3. haftasında Galatasaray, bu akşam deplasmanda Kayserispor ile karşı karşıya geliyor. Kayseri RHG Enertürk Enerji Stadyumu’nda oynanacak mücadele saat 21.30’da başlayacak. Sarı-kırmızılı ekip, zorlu deplasmandan galibiyetle ayrılarak lige kayıpsız devam etmeyi hedeflerken, Kayserispor ise güçlü rakibi karşısında taraftarının desteğiyle sürpriz bir sonuca imza atmak istiyor.Galatasaray’da teknik direktör Okan Buruk’un maç öncesi en büyük avantajı, geniş ve kaliteli kadrosu.Ayrıca yeni transferlerin takıma katılmasıyla birlikte Galatasaray’ın kadro derinliği de artmış durumda. Buruk’un, hücumda tempolu bir başlangıç planladığı ve orta sahada oyunun kontrolünü elinde tutmak istediği öğrenildi.Karşılaşmaya büyük bir ilgi olması bekleniyor. Kayseri’de biletler günler öncesinden tükenirken, Galatasaray taraftarı da deplasmanda takımını yalnız bırakmayacak. Tribünlerde coşkulu bir atmosferin oluşması bekleniyor. Mücadelenin hakemliğini ise TFF tarafından atanan Alper Akarsu üstlenecek.Galatasaray, sezona iki haftada aldığı 6 puanla girerken, bu maçı da kazanıp 3’te 3 yapmak istiyor. Rakip Kayserispor ise henüz galibiyet alamadı ve sahasında bu akşam, sezonun ilk zaferini kazanmayı hedefliyor
Fenerbahçe Kadıköydeki İlk Lig Maçında 3 Puanı Aldı.
Süper Lig’in 3. haftasında Fenerbahçe, sahasında ağırladığı Kocaelispor’u 3–1 mağlup ederek sezonun ilk galibiyetini aldı. Mücadeleye hızlı başlayan sarı-lacivertliler, henüz 5. dakikada Milan Skriniar’ın attığı golle öne geçti. Savunmadan gelen bu gol, takımın maça ne kadar istekli başladığının göstergesi oldu. Ancak Kocaelispor mücadeleden kopmadı ve 22. dakikada Bruno Petković’in attığı golle skoru 1–1’e getirdi. Bu gol aynı zamanda Kocaelispor’un Süper Lig’deki ilk golü olarak kayıtlara geçti.İkinci yarıya etkili başlayan Fenerbahçe, 51. dakikada Archie Brown’un golüyle yeniden öne geçti. Tribünlerin coşkusunu artıran bu gol, sarı-lacivertlilerin hücumdaki temposunu daha da yükseltti. 66. dakikada Anderson Talisca sahneye çıktı ve Oğuz Aydın’ın ortasında kafayla topu filelere göndererek farkı ikiye çıkardı. Kalan dakikalarda başka gol olmayınca mücadele 3–1 sona erdi.Bu sonuçla Fenerbahçe puanını 4’e yükseltirken, Kocaelispor ligde henüz puanla tanışamadı. Karşılaşmada dikkat çeken bir diğer detay ise Çağlar Söyüncü’nün bu sezon ilk kez Süper Lig maçına ilk 11’de başlaması oldu. Maçın ardından teknik direktör José Mourinho, takımının özellikle ikinci yarıdaki performansından memnun olduğunu belirtirken, önümüzdeki haftalar için daha iyi bir Fenerbahçe izleteceklerini söyledi.
Fenerbahçe Lig’de Taraftarı Önüne Çıkıyor.
Trendyol Süper Lig’in 3. haftasında Fenerbahçe, taraftarının önünde Kocaelispor ile karşı karşıya geliyor. Bugün, 23 Ağustos Cumartesi, Şükrü Saracoğlu Stadyumu’nda oynanacak mücadele saat 21.30’da başlayacak. Karşılaşma beIN SPORTS 1 ekranlarından canlı olarak futbolseverlerle buluşacak.Sarı-lacivertliler ile Kocaelispor, Süper Lig tarihinde 41. kez kozlarını paylaşacak. Daha önce oynanan karşılaşmalarda Fenerbahçe’nin belirgin bir üstünlüğü bulunuyor. Geçmiş randevularda sarı-lacivertliler birçok kez sahadan galibiyetle ayrılarak rakibine karşı moral avantajı elde etti.Fenerbahçe, evindeki ilk maçında güçlü bir başlangıç yapmak ve şampiyonluk yolunda puan kaybı yaşamamak adına sahaya mutlak galibiyet parolasıyla çıkacak. Kocaelispor ise güçlü rakibine karşı sürpriz yaparak hem puan hem de moral kazanmak istiyor. İki takım açısından da kritik öneme sahip olan karşılaşma, Süper Lig’de haftanın en dikkat çeken maçlarından biri olacak.
Süper lig tarihinin en iyi futbolcuları. 39-Fatih Tekke
Fatih Tekke, 9 Eylül 1977’de Trabzon’un Of ilçesinde dünyaya geldi. Futbola doğduğu şehrin takımı olan Trabzonspor altyapısında başladı ve kısa sürede yeteneğiyle dikkat çekti. Özellikle genç yaşta gösterdiği bitirici vuruşları, onu dönemin en umut vadeden forvetlerinden biri haline getirdi. Henüz 18 yaşındayken Trabzonspor formasıyla profesyonel arenaya adım atan Tekke, kısa süreli Gaziantepspor macerasının ardından asıl patlamasını Trabzonspor’da yaptı.2002 yılında Trabzonspor’a geri dönen Fatih Tekke, kariyerinin en parlak dönemini bu ikinci Trabzonspor serüveninde yaşadı. Bordo-mavili formayla attığı gollerle adını kulüp tarihine yazdırdı. 2004-2005 sezonunda Süper Lig’de gol kralı oldu ve Trabzonspor taraftarlarının gönlünde taht kurdu. Özellikle ceza sahasında yakaladığı fırsatları gole çevirme becerisi, soğukkanlılığı ve liderlik vasıflarıyla takımının en önemli kozlarından biri haline geldi. Taraftarlar ona “Kral” lakabını verdi ve bu unvan hâlâ hafızalarda yaşıyor.Fatih Tekke, Türk futbol tarihinde “golcü kimliği” ile hafızalara kazınmış bir isimdir. Özellikle Trabzonspor camiası için yeri bambaşkadır. Attığı goller, kazandırdığı maçlar ve futbolculuk kariyerindeki başarısıyla birçok gencin idolü oldu. Bugün hâlâ hem Trabzonspor taraftarları hem de genel futbolseverler tarafından saygıyla anılıyor.
Beşiktaş,Lausanne Karşısında Berabere Kaldı.
Beşiktaş UEFA Avrupa Konferans Ligi play-off turu ilk maçında Lausanne Sport ile karşı karşıya geldi. Karşılaşma, her iki takımın da kontrollü başladığı bir atmosferde geçerken, Beşiktaş 45. dakikada Milot Rashica’nın harika golüyle soyunma odasına 1–0 önde gitmeyi başardı. Rashica’nın sol ayağıyla gelişine attığı bu gol, siyah-beyazlı formayla Avrupa kupalarındaki üçüncü golü olmanın yanı sıra, bu sezonki ilk resmi maç golünü teşkil etti.İkinci yarıya dengeli bir oyunla başlayan Beşiktaş, zaman zaman ataklar geliştirse de gollük pozisyonları yeterince değerlendiremedi. Lausanne, 83. dakikada Olivier Custodio’nun kullandığı köşe vuruşunda Bryan Okoh’un diziyle dokunarak attığı golle skora denge getirdi.Bu golle karşılaşma 1–1 sona ererken, tur avantajı İstanbul’daki rövanş maçına bırakıldı.Maç boyunca Beşiktaş, öncelikle savunma organizasyonundaki bazı aksaklıklarıyla dikkat çekerken, kaleci Ersin Destanoğlu’nun kritik kurtarışlarıyla güven verdi.Destanoğlu, bu mücadeleyle sezonun ilk resmi maçına çıkmış oldu.Orta saha hattında ise kaptanlık görevini üstlenen Orkun Kökçü, oyun kurulumunda ve hücum etkisinde rol oynayarak öne çıktı.
Fenerbahçe Şampiyonlar Ligi Aşkına Sahada
Fenerbahçe, bugün Şampiyonlar Ligi’ne kalmak için kader niteliği taşıyan bir karşılaşmaya çıkıyor. Sarı-lacivertliler, Portekiz’in köklü kulüplerinden Benfica’yı Ülker Stadyumu’nda ağırlayacak. Mücadele saat 22.00’da başlayacak ve hem Türkiye hem de Avrupa futbol kamuoyu tarafından büyük bir ilgiyle takip edilecek. Bu karşılaşma, Fenerbahçe’nin tam 16 yıl aradan sonra Şampiyonlar Ligi gruplarına dönme hayali için en kritik adımlardan biri olarak öne çıkıyor.Maç öncesinde konuşan teknik direktör José Mourinho, Benfica’nın Avrupa’nın en deneyimli ve güçlü takımlarından biri olduğunu vurguladı. Tecrübeli teknik adam, “Açık konuşmam gerekirse Benfica yerine Nice ile eşleşmeyi tercih ederdim. Bu eşleşmenin zorluğu ortada, ancak biz de büyük bir kulübüz ve bu tür maçlar için sahadayız” ifadelerini kullandı. Mourinho, takımın şu anda bir yeniden yapılanma sürecinde olduğuna dikkat çekerek, taraftar desteğinin her zamankinden daha önemli olduğunun altını çizdi.Benfica cephesinde ise hedef İstanbul’dan avantajlı bir skorla ayrılmak. Portekiz temsilcisi, hızlı hücum hattı ve Avrupa kupalarındaki tecrübesiyle dikkat çekiyor. Fenerbahçe ise yeni transferleri ve tecrübeli oyuncularıyla sahaya çıkacak. Taraftarlar, Kadıköy atmosferinde takımlarını adeta itici bir güç olarak desteklemeye hazırlanıyor.Hedef gruplara kalmak adına avantajlı bir skor elde etmek olacak.
Fenerbahçe’nin İstanbul’a Getirdiği Dorgeles Nene Kimdir
Nene Dorgeles, 23 Aralık 2002’de Mali’nin Kayes kentinde dünyaya geldi.Futbola, keşfedildiği Guidars FC’nin yanı sıra JMG Akademi Bamako gibi önemli altyapı kulüplerinde başladı.Bu dönemde temel teknik ve oyun görüşü üzerine kendisini geliştiren Dorgeles, dikkat çekici performansıyla Avrupa kulüplerinin radarına girmeyi başardı.4 Ocak 2021’de Avusturya devi Red Bull Salzburg, Nene Dorgeles’le profesyonel sözleşme imzaladı. Bu transferde Diambou ve Guindo gibi diğer Malili oyuncularla birlikte Salzburg’un yolunu tuttu.Salzburg’a katılmasıyla birlikte, genç oyuncuların forma giydiği iş birliği kulübü FC Liefering’de oynamaya başladı.Kariyerinin sonraki aşamalarında, gelişimi için Salzburg tarafından farklı takımlara gönderildi. 2021–2022 sezonunda SV Ried forması giyerek ilk Avusturya Bundesliga deneyimini yaşadı.Ardından, 2022–2023 sezonunda Belçika Westerlo takımına kiralandı ve burada etkileyici performans sergileyerek 35 maçta 13 gol kaydetti.2023 itibarıyla Salzburg kadrosuna kalıcı olarak katılan Dorgeles, takımının hücum hattında önemli bir alternatif haline geldi. Kısa süre önce sözleşmesini 30 Haziran 2028’e kadar uzattı.Nene Dorgeles, ilk kez Mart 2022’de Mali Milli Takımı’na davet edildi ve maçlarda doğrudan ilk 11’de başladı.2024 yılına kadar, 17 maçta 5 gol kaydettiği Mali formasında istikrarlı bir performans sergilemeye devam etti.
Beşiktaş Lige 3 Puanla Başladı.
Beşiktaş, Süper Lig’in açılış haftasında Tüpraş Stadyumu’nda Eyüpspor’u konuk etti ve nefes kesen bir mücadele sonunda sahadan 2-1’lik galibiyetle ayrıldı. Maça hızlı başlayan siyah-beyazlılar, 19. dakikada yeni transferlerinden Tammy Abraham’ın golüyle öne geçti. Ancak üstünlük uzun sürmedi; Eyüpspor, 29. dakikada bulduğu golle skoru 1-1’e getirdi. Karşılaşmanın ikinci yarısında iki takım da oyunun kontrolünü ele geçirmek için büyük bir mücadele verdi. Beşiktaş’ta orta sahada Wilfred Ndidi’nin enerjisi ve savunmadaki katkısı dikkat çekerken, hücum hattında zaman zaman etkili ataklar üretildi. Maçın kader anı ise uzatma dakikalarında geldi. 90+6. dakikada sahneye çıkan Rafa Silva, attığı kritik golle Beşiktaş’a hem galibiyeti hem de sezonun ilk üç puanını getirdi. Teknik direktör Ole Gunnar Solskjaer, maç sonrası yaptığı açıklamada takımının gösterdiği mücadeleden memnuniyetini dile getirerek “Beşiktaş ruhunu sahaya yansıttık” ifadelerini kullandı. Taraftarlar da son dakikada gelen bu zaferle büyük bir coşku yaşadı ve yeni sezona umutla bakmaya başladı. Bu sonuçla Beşiktaş, hem sezona moralli bir giriş yaptı hem de yeni transferlerinin performansıyla geleceğe dair olumlu sinyaller verdi.
Beşiktaş Lige Dolmabahçe’de Başlıyor.
Beşiktaş, Süper Lig’de yeni sezonu bu akşam kendi sahasında Eyüpspor karşısında açıyor. UEFA Konferans Ligi maçları nedeniyle ilk hafta mücadelesi ertelenen siyah-beyazlılar, böylece ligdeki ilk sınavına çıkacak. Tüpraş Stadyumu’nda saat 21.30’da başlayacak olan mücadeleyi Halil Umut Meler yönetecek ve karşılaşma beIN Sports 1 ekranlarından canlı olarak yayınlanacak. Beşiktaş’ta genç forvet Mustafa Erhan Hekimoğlu, sol uyluk üst adalesindeki sakatlığı nedeniyle forma giyemeyecek. Teknik direktör Ole Gunnar Solskjær’in tercihine bağlı olarak yeni transferler David Jurasek, Tammy Abraham, Orkun Kökçü ve Wilfred Ndidi de ilk kez Süper Lig’de siyah-beyazlı formayla sahaya çıkabilir. İlk haftada Konyaspor’a mağlup olan Eyüpspor ise güçlü rakibi karşısında sürpriz arayacak. Beşiktaş, taraftarı önünde kazanarak hem lige iyi bir başlangıç yapmayı hem de yeni transferleriyle birlikte gövde gösterisi yapmayı hedefliyor.
Göztepe’de Gol Sesi Çıkmadı
Trendyol Süper Lig’in 2. haftasında Göztepe ile Fenerbahçe İzmir’de karşı karşıya geldi. Göztepe - Fenerbahçe karşılaşması golsüz beraberlikle tamamlandı. 90 dakika boyunca yüksek tempoya ve sert mücadelelere sahne olan maçta, her iki takım da yakaladığı fırsatları değerlendiremedi. İlk yarıda Fenerbahçe topa daha çok sahip olan taraf olurken, Göztepe hızlı çıkışlarla rakip kalede tehlike yaratmaya çalıştı. Sarı-lacivertliler, özellikle Anderson Talisca ile gole yaklaşsa da kaleci Matheus Lis kritik kurtarışlarıyla fark yarattı.Maçın ikinci yarısında tansiyon iyice yükseldi. Göztepe’de 61. dakikada Juan’ın, kısa süre sonra da İsmail Köybaşı’nın kırmızı kart görmesiyle ev sahibi ekip sahada 9 kişi kaldı. Bu avantajı değerlendirmek isteyen Fenerbahçe oyunu tamamen rakip sahaya yıktı. Ancak 86. dakikada Jayden Oosterwolde’nin kırmızı kart görmesi, sarı-lacivertlilerin hücum gücünü azalttı. Mücadelenin en kritik anı ise uzatma dakikalarında yaşandı. VAR incelemesi sonucunda Fenerbahçe penaltı kazandı. 90+3. dakikada topun başına geçen Talisca’nın şutunu kaleci Matheus Lis kurtardı, dönen topu da savunma uzaklaştırınca sarı-lacivertliler galibiyet fırsatını tepti.Son düdükle birlikte karşılaşma 0-0 sona ererken, iki ekip de sahadan birer puanla ayrıldı.
Fenerbahçe Sezonu Göztepe Deplasmanında Açıyor
Fenerbahçe, Trendyol Süper Lig’in 2. haftasında Göztepe ile deplasmanda karşılaşıyor. Maç, bu akşam saat 21:30’da İzmir’de Gürsel Aksel Stadyumu’nda başlayacak ve beIN Sports 1 kanalından canlı olarak yayınlanacak.Bu maç, Fenerbahçe için ligdeki ilk sınav; zira geçen hafta Alanyaspor karşılaşması Şampiyonlar Ligi play off’u nedeniyle ertelenmişti. İzmir ekibiyle Süper Lig’de 59. kez karşılaşacak olan sarı‑lacivertliler, maça galibiyet hedefiyle çıkıyor.Taraftarların maç günü stad çevresine ulaşımını kolaylaştırmak için, İzmir Emniyeti bazı yolları trafiğe kapatıp, park yasağı ve düzenleme getirmiş durumda.Fenerbahçe kadrosunda 7 önemli ismin yer almadığı açıklandı bu isimler arasında teknik kadronun öncelik verdiği bazı oyuncular bulunmuyor.Kadroda dikkat çeken isimler arasında savunma güvenliği açısından Livaković, Livaković, Škriniar’dan; orta sahada Sofyan Amrabat, Fred’den; hücumda ise Youssef En‑Nesyri ve Jhon Duran’dan bahsetmek mümkün.
Galatasaray 3 Puanı 3 Golle Aldı.
Galatasaray, Trendyol Süper Lig’in 2. haftasında sahasında Fatih Karagümrük’ü 3–0 mağlup ederek sezona ikide iki ile başladı. Maçın henüz 10. dakikasında Barış Alper Yılmaz’ın golüyle öne geçen sarı-kırmızılılar, 74. dakikada Fatih Kurucuk’un kendi kalesine attığı golle farkı ikiye çıkardı. Mücadelenin son bölümünde sahneye çıkan Mauro Icardi ise 87. dakikada fileleri havalandırarak skoru belirledi. Özellikle yeni transferlerden Victor Osimhen ve Leroy Sané’nin de yer aldığı hücum hattı, Icardi ile birlikte umut verici bir performans sergiledi.Ayrıca orta sahada Torreira’nın mücadelesi ve savunmanın sağlam görüntüsü de takımın güven veren yönleri arasındaydı.Karşılaşmanın 23. dakikasında Karagümrük’ün 10 kişi kalması, Galatasaray’ın oyunu kontrol etmesini kolaylaştırdı. Taraftarların yoğun desteğiyle sahada etkili bir futbol ortaya koyan Galatasaray, hem aldığı farklı galibiyet hem de yeni hücum üçlüsünün uyumuyla dikkat çekti.Galatasaray bu sonuçla ligdeki ikinci maçını da kazanarak puanını 6’ya yükseltti ve taraftarlarına sezonun ilerleyen haftaları için umut verdi.
Galatasaray Taraftarı Önüne Çıkıyor
Galatasaray, Trendyol Süper Lig’in 2. haftasında bugün sahasında Fatih Karagümrük’ü konuk edecek. Ali Sami Yen Spor Kompleksi Rams Park’ta oynanacak karşılaşma saat 20.30’da başlayacak. Lige iyi bir başlangıç yapan sarı-kırmızılı ekip, ilk haftada aldığı galibiyetle moral bulurken, taraftarı önünde oynayacağı bu maçtan da üç puanla ayrılarak seriyi sürdürmeyi hedefliyor. Teknik direktör Okan Buruk yönetimindeki takımda, yeni transferlerin de bu karşılaşmada süre alması bekleniyor. Özellikle hücum hattındaki oyuncuların performansı, maçın gidişatı açısından belirleyici olabilir.Konuk ekip Fatih Karagümrük ise sezona istediği gibi başlayamasa da genç ve dinamik kadrosuyla zorlu deplasmanda puan veya puanlar almanın peşinde olacak. İki takım arasındaki son karşılaşmalarda Galatasaray’ın üstünlüğü dikkat çekerken, Karagümrük’ün hızlı hücumlarla sürpriz yaratma ihtimali bulunuyor. Bu mücadele, hem ligin üst sıralarındaki dengeler hem de takımların moral motivasyonu açısından büyük önem taşıyor. Taraftarlar ise bu akşam tempolu ve bol gollü bir oyun izlemeyi bekliyor.
Futbol Tarihinde En Çok Asist Yapanlar. 14-Andrés Iniesta(192)
Futbol tarihinin en zarif oyuncularından biri olarak kabul edilen Andrés Iniesta, yalnızca kazandırdığı kupalarla değil, aynı zamanda topa hükmeden zekâsı ve yaratıcı pas yeteneğiyle oyunun kaderini değiştiren isimlerden biridir. Onun asist becerileri, yalnızca sayılarla değil, sahadaki etkisiyle ölçülür.Iniesta, saha görüşü açısından eşsiz bir futbolcuydu. Rakip savunma hattının en ufak boşluğunu fark edebilecek bir farkındalığa sahipti. Paslarını, takım arkadaşının hareketlenme anına kusursuz zamanlama ile gönderir; bu sayede hücumlar hem hız kazanır hem de savunmanın dengesini bozar.Iniesta, özellikle dar alanlarda kısa ve hızlı pas trafiğini yönetmede ustaydı. Tek paslar, duvar pasları ve ani yön değiştirerek yaptığı “no-look” paslar ile rakip savunmayı adeta çözerdi. Bu özellikleri, Barcelona’nın “tiki-taka” sisteminin en kritik unsurlarından biri olmasını sağladı.Resmî olarak 190’ın üzerinde kariyer asisti bulunan Iniesta’nın etkisi, asist sayılarından çok daha fazlaydı. Pek çok hücum onun üçüncü bölgedeki ara pasıyla başlar, istatistiğe geçmese bile golün temel hazırlayıcısı olurdu. Takım arkadaşlarının “Iniesta topa dokunduğunda pozisyon mutlaka tehlikeye dönüşür” demesi boşuna değildi.Andrés Iniesta asist kavramını yalnızca “gol öncesi pas” olmaktan çıkarıp, hücumun tüm yaratım sürecini kapsayan sanatsal bir eyleme dönüştürdü. Onun oyunu okuma becerisi, dar alan ustalığı ve kritik anlarda soğukkanlılığı, futbol tarihine altın harflerle kazınmış durumda.
Süper Kupa’nın Sahibi PSG Oldu.
UEFA Süper Kupa finalinde Paris Saint-Germain, Tottenham Hotspur’u nefes kesen bir geri dönüşle mağlup ederek kupayı müzesine götürdü. Karşılaşmanın ilk yarısında Tottenham, Micky van de Ven ve Cristian Romero’nun golleriyle 2-0 öne geçti ve uzun süre bu üstünlüğünü korudu. Ancak son dakikalarda sahneye çıkan PSG, önce 85. dakikada Lee Kang-in’in golüyle farkı bire indirdi; bu gol, Güney Koreli futbolcuyu UEFA Süper Kupa tarihinde gol atan ilk Asyalı oyuncu yaptı. Maçın uzatma dakikalarında Gonçalo Ramos’un kafa golü ise skoru 2-2’ye getirerek maçı penaltılara taşıdı. Seri penaltı atışlarında Tottenham’dan van de Ven ve Mathys Tel hatalı atışlar yaparken, PSG’de Nuno Mendes son penaltıyı gole çevirerek kupayı getiren isim oldu.Penaltı atışlarında rakibine 4-3 üstünlük sağlan PSG, tarihinde ilk kez UEFA Süper Kupa'yı müzesine götürdü.Maç boyunca zaman zaman hatalı hamleler yapan kaleci Lucas Chevalier ise penaltı serisinde yaptığı kurtarışlarla takımının kahramanlarından biri haline geldi. Luis Enrique yönetimindeki PSG, bu dramatik zaferle bir kez daha büyük maçlarda pes etmeyen bir takım olduğunu kanıtlarken, Tottenham ise ilk Süper Kupa finalinde büyük bir fırsatı elinden kaçırdı.
Uefa Süper Kupa Sahibini Buluyor.
Paris Saint-Germain ile Tottenham Hotspur, 2025 UEFA Süper Kupa mücadelesinde karşı karşıya gelmeye hazırlanıyor. Karşılaşma, 13 Ağustos Çarşamba günü(Bugün) İtalya’nın Udine kentindeki 25 bin kişilik Stadio Friuli’de oynanacak. İngiltere saatiyle 20.00’de, yerel saatle ise 21.00’de başlayacak olan maç, Avrupa futbolunun en prestijli kupalarından birini kazandıracak. Şampiyonlar Ligi şampiyonu PSG ile Avrupa Ligi şampiyonu Tottenham arasındaki bu dev randevu, futbolseverlerin büyük ilgisini çekiyor.Tottenham cephesinde teknik direktör Thomas Frank, PSG’yi “muhtemelen dünyanın en iyi takımı” olarak nitelendirirken, oyuncularını bu zorlu karşılaşmaya motive etmeye çalışıyor. Ancak disiplin sorunları yaşayan Yves Bissouma kadroda yer almayacak. Frank yönetimindeki ilk resmi maçına çıkacak olan Tottenham, güçlü rakibine karşı kupayı kazanarak sezona moral depolamayı hedefliyor.PSG’de ise sürpriz bir kadro dışı kararı gündeme damga vurdu. İtalyan kaleci Gianluigi Donnarumma, ayrılık söylentileri ve sözleşme belirsizlikleri nedeniyle Süper Kupa kadrosuna dahil edilmedi. Kaleyi yeni transfer Lucas Chevalier koruyacak. Ayrıca orta saha oyuncusu João Neves, geçtiğimiz Tüm Kulüpler Dünya Kupası’nda gördüğü ceza nedeniyle bu maçta forma giyemeyecek.Hem saha içinde hem de saha dışında büyük ilgi gören bu karşılaşma, futbolseverlere unutulmaz bir gece yaşatmaya hazırlanıyor.
Fenerbahçe Kadıköy’de Cehennemi Yaşattı.
Fenerbahçe,Kadıköy’de oynanan UEFA Şampiyonlar Ligi 3.ön eleme turu rövanşında Hollanda ekibi Feyenoord’u 5-2 mağlup ederek adını play-off turuna yazdırdı. İlk maçta 2-1 kaybeden sarı-lacivertliler, bu kez taraftarının müthiş desteğiyle sahaya fırtına gibi başladı. Maçın 41. dakikasında Watanabe’nin golüyle geriye düşen Fenerbahçe, çabuk reaksiyon gösterdi ve 44. dakikada Archie Brown ile eşitliği yakaladı. İlk yarının uzatma dakikalarında Jhon Durán’ın golüyle öne geçen Fenerbahçe, devreye 2-1 üstünlükle girdi. İkinci yarıda da tempoyu düşürmeyen Jose Mourinho’nun öğrencileri, 55’te Fred’in golüyle farkı ikiye çıkardı, 83’te Youssef En-Nesyri ile skoru 4-1 yaptı. Feyenoord 89’da Watanabe ile umutlansa da 90+5’te Talisca’nın golü maçın sonucunu tayin etti. Böylece Fenerbahçe toplamda 6-4’lük skorla tur atlayarak play-off’ta Benfica ile Nice eşleşmesinin galibiyle karşılaşmaya hak kazandı.Fenerbahçe, kritik bir eşleşmede hem skor hem de oyun adına etkileyici bir geri dönüş sergiledi. Jose Mourinho’nun önderliğinde taktik disiplin ve hücum gücüyle galip gelerek, Devler Ligi’ne adım atma yolunda önemli bir avantaj elde etmiş oldu.Kadıköy’deki bu unutulmaz gece, sarı-lacivertli camiaya büyük bir moral ve Avrupa’da Devler Ligi hedefi için önemli bir motivasyon sağladı.
Fenerbahçe Tur Peşinde
Fenerbahçe, Şampiyonlar Ligi 3. ön eleme turu rövanşında Kadıköy’de Hollanda temsilcisi Feyenoord’u ağırlayacak. İlk maçı deplasmanda 2-1 kaybeden sarı-lacivertliler, turu geçebilmek için sahasında en az iki farklı galibiyet almak zorunda. Teknik direktör José Mourinho, 17 yıldır hasret kaldığı Şampiyonlar Ligi grup aşamasına ulaşmak için bu karşılaşmaya özel bir önem veriyor. Fenerbahçe’nin sahaya 3-5-2 dizilişiyle çıkması bekleniyor.Feyenoord cephesinde ise teknik direktör Robin van Persie, 4-2-3-1 sistemiyle sahaya çıkacak.Form grafiği yüksek olan Feyenoord, son 12 maçının 10’unu kazanarak bu karşılaşmaya moralli geliyor. Fenerbahçe ise son dönemde kalesinde kolay gol görmesiyle eleştiriliyor ancak Kadıköy atmosferi, sarı-lacivertlilerin en büyük kozu olacak. Karşılaşmada iki takımın da gol bulması kuvvetle muhtemel görülürken, Fenerbahçe’nin tur şansı taraftar desteği ve Talisca’nın dönüşüyle artabilir.Fenerbahçe–Feyenoord UEFA Şampiyonlar Ligi 3. ön eleme turu rövanş mücadelesi Exxen platformu üzerinden canlı olarak izlenebilecek.Maç, 12 Ağustos Salı günü akşam saat 20:00’de başlayacak
Futbol Tarihinde En Çok Gol Atanlar. 20-Alfredo Di Stéfano(537 gol)
Alfredo Di Stéfano, futbol tarihinin en büyük isimlerinden biri olarak yalnızca kazandığı kupalarla değil, sahadaki eşsiz gol becerileriyle de ölümsüzleşmiştir. Arjantin doğumlu olan ve kariyerinde Arjantin, Kolombiya ve İspanya millî takımlarında forma giyen Di Stéfano, 1940’lardan 1960’ların ortalarına uzanan kariyerinde gol atma sanatını adeta yeniden tanımladı.Di Stéfano’nun en dikkat çekici özelliklerinden biri, yalnızca bir “golcü” değil, aynı zamanda oyunun her alanına hâkim bir “tam futbolcu” olmasıydı. Klasik bir santrfor gibi ceza sahasında bekleyen bir oyuncu değildi; orta sahaya gelir, oyunu kurar, kanatlara açılır ve sonra tekrar gol pozisyonuna girerdi. Bu sayede rakip savunmalar için markajı imkânsız hâle getirirdi.Di Stéfano, ayağının içiyle yumuşak bir plaseden sert vole vuruşlarına, gelişine şutlardan akıl dolu aşırtmalara kadar her tür bitiriciliği ustalıkla uygulardı. Hem sağ hem sol ayağını kullanabilmesi, onun gol çeşitliliğini rakipsiz kılıyordu. Kaleciyi okumakta olağanüstüydü; hangi anda sert şut, hangi anda soğukkanlı bir dokunuş gerektiğini anında seçerdi.Resmî maçlarda 500’ün üzerinde gol atan Di Stéfano, bunu modern futbolun sert savunma anlayışının şekillenmeye başladığı bir dönemde başardı.Alfredo Di Stéfano yalnızca döneminin değil, tüm futbol tarihinin en komple golcülerinden biriydi.Gol atma yeteneği, oyun kurma becerisi ve büyük maçlardaki soğukkanlılığı, onu futbolun ölümsüz efsaneleri arasına soktu.
Fenerbahçe’nin Anlaştığı Fakat Tepkiler Üzerine Transferini Beklettiği Jankovic Kimdir.
Niko Janković, 25 Ağustos 2001’de Hırvatistan’ın başkenti Zagreb’de dünyaya gelen, ofansif orta saha mevkisinde görev yapan yetenekli bir futbolcudur. Futbol kariyerine NK Trnje altyapısında başlayan Janković, kısa sürede yeteneğiyle dikkat çekerek Dinamo Zagreb ve ardından Stuttgart’ın altyapı sistemlerinde kendini geliştirdi. Profesyonel olarak ilk adımını Dinamo Zagreb’in ikinci takımında atan oyuncu, burada gösterdiği performansla A takıma yükselse de düzenli forma şansı bulamayınca Slaven Belupo, Gorica ve Bosna-Hersek ekibi Zrinjski Mostar’a kiralık olarak gönderildi. Zrinjski Mostar formasıyla 2021–22 sezonunda Bosna-Hersek şampiyonluğu yaşayan genç oyuncu, kariyerinin en önemli dönüm noktalarından birini bu süreçte yaşadı.2023 yılında HNK Rijeka’ya transfer olan Janković, burada gösterdiği istikrarlı performansla adını Avrupa futbolunda daha sık duyurmaya başladı. Ofansif orta saha pozisyonunun yanı sıra sol kanat ve ön libero bölgelerinde de görev yapabilen, sağ ayağını etkili kullanan ve 1.86’lık fiziğiyle hava toplarında avantaj sağlayan oyuncu, Rijeka formasıyla çıktığı maçlarda hem skor hem de asist katkısı vererek takımının 2024–25 sezonunda Hırvatistan Ligi ve Kupası’nı kazanmasında önemli rol oynadı.Son dönemde adı Fenerbahçe ile anılan Janković hem teknik kapasitesi hem de çok yönlü oyun anlayışıyla transfer gerçekleşirse Fenerbahçe’nin hücum hattına önemli bir dinamizm katabilecek potansiyele sahip.
Galatasaray 3 Puanı 3 Golle Aldı.
Trendyol Süper Lig’in 2025–26 sezonunun açılış karşılaşmasında Galatasaray sezona etkileyici bir başlangıç yaptı. Trendyol Süper Lig’in 2025–26 sezonu, Gaziantep Kalyon Stadyumu’nda oynanan Gaziantep FK – Galatasaray maçıyla açıldı. Sarı-kırmızılılar, sezona adeta gövde gösterisi yaparak başladı ve sahadan 3-0’lık net bir galibiyetle ayrıldı. Maçın yıldızı ise kuşkusuz Barış Alper Yılmaz oldu.Karşılaşmanın henüz 12. dakikasında Galatasaray, Barış Alper Yılmaz’ın kazandırdığı penaltı ile öne geçti. Topun başına geçen yıldız oyuncu, soğukkanlı bir vuruşla skoru 1-0 yaptı.Golden sadece 4 dakika sonra, bu kez sahneye Eren Elmalı çıktı. Savunmadan hücuma hızlı çıkan sarı-kırmızılılar, Eren’in düzgün vuruşuyla farkı ikiye çıkardı.İlk yarının uzatma dakikalarında ise Galatasaray bir kez daha penaltı kazandı. Yine Barış Alper topun başına geçti ve skoru 3-0’a taşıyarak adeta maçı ilk devrede bitirdi.İkinci yarıda oyunun temposu düşse de Galatasaray, skor avantajını korudu. Ev sahibi ekip Gaziantep FK, hücumda etkili olamadığı gibi 64. dakikada kaleci Burak Bozan’ın kırmızı kart görmesiyle tamamen oyundan düştü.Tribünler, Barış Alper Yılmaz’ın enerjisi ve bitiriciliğine sık sık alkış tuttu. Galatasaray ise temposunu ayarlayarak maçı sakince tamamladı.
Ligin Açılış Maçında Gaziantep Fk Galatasarayı Ağırlıyor.
Süper Lig’de Perde Açılıyor:Galatasaray Gaziantep FK Deplasmanında. Süper Lig’de 2025–26 sezonunun açılış perdesi bu akşam Kalyon Stadyumu’nda aralanıyor. Ligin son şampiyonu Galatasaray, deplasmanda Gaziantep FK ile karşı karşıya gelecek. Mücadele saat 21.30’da, beIN Sports 1 ekranlarından canlı yayınlanacak.2024–25 sezonunu zirvede tamamlayan Galatasaray, yaz döneminde kadrosunu güçlendirmek için önemli adımlar attı. Geçtiğimiz sezonun kilit isimlerini kadroda tutmayı başaran sarı-kırmızılılar, hücum hattına kattığı yıldız isimlerle birlikte daha da iddialı bir görünüme kavuştu. Özellikle gol yollarındaki bitiriciliğiyle tanınan Victor Osimhen’in kadroya kalıcı olarak dahil edilmesi, taraftarlarda büyük heyecan yarattı.Ev sahibi Gaziantep FK ise, kendi sahasında alacağı sürpriz bir galibiyetle sezona moralli başlamak istiyor. Taraftarı önünde yüksek tempolu ve fizik gücüne dayalı bir futbol sergileyen kırmızı-siyahlılar, güçlü rakibine karşı dirençli bir oyun planı hazırlıyor.Teknik direktör Okan Buruk’un öğrencilerinin, topa sahip olma yüzdesini yüksek tutarak Gaziantep savunmasını çözmesi bekleniyor.Gaziantep ise Hızlı kanat oyuncularıyla geçiş hücumlarını etkili kullanan Gaziantep FK, özellikle top kayıplarında Galatasaray’ı zorlayabilir.
Beşiktaş Rahat Kazandı.
Beşiktaş, UEFA Avrupa Konferans Ligi 3. Ön Eleme Turu ilk maçında İrlanda temsilcisi St. Patrick’s Athletic ile deplasmanda karşı karşıya geldi. Siyah-beyazlılar, zorlu Dublin deplasmanından 4-1’lik net bir galibiyetle dönerek tur kapısını araladı.Beşiktaş, maça hızlı bir giriş yaptı ve 8. dakikada öne geçti. João Mário, Rafa Silva’nın zarif dokunuşuyla buluştuğu topu filelere göndererek takımını 1-0 öne taşıdı. Bu golün ardından baskısını sürdüren siyah-beyazlılar, 23. dakikada Tammy Abraham ile farkı ikiye çıkardı. Abraham, ceza sahasında rakibini ekarte edip yaptığı düzgün vuruşla skoru 2-0 yaptı. Oyunun temposunu tamamen eline alan Beşiktaş’ta Abraham bir kez daha sahneye çıktı. Yaklaşık 14. dakikalarda etkili bir pozisyonda ikinci golünü kaydederek farkı artırdı. 42. dakikada ise kazanılan penaltıda topun başına geçen İngiliz yıldız, ağları bir kez daha havalandırarak hat-trick’ini tamamladı ve durumu 4-0’a getirdi. Ev sahibi St. Patrick’s, maçın ilerleyen dakikalarında Simon Power ile bir gol bulsa da, bu sadece skoru belirledi: 4-1.
Beşiktaş,St.Patrick’e Konuk oluyor.
Beşiktaş, bu akşam UEFA Avrupa Konferans Ligi 3. Eleme Turu’nda İrlanda temsilcisi St. Patrick’s Athletic ile kozlarını paylaşacak. Sezon başında yapılan transferlerle kadrosunu güçlendiren siyah-beyazlılar, Avrupa arenasında adını tekrar güçlü şekilde duyurmak istiyor.İrlanda deplasmanında oynanacak karşılaşma, Beşiktaş için hem moral hem de prestij açısından büyük önem taşıyor. Geçtiğimiz sezon UEFA Avrupa Liginde başarılı olamayan Kartal, bu sezon Konferans Liginde başarılı olarak hem ülke puanına katkı sağlamak hem de kendi özgüvenini yeniden inşa etmek istiyor.St. Patrick’s Athletic, İrlanda Premier Lig’inde mücadele ediyor ve Avrupa’daki başarıları sınırlı olsa da sürpriz yapma potansiyeli olan bir takım. Dinamik ve mücadeleci futbol anlayışıyla dikkat çeken St. Pat’s, kapalı bir oyunla şansını zorlamaya çalışacak.7 Ağustos saat 21:45 oynanacak ilk karşılaşma, HT Spor ekranlarından şifresiz olarak yayınlanacak.
Fenerbahçe Tur Şansını 2.Maça Bıraktı.
Fenerbahçe, Şampiyonlar Ligi gruplarına kalma hedefiyle çıktığı play-off turunda Hollanda temsilcisi Feyenoord’a deplasmanda 2-1 mağlup oldu. Rotterdam’daki De Kuip Stadı’nda oynanan bu zorlu mücadele, hem skoru hem de sahadaki sert temposuyla adeta bir Avrupa klasiği havası taşıdı. Teknik direktör Jose Mourinho yönetimindeki sarı-lacivertliler, zaman zaman oyunda üstünlük kursa da sonucu belirleyen anlarda etkili olamayınca ilk maçtan avantajlı skorla dönemedi.19.dakikada, Mert Müldür’ün talihsiz bir şekilde kendi kalesine gönderdiği top, Fenerbahçe’yi erken bir şokla 1-0 geriye düşürdü. Bu golün ardından toparlanmaya çalışan sarı-lacivertliler, özellikle ikinci yarıda oyunu dengelemeyi başardı ve 86. dakikada Sofyan Amrabat’ın ceza sahası dışından gönderdiği etkileyici şutla eşitliği sağladı: 1-1. Bu gol, Fenerbahçe’ye tur için umut verirken, son dakikalarda yaşanan savunma zafiyeti pahalıya mal oldu. 91. dakikada Anis Hadj Moussa’nın kafa vuruşuyla bulduğu gol, Feyenoord’a 2-1’lik galibiyeti getirirken,Fenerbahçe’yi ağır bir son dakika darbesiyle baş başa bıraktı.Rövanş maçı, 12 Ağustos 2025, Salı günü İstanbul’da Şükrü Saracoğlu Stadı’nda oynanacak. Fenerbahçe bu kez sahasında tur şansını güçlü tutmak isteyecek.
Temsilcimiz Fenerbahçe,Avrupa Arenasına Çıkıyor.
İşte Feyenoord–Fenerbahçe UEFA Şampiyonlar Ligi 3.ön eleme turu(ilk maç, 6 Ağustos 2025 akşamı)hakkında son gelişmeler: UEFA Şampiyonlar Ligi 3. ön eleme turu ilk maçında Fenerbahçe, Hollanda temsilcisi Feyenoord’a konuk oluyor. Karşılaşma, hem teknik direktörlerin hikâyeleri hem de sahadaki taktik savaşıyla futbolseverlerin nefesini kesecek gibi görünüyor.Mücadele 6 Ağustos 2025 akşamı, Rotterdam’daki futbol mabedi De Kuip’ta oynanacak. Tribünlerdeki kırmızı-beyaz coşkuya karşılık, deplasman tribününde sarı-lacivert renkler yerini alacak. Fenerbahçe taraftarı, yıllardır hasret kaldığı Şampiyonlar Ligi grup aşamasına ulaşma umuduyla bu maça büyük önem veriyor.Feyenoord cephesinde sakatlıklar can sıkıyor. Gijs Smal, Gernot Trauner, Jakub Moder, Julian Carranza ve kaleci Justin Bijlow bu önemli mücadelede forma giyemeyecek. Bu durum, ev sahibinin savunma hattında bazı zorunlu değişiklikler yapmasına neden olacak.Fenerbahçe ise yaz transfer döneminde kadrosunu önemli isimlerle güçlendirdi.Milan Škriniar ve Nelson Semedo savunmaya sertlik ve deneyim katarken, orta sahada Sebastian Szymański gibi yaratıcı isimler fark yaratabilecek durumda.Bu karşılaşma, sadece skor açısından değil, iki kulübün Avrupa macerasının kaderi açısından da belirleyici olacak. Fenerbahçe’nin deplasmandan avantajlı bir skorla dönmesi, Kadıköy’deki rövanş öncesi büyük moral sağlayacak.Her iki takım da hücum gücü, seyir zevki yüksek bir 90 dakika vadediyor.
Şampiyonlar Ligi Kazananları 26-Real Madrid(2017-2018)
2018 UEFA Şampiyonlar Ligi, futbolseverlerin hafızasında unutulmaz anlar, tarihi performanslar ve dramatik finaliyle yer edindi. Turnuva, 2017-2018 sezonunda Avrupa’nın en güçlü kulüplerini karşı karşıya getirirken, sonunda kupayı bir kez daha Real Madrid kaldırdı. Bu zafer, Los Blancos’un üst üste üçüncü ve toplamda 13. Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu anlamına geliyordu.Grup aşamasından itibaren dev kulüplerin mücadelesi nefes kesti. Cristiano Ronaldo’nun olağanüstü golleri, Mohamed Salah’ın Liverpool formasıyla parlayan performansı ve Roma’nın Barcelona’ya karşı yaptığı tarihi geri dönüş turnuvanın en çok konuşulan olayları arasındaydı.Final, 26 Mayıs 2018’de Ukrayna’nın Kiev kentinde, NSC Olimpiyskiy Stadyumu’nda oynandı. Real Madrid ile Liverpool karşı karşıya geldi. Maç, başlama düdüğünden itibaren yüksek tempolu geçti ancak ilk yarıda Liverpool için büyük bir şok yaşandı: Takımın yıldızı Mohamed Salah, Sergio Ramos ile girdiği mücadele sonrası omzundan sakatlanarak oyundan çıktı. Bu olay, Liverpool’un oyun planını büyük ölçüde etkiledi.Maçın kırılma anlarından biri de Liverpool kalecisi Loris Karius’un yaptığı hatalar oldu.Maçın kahramanı tartışmasız Gareth Bale’di. Oyuna yedek kulübesinden giren Galli yıldız, önce attığı muazzam röveşata golü ile futbol tarihine geçti, ardından uzaktan çektiği şutla farkı ikiye çıkararak Real Madrid’i 3-1’lik zafere taşıdı.Bu sonuçla Real Madrid, Zinedine Zidane yönetiminde üst üste üç kez Şampiyonlar Ligi’ni kazanan ilk takım oldu.
Uefa Avrupa Ligi Şampiyonları. 12-Goteborg(1982)
Avrupa futbolunun köklü turnuvalarından UEFA Kupası (günümüzde UEFA Avrupa Ligi), 1981-1982 sezonunda tarihi bir olaya tanıklık etti. Bu sezon, İsveç futbol tarihinin en unutulmaz başarılarından biri yaşandı: IFK Göteborg, İngiliz devi Hamburg SV’yi yenerek kupayı müzesine götürdü. Bu, bir İsveç kulübünün kazandığı ilk ve tek Avrupa kupası olarak tarihe geçti.Göteborg, teknik direktör Sven-Göran Eriksson yönetiminde disiplinli ve tempolu futboluyla dikkat çekiyordu. Genç, hırslı ve kolektif oyun anlayışına sahip kadro; rakiplerini taktik zekâ ve yüksek enerjiyle alt ediyordu. Takımın kilit oyuncuları arasında Torbjörn Nilsson, Glenn Strömberg ve Dan Corneliusson bulunuyordu.Göteborg, turnuva boyunca Avrupa’nın çeşitli futbol ekollerinden takımları geçerek finale ulaştı. Yarı finalde, güçlü Kaiserslautern’i geçmeleri, İsveç’te büyük bir heyecan dalgası yarattı.Final, çift maç üzerinden oynandı. İlk maç Göteborg’da oynandı ve ev sahibi ekip sahadan 1-0 galip ayrıldı. Ancak asıl zafer, ikinci maçta yaşandı. 19 Mayıs 1982’de Hamburg’daki Volksparkstadion’da oynanan rövanşta Göteborg, Almanya’da tarihi bir futbol dersi verdi ve maçı 3-0 kazanarak toplamda 4-0’lık net bir skorla kupayı kaldırdı.Bu skor, yalnızca bir kupa zaferi değil, aynı zamanda İsveç futbolunun uluslararası alanda saygınlığını artıran bir başarı olarak kayıtlara geçti.
Avrupa Şampiyonları. 11-Yunanistan(2004)
2004 yazı… Portekiz ev sahipliğinde düzenlenen Avrupa Futbol Şampiyonası’nda, tüm dünyayı şaşırtan bir hikâye yazıldı. Turnuvanın başında kimsenin şans tanımadığı Yunanistan Milli Takımı, finalde ev sahibi Portekiz’i yenerek Avrupa Şampiyonu oldu. Bu zafer, sadece Yunan futbolunun değil, dünya futbol tarihinin en büyük sürprizlerinden biri olarak kayıtlara geçti.Turnuvaya katılmaları bile büyük bir başarı olarak görülüyordu. Avrupa’nın dev ülkeleri arasında, mütevazı bir kadroya sahip olan Yunanistan, futbol otoriteleri tarafından “gruptan çıkmaları bile zor” şeklinde değerlendiriliyordu. Ancak takımın başında çok disiplinli bir teknik adam vardı: Otto Rehhagel. Alman çalıştırıcı, takımı adeta yeniden inşa etmişti.Yunanistan, A Grubu’nda ev sahibi Portekiz, İspanya ve Rusya ile eşleşti. Açılış maçında Portekiz’i 2-1 mağlup ederek herkesi şaşırttılar. Ardından İspanya ile 1-1 berabere kaldılar ve sadece Rusya’ya 2-1 yenildiler. Bu sonuçlarla grubu ikinci sırada tamamlayarak çeyrek finale yükseldiler.Çeyrek finalde Fransa’yı 1-0, yarı finalde ise Çek Cumhuriyeti’ni uzatmalarda 1-0 mağlup ettiler.Final maçı 4 Temmuz 2004’te Lizbon’da oynandı. Rakip yine Portekiz’di. Herkes, turnuvanın açılış maçının rövanşında ev sahibinin kazanacağını düşünüyordu. Ama Yunanistan’ın başka bir planı vardı.Dakikalar 57’yi gösterdiğinde Angelos Charisteas’ın kafa golüyle öne geçen Yunanistan, kalan sürede müthiş bir savunma yaptı. Maç 1-0 bitti ve Avrupa Şampiyonu Yunanistan oldu!
Süper lig tarihinin en iyi futbolcuları. 38-Oğuz Çetin
Türk futbolunun en zarif pas ustalarından biri… Sahada bir orkestra şefi gibi oyunu yöneten, zekâsı ve tekniğiyle fark yaratan bir lider… İşte Oğuz Çetin. Hem Fenerbahçe hem de A Milli Takım tarihinde unutulmaz izler bırakan bu özel futbolcuyu gelin birlikte yakından tanıyalım.1953 yılında Sakarya’da doğan Oğuz Çetin, futbola da burada, Sakaryaspor altyapısında başladı. Henüz genç yaşta gösterdiği oyun zekâsı ve pas kabiliyetiyle dikkat çekti. 1981 yılında A takıma yükseldi ve kısa sürede takımın beyni hâline geldi.1988 yılında Fenerbahçe’ye transfer olan Oğuz Çetin, sarı lacivertli formayla geçirdiği yıllarda adeta kulübün sembol isimlerinden biri hâline geldi. 1995 yılına kadar süren bu serüvende 274 lig maçında forma giyen Oğuz, 52 gole imza atarken sayısız da asist yaptı. Özellikle 1988-1989 sezonunda takımın attığı 103 gollük tarihi şampiyonlukta başrol oynayan isimlerden biriydi. Saha içindeki liderliği, oyunu yönlendirmedeki ustalığı ve takımı organize etme yeteneği sayesinde taraftarlar ve futbol otoriteleri tarafından “General” lakabıyla anıldı. Bu dönemde tam 7 yıl boyunca takım kaptanlığı yapan Oğuz Çetin, sadece Fenerbahçe’nin değil, Türk futbolunun da saha içindeki en önemli beyinlerinden biri olarak kabul edildi.Onun gibi bir 10 numara, sadece oyun kurmazdı; bir kuşağın futbola bakış açısını da değiştirirdi.Oğuz Çetin, sadece oynadığı futbol değil, sahadaki duruşu, liderliği ve beyefendi kimliğiyle Türk futbol tarihine adını altın harflerle yazdırdı.
Almanya’nın En İyi Futbol Takımları 1-Bayern Münih
Avrupa futbolunun en köklü kulüplerinden biri olan Bayern Münih, sadece Almanya’nın değil, dünya futbolunun da en saygı duyulan markalarından biri. Hem altyapıya verdiği önem hem de sportif başarılarıyla adeta “bir futbol fabrikası” olan Bayern, yıllardır istikrarlı yönetim anlayışı ve kazanmaya olan açlığıyla örnek bir kulüp profili çiziyor.1900 yılında kurulan Bayern Münih, ilk yıllarında Almanya futbolunun önemli takımlarından biri değildi. Ancak özellikle 1970’li yıllarda Franz Beckenbauer, Gerd Müller ve Sepp Maier gibi efsane isimlerle birlikte Avrupa sahnesine damga vurdu. Bu dönem, kulübün kimliğini şekillendiren en önemli kırılma noktası oldu.Bayern Münih, Bundesliga’nın adeta sahibidir. 2020’li yıllara gelindiğinde arka arkaya 11 kez şampiyonluk yaşayan kırmızı-beyazlılar, Almanya’daki rekabetin dengesini altüst etmiş durumda. Bu başarıda kulüp yapısının şeffaf ve profesyonel oluşu kadar altyapıdan yetişen oyunculara duyulan güven de büyük rol oynuyor.Bayern Münih, UEFA Şampiyonlar Ligi’ni 6 kez kazanarak bu alanda en başarılı kulüplerden biri olmayı başardı. Özellikle 2012-2013 sezonundaki zafer, kulübün yeniden yapılanmasının meyvesiydi. Bir başka unutulmaz zafer ise 2020 yılında geldi. Hansi Flick yönetimindeki takım, turnuvada tüm maçlarını kazanarak şampiyon olan ilk takım unvanını elde etti.Bayern Münih, sadece kupalar kazanan bir kulüp değil; aynı zamanda sistemin, sürekliliğin ve aklın kazandığı bir futbol hikayesidir.
İtalya’nın En İyi Futbol Takımları 1-Juventus
Avrupa futbolunun en köklü ve en başarılı kulüplerinden biri: Juventus Football Club. İtalya’nın Torino şehrinde doğan bu siyah-beyazlı efsane, sadece Serie A’da değil, dünya futbol sahnesinde de derin bir iz bırakmıştır. Taraftarları onu kısaca “Juve” ya da “La Vecchia Signora” (Yaşlı Kadın) olarak bilir.Juventus, 1 Kasım 1897 tarihinde bir grup genç öğrenci tarafından kuruldu. Adı Latince “gençlik” anlamına gelen Juventus, ilk yıllarında yerel turnuvalarda boy gösterdi. 1920’li yıllarda Agnelli ailesinin (Fiat Grubu’nun sahipleri) kulübe destek vermesiyle birlikte Juventus büyük bir yükselişe geçti.Juventus, İtalya Serie A tarihinin en fazla şampiyon olan takımıdır. 2025 itibarıyla tam 36 Serie A şampiyonluğu ile rekoru elinde bulundurmaktadır. 2010’lu yıllar ise kulübün altın çağı oldu: Antonio Conte ile başlayan, Massimiliano Allegri ile devam eden süreçte Juve, 9 sezon üst üste Serie A şampiyonu oldu.Juventus’un Avrupa sahnesindeki en büyük hayali hep Şampiyonlar Ligi oldu. 1985 ve 1996 yıllarında bu kupayı kazanan Juve, ne yazık ki Şampiyonlar Ligi finalinde 7 kez mağlup olarak en çok final kaybeden kulüp unvanına da sahip. Ancak bu durum, Juventus’un Avrupa futbolunun en istikrarlı takımlarından biri olduğu gerçeğini değiştirmiyor.Juventus, bir futbol kulübünden fazlasıdır. Geleneği, tutkulu taraftarı, efsane oyuncuları ve savaşçı kimliğiyle “La Vecchia Signora”, her zaman zirveye oynayan bir kulüp olmuştur.
İspanya’nın En İy Futbol Takımları. 1-Real Madrid
Futbolun kalbinde yer alan, başarılarıyla tarihe damga vuran bir kulüp:Sadece İspanya’nın değil, dünyanın en büyük futbol kulüplerinden biri olan Real Madrid, 1902 yılında kuruldu ve o günden bu yana hem yerel hem de uluslararası arenada adeta bir başarı makinesi haline geldi.Real Madrid, 1920 yılında İspanya Kralı XIII. Alfonso’nun verdiği “Real” (Kraliyet) unvanını alarak bugünkü adını aldı.Kulübün ilk büyük başarısı 1905’teki Copa del Rey zaferiydi. Ancak esas yükseliş, 1950’li yıllarda geldi.Real Madrid denince akla ilk gelen şey: Şampiyonlar Ligi. Beyazlar, bu dev turnuvayı tam 15 kez kazanarak ulaşılması güç bir rekora imza attı (2025 itibarıyla). Özellikle 1955-1960 arasındaki 5 yıl üst üste kazanılan Avrupa Kupası, kulübün Avrupa’daki hanedanlığını ilan ettiği dönemdi.Zinedine Zidane yönetimindeki 2016-2018 yılları arasında ise üst üste 3 Şampiyonlar Ligi kupası kazanan Real Madrid, modern futbolda benzeri görülmemiş bir başarıya daha imza attı.2000’li yılların başında başkanlığa gelen Florentino Pérez, “Galácticos” politikasını başlattı. Zidane, Figo, Beckham, Ronaldo Nazário gibi dünya yıldızları aynı kadroda toplandı. Bu politika zaman zaman eleştirilse de kulübün marka değerini dünya çapında inanılmaz bir seviyeye taşıdı.Real Madrid sadece bir futbol kulübü değil, bir tarihtir. Kupaları, yıldızları ve taraftarıyla bir efsanedir. Onları sevin ya da nefret edin; bir gerçek değişmez: Real Madrid, futbolun zirvesidir.
İngiltere’nin En İyi Futbol Takımları. 1-Manchester United
Manchester United, 1878’de Newton Heath LYR Football Club adıyla demiryolu işçileri tarafından kuruldu; 1902’de finansal destekle “Manchester United” adıyla yeniden hayata döndü. 1908’de ilk lig şampiyonluğunu yaşadı ve 1910’da Old Trafford stadyumuna taşındı.İkinci Dünya Savaşı sonrası 1945’te Sir Matt Busby’nin teknik direktörlüğüyle geleceğin yıldız kadrosunu oluşturdu. 1956 ve 1957’de üst üste şampiyonluklarını alan takım, “Busby Babes” olarak anıldı.1958 yılında Münih’te yaşanan uçak kazasında sekiz oyuncu hayatını kaybetti. Ancak Busby, takımı yeniden kurdu ve 1968’de Manchester United’ı Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası’na taşıdı.Bu zafer, kulübü İngiltere’de bu başarıya ulaşan ilk takım yaptı.kulüb görkemli bir başka dönemini Sir Alex Ferguson ile yakaladı.Alex Ferguson 1986’da göreve başladığında, ilk yıllar zor geçti ama 1990’daki FA Cup başarısı yükselişin başlangıcı oldu. 1999 yılında Premier Lig, FA Cup ve Şampiyonlar Ligi’ni kazanarak tarihi Treble’a imza attı. Bu dönemde kulüp toplamda 20 lig şampiyonluğu elde etti.2013 sonrası Ferguson’dan sonra gelen David Moyes, Louis van Gaal ve José Mourinho dönemlerinde kulüp istikrarı sağlayamadı. Başarılar devam etse de Ferguson döneminin büyüklüğüne yaklaşamadılar.Manchester United, tarih boyunca inişli çıkışlı ama her zaman büyük bir kulüp oldu.Manchester United şuan zor ama yeniden inşa süreçlerinin içinden geçiyor.Amorim’in göreve gelmesiyle birlikte orta saha ve hücumda yeniden dengeyi tutturmaya çalışıyorlar.
Şampiyonlar Ligi Kazananları 25-Real Madrid(2016-2017)
Avrupa futbolunun en prestijli organizasyonu olan UEFA Şampiyonlar Ligi’nin 2016-2017 sezonu, hem futbolseverlerin hafızasında iz bırakan maçlara hem de tarihi rekorlara sahne oldu. Bu sezonun en büyük başrol oyuncusu ise şüphesiz Zinedine Zidane yönetimindeki Real Madrid’di. Madrid devi, hem futbolun estetiğini hem de kazanma kültürünü birleştirerek üst üste ikinci kez kupayı müzesine götürmeyi başardı.Real Madrid, F Grubu’nda Borussia Dortmund, Sporting CP ve Legia Varşova ile eşleşti. Grup aşamasında zorlanmasına rağmen namağlup şekilde çıkmayı başardılar. Özellikle Dortmund ile oynanan iki maçta alınan beraberlikler, grubun ne kadar zorlu geçtiğini gösterdi.Real Madrid, çeyrek finalde Bayern Münih ile eşleşti. İki devin mücadelesi tam anlamıyla nefesleri kesti. İlk maçı deplasmanda 2-1 kazanan Madrid, rövanşta uzatmalara giden mücadeleyi 4-2 kazanarak yarı finale yükseldi. Bu eşleşme, Cristiano Ronaldo’nun bir Şampiyonlar Ligi maçında yaptığı hat-trick ile hafızalara kazındı.Real Madrid yarı finalde bu kez Atletico Madrid ile karşılaştı.Ezeli rakibi karşısında ilk maçta aldığı 3-0’lık galibiyet, finale giden yolda büyük bir avantaj sağladı.Rövanşta alınan 2-1’lik mağlubiyet turu geçmeye engel olmadı.Finalde İtalyan savunma disipliniyle juventus ve İspanyol hücum gücü karşı karşıya geldi.Maçın ilk yarısı 1-1’lik eşitlikle geçilirken, ikinci yarı tamamen Real Madrid’in üstünlüğüyle geçti. Maç 4-1 sona erdi ve Madrid, Şampiyonlar Ligi kupasını üst üste kazanan ilk takım oldu
Uefa Avrupa Ligi Şampiyonları. 10-Ipswich Town(1981)
1980’lerin başı, Avrupa futbolunun hâlâ romantik olduğu, paranın değil taktik dehanın konuştuğu bir dönemdi. İşte bu dönemde, İngiliz futbolunun “sessiz devi” Ipswich Town, 1980-1981 sezonunda UEFA Kupası’na damga vurdu ve adını Avrupa tarihine yazdırdı. Bugün pek çok futbolseverin şaşkınlıkla karşıladığı bu zafer, aslında bir futbol mucizesiydi.1980-1981 UEFA Kupası, Avrupa’nın önde gelen kulüplerini bir araya getiren kıyasıya bir mücadeleye sahne oldu. 64 takımın katıldığı turnuva, çift maçlı eleme sistemine göre oynandı. Her turun sonunda daha güçlü olanlar yollarına devam etti, ama turnuvanın sürprizi Ipswich Town oldu.İngiltere Premier Ligi’nde (o zamanki adıyla First Division) istikrarlı performanslar sergileyen Ipswich Town, teknik direktör Bobby Robson yönetiminde çok özel bir sezon geçiriyordu. Takımda John Wark, Paul Mariner, Fransız stoper Terry Butcher ve kaleci Paul Cooper gibi önemli isimler vardı.Ipswich Town, 1980-81 UEFA Kupası finalinde AZ Alkmaar’ı mağlup ederek tarih yazdı. Bu, sadece bir kulübün değil, bir hayalin gerçeğe dönüşmesiydi.İngilizler sahasında fırtına gibi esti.Ipswich, AZ’yi adeta boğarak 3-0’lık net bir galibiyet aldı.Rövanş maçında AZ Alkmaar, evinde büyük bir geri dönüş için sahadaydı. Neredeyse başarılı da olacaklardı. Maç boyunca agresif ve baskılı oynadılar.AZ, 4-2 kazanmasına rağmen, ilk maçtaki 3-0’lık yenilgi nedeniyle kupayı Ipswich Town’a kaptırdı.
Avrupa Şampiyonları. 10-Fransa(2000)
Euro 2000, Belçika ve Hollanda’nın ortak ev sahipliği yaptığı ilk Avrupa Şampiyonası idi. Fransa, 1998 Dünya Kupası’nı kazandıktan sadece iki yıl sonra Euro 2000’i de müzesine götüren ilk takım olarak tarihe geçti.Fransa, D Grubu’nda Hollanda, Danimarka ve Çekya ile yer aldı. Grubu ikinci sırada tamamlamasına rağmen, özellikle Çekya karşısında Youri Djorkaeff’in golü turu getiren maçta öne çıktı.Fransa, çeyrek finalde İspanya’yı Zidane’ın harika frikik golleriyle yendi. Raúl’un kaçırdığı penaltıyla İspanya’nın 4‑3’lük grup maçındaki kazanma umutları da bitmiş oldu.Portekiz karşısında tartışmalı bir elle müdahale sonrası kazanılan penaltıyı Zidane gole çevirdi. Tıpkı Fransa‑İngiltere gibi çekişmeli bu maç, uzatmada gelen golden goal ile Fransa’nın Portugal’ı saf dışı bırakmasıyla bitti.Final, Rotterdam’daki De Kuip stadyumunda, 2 Temmuz 2000’de oynandı. Marco Delvecchio’nun golüyle İtalya öne geçti; ancak Fransa, Sylvain Wiltord ile son dakikada skoru eşitleyerek uzatmaya gitti. O uzatmada David Trezeguet, 103. dakikada altın golü bularak Fransa’yı Avrupa Şampiyonu yaptı.Bu zaferle Fransa, ilk büyük kupasının ardından hem Dünya hem Avrupa Şampiyonu olan ilk ülke oldu.Euro 2000; tarihî anlar, altın gol, Zidane rüyası, savunma disiplini ve takım dayanıklılığıyla özetlenebilecek bir şampiyonaydı. Fransa, futbolun doruklarına tırmanırken aynı zamanda stadyumlardaki coşkuyu, sahadaki hikâyeleri yaşattı.
Dünyanın Gelmiş Geçmiş En İyi Teknik Direktörleri 65-Fernando Santos
Fernando Santos kimini “çirkin pragmatik”, kimini “muhteşem taktikçi” olarak tanımlar. Ancak net olan bir şey var: futbol tarihinde Porto’dan Portekiz’e, Estoril’den Azerbaycan’a uzanan etkisiyle büyük izler bırakmış biri.Retires’in 1987’de hemen ardından Estoril’de yardımcı antrenörlüğe geçip 1988’den itibaren teknik direktör olarak görev aldı. Kulübü iki kez üst lige taşıdı ve Portekiz futboluna güçlü bir başlangıç yaptı.1998’de Porto’ya geçiş yaptı; ilk sezonunda lig şampiyonluğu, iki Portekiz Kupası ve iki Süper Kupa kazandırdı.AEK ve Panathinaikos gibi kulüplerde başarısızlık dönemi beklenirken 2001‑02 sezonunda AEK ile Yunan Kupası’nı kazandı.Ardından Sporting ve Benfica’da kısa süreli görevler aldı; 2007’de PAOK Saloniki’yi disiplinli yapısıyla Avrupa arenasına taşıdı.Milli takımlardaki başarıları ise şu şekilde.Euro 2012 çeyrek finali ve 2014 Dünya Kupası’nda son 16 turuna yükselen Yunanistan tarihindeki en parlak performanslardan birini yaşadı.Portekiz teknik direktörlüğüne getirildiğinde hiçbir büyük turnuva kazanamamış bir ülkeyi devraldı. Euro 2016 zaferi (ülkenin ilk büyük kupası) ve 2019 UEFA Uluslar Ligi şampiyonluğu ile tarihe geçirdi.Santos, futbol anlayışını tutarlı savunma yapısı, yüksek konsantrasyon ve disiplin üzerine kurar. 4-3-3, 4-4-2 ve 4-2-3-1 gibi formasyonlarda özellikle “double pivot” ikili orta saha yapısını tercih eder.Kendisinin de dediği gibi:“Güzel oynamak değil, kupayı kazanmak önemli.”
Süper lig tarihinin en iyi futbolcuları. 37-Gökdeniz Karadeniz
Türk futbol tarihinin en çalışkan,en mütevazı ve en sadakatli isimlerinden biri olan Gökdeniz Karadeniz,yeşil sahalarda çığlık atmadan, manşetlere taşınmadan, yalnızca futboluyla konuşmayı başaran bir efsanedir.Trabzon’un köklü futbol kültüründen çıkan bu oyuncu, sadece bir yıldız değil;bir karakter, bir duruş simgesi olarak da Türk futbolunda iz bırakmıştır.Gökdeniz Karadeniz,1980 yılında Giresun’un Yeniyol köyünde doğdu.Henüz çocuk yaşta Trabzonspor altyapısına katıldı ve 1997 yılında profesyonel oldu.İlk başta sağ bek, ardından merkez orta saha oynasa da,hızını ve tekniğini fark eden teknik ekip onu kanat forvet pozisyonuna çekti.Trabzonspor (1997–2008) döneminde Gökdeniz:Süper Lig’de 246 maçta 64 gol attı,Türkiye Kupası şampiyonluğu (2003–04) yaşadı.Taraftarla bütünleşen oyun tarzı,saha içindeki çalışkanlığı ve örnek karakteriyle kaptanlığa kadar yükseldi.Trabzonspor taraftarı onu “formanın hakkını veren,terinin son damlasına kadar savaşan” bir sembol olarak kabul etti.Kulübün altyapısından çıkıp, A takıma damga vurmak herkesin harcı değildir. Ama o bu süreci sahada değil,ruhuyla tamamladı.Trabzonspor taraftarı onu “formanın hakkını veren, terinin son damlasına kadar savaşan” bir sembol olarak kabul etti.Bugün hâlâ pek çok Trabzonsporlu genç futbolcu onun yolundan gitmeye çalışıyor.O, hızlıydı ama sabırlıydı. Sertti ama saygılıydı. Yıldızdı ama hiçbir zaman şımarmadı.
Almanya’nın En İyi Futbol Takımları 2-Borussia Dortmund
Borussia Dortmund yeşil sahalarda coşkusu, tutkulu taraftar kültürü ve futbol başarıları ile tanınan Almanya’nın en ikonik kulüplerinden biri.1909 yılında kurulan Ballspielverein Borussia 09 Dortmund (kısaca BVB), siyah-sarı renkleriyle tanınır. Bugün yaklaşık 200.000 üyesi bulunan kulüp, Almanya’nın en büyük taraftar tabanlarından birine sahiptir.BVB, 8 kez Bundesliga şampiyonu, 5 kez DFB-Pokal kupası sahibi oldu; uluslararası arenada 1997 UEFA Şampiyonlar Ligi ve Intercontinental Cup zaferleri kulübün en parlak dönemleri arasında yer alıyor. 2013 ve 2024’te Şampiyonlar Ligi finaline çıkarak ikinci oldu.Borussia Dortmund, gelenekleriyle geçmişten güç alan, genç oyunculara yatırım yapan ve taraftarlarını merkezine koyan bir kulüp modelidir. Sportif başarılar, mali yönetimle dengeleştirildiğinde sadece sahada değil yönetimde de güçlü bir kimlik yansıtıyor. Kulüp, zorluklara rağmen yeniden ayağa kalkma başarısını gösteren ve sezon sonu performansıyla geleceğe umutla bakıyor.Borussia Dortmund, sadık taraftarları, genç yetenek yatırımı ve güçlü kulüp değerleriyle sadece bir futbol kulübü değil, bir futbol kültürüdür.
İtalya’nın En İyi Futbol Takımları 2-AC Milan
Futbol, sadece bir oyun değil; aynı zamanda tutku, tarih ve kimliktir. Bu kavramların tam karşılığı olan kulüplerden biri de AC Milan. İtalya’nın ve dünyanın en köklü futbol kulüplerinden biri olan Milan, kırmızı-siyah forması, San Siro’daki görkemli atmosferi ve dünya futboluna kattığı değerle bir efsanedir.AC Milan, 16 Aralık 1899 tarihinde İngiliz iş adamları Herbert Kilpin ve Alfred Edwards tarafından kuruldu. Başlangıçta hem kriket hem futbol kulübü olarak faaliyet gösteren Milan, kısa sürede futbol alanında öne çıktı.1901 yılında ilk İtalya şampiyonluğunu kazanarak adını duyurdu. Bu şampiyonluk, kulübün ileride kazanacağı büyük başarıların habercisi olacaktı.1950’li yıllarda Gunnar Nordahl, Nils Liedholm ve Gunnar Gren üçlüsüyle Milan, Serie A’nın en güçlü takımlarından biri oldu. Ancak asıl büyük sıçrama, 1986 yılında Silvio Berlusconi’nin kulübü satın almasıyla yaşandı.Berlusconi, dönemin radikal teknik direktörü Arrigo Sacchi’yi göreve getirdi. Sacchi’nin pres ve ofansif futbol anlayışıyla Milan; Marco van Basten, Ruud Gullit ve Frank Rijkaard gibi yıldızlarla Avrupa’yı kasıp kavurdu (1989 ve 1990 yıllarında arka arkaya Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu ve Serie A’da istikrarlı başarılar.)AC Milan, futbolun sadece skorlardan ibaret olmadığını gösteren bir kültür abidesidir.Zaman zaman düşse de asaletinden ve büyüklüğünden hiçbir şey kaybetmeyen bu kulüp, her zaman zirveyi hedefler.Çünkü Milan, sadece bir kulüp değil; bir duruş, bir tutku ve bir efsanedir.
İspanya’nın En İy Futbol Takımları. 2-Barcelona
Futbol sadece bir oyun değildir; duyguların, tarihin ve kültürün iç içe geçtiği bir yaşam biçimidir. Bu yaşam biçiminin en özel temsilcilerinden biri kuşkusuz FC Barcelona’dır. “Més que un club” (Bir kulüpten daha fazlası) sloganıyla sadece bir futbol takımı olmanın çok ötesinde anlamlar taşıyan Barcelona, hem sportif başarıları hem de sosyal duruşuyla dünyanın en büyük kulüplerinden biridir.Barcelona 1899 yılında İsviçreli iş insanı Joan Gamper tarafından kuruldu. Katalonya’nın kalbinde doğan bu kulüp, sadece futbol oynamak için değil, aynı zamanda Katalan kimliğini savunmak ve yaşatmak için de kuruldu. Özellikle Franco döneminde Katalanca’nın yasaklandığı yıllarda, Barcelona bir direniş sembolü hâline geldi. Nou Camp sadece bir stat değil, aynı zamanda özgürlük arzusunun yankılandığı bir arenaydı.Barcelona tarihinin en parlak dönemlerinden biri 2008-2012 yılları arasıdır. Kulübün altyapısı La Masia’dan çıkan Lionel Messi, Xavi Hernandez ve Andrés Iniesta gibi yıldızlar; Pep Guardiola’nın liderliğinde sahada sanat eseri gibi futbol oynadılar. “Tiki-taka” olarak adlandırılan kısa paslara dayalı oyun stili, dünya futboluna ilham kaynağı oldu. Bu dönemde Barcelona; 2 Şampiyonlar Ligi, 3 La Liga, 2 Copa del Rey ve birçok Süper Kupa kazandı.FC Barcelona, geçmişiyle gurur duyan, bugünüyle mücadele eden ve geleceği umutla planlayan bir kulüptür.Onun hikâyesi sadece futbol değil; bir halkın sesi, bir kentin gururu ve milyonlarca insanın ortak tutkusu hâline gelmiştir.
İngiltere’nin En İyi Futbol Takımları. 2-Liverpool
İngiltere’nin kuzeybatısında, Mersey Nehri kıyısında kurulmuş bir şehir olan Liverpool… Bu şehrin kalbinde atan en büyük tutkudur futbol. Ve bu tutkunun adıdır Liverpool.Liverpool denince akla gelen ilk şeylerden biri hiç kuşkusuz Anfield’dir. 1884 yılında inşa edilen bu efsanevi stadyum, binlerce taraftarın hayallerine, sevinçlerine ve gözyaşlarına tanıklık etmiştir. “This is Anfield” tabelasının altında sahaya çıkan her rakip, burada oynamanın ne kadar zor olduğunu bilir.Ama Anfield’ı asıl özel kılan, taraftarların “You’ll Never Walk Alone” marşıyla yaptığı eşsiz karşılama seremonisidir. Bu marş sadece bir şarkı değil, bir yaşam felsefesidir. Çünkü Liverpool’da gerçekten kimse yalnız yürümez.1892 yılında kurulan kulüp, İngiltere futbolunun en köklü temsilcilerindendir. Liverpool, bugüne kadar;19 İngiltere şampiyonluğu,6 UEFA Şampiyonlar Ligi (İngiliz kulüpleri arasında rekor),3 UEFA Kupası,4UEFA Süper Kupası,8 FA Cup ve 9 Lig Kupası gibi sayısız başarıya imza atmıştır.En görkemli Avrupa zaferlerinden biri,2005 yılında İstanbul’da yaşandı.Milan karşısında ilk yarıyı 3-0 geride kapatan Liverpool, ikinci yarıda tarihi bir geri dönüşe imza atarak maçı penaltılarla kazandı. O gece, İstanbul’da futbol âdeta yeniden tanımlandı.Liverpool FC, yalnızca bir futbol kulübü değil; milyonlarca insanın hayatının bir parçası, aidiyet duygusunun bir ifadesidir. Kırmızı formanın ağırlığı sadece zaferlerden değil, aynı zamanda bağlılıktan, inançtan ve birlikten gelir.
Şampiyonlar Ligi Kazananları. 24-Real Madrid(2015-2016)
Avrupa futbolunun zirvesi, 2015-2016 sezonunda yine nefes kesti. Devler sahnesinde birbirinden güçlü kadrolar, efsanevi teknik adamlar ve unutulmaz anlar bir kez daha futbolseverleri ekran başına kilitledi. Ancak bu sezonda öne çıkan en büyük hikâye, bir şehrin iki takımı arasında geçen bir final ve Real Madrid’in 11. kez Avrupa’nın kralı olmasıydı.Madrid derbisinin Şampiyonlar Ligi finalinde tekrar sahne alması, futbol tarihine geçen anlardan biri oldu. 2014’te Lizbon’da Real Madrid’e kaybeden Atletico, bu kez rövanşı almayı hedefliyordu.Sergio Ramos, 15. dakikada attığı golle Los Blancos’u öne geçirdi. Ancak pes etmeyen Atletico, 79. dakikada Yannick Carrasco ile eşitliği sağladı. Uzatmalarda gol çıkmayınca, kader penaltılara kaldı.Son sözü yine Cristiano Ronaldo söyledi. Juanfran’ın direğe takılan penaltısının ardından topun başına geçen CR7, Real Madrid’e bir kez daha zaferi getirdi: Real Madrid 5 – 3 Atletico Madrid (penaltılarla).Finale sadece Real Madrid değil, bir teknik adam da damga vurdu: Zinedine Zidane. Sezon ortasında Rafael Benitez’in yerine getirilen Fransız efsane, ilk yılında Şampiyonlar Ligi’ni kazanarak kulüp tarihine geçti. Bu zafer, önümüzdeki iki sezonda gelecek olan 2017 ve 2018 şampiyonluklarının da habercisiydi.2015-2016 Şampiyonlar Ligi sezonu, futbolun sadece oyun değil, aynı zamanda duygu, taktik, rekabet ve hikâye olduğunu bir kez daha hatırlattı.
Uefa Avrupa Ligi Şampiyonları. 9-Eintracht Frankfurt(1980)
1980 UEFA Kupası, Avrupa futbol tarihine benzersiz bir turnuva olarak geçti. O sezon, yarı finale kalan tüm takımların aynı ülkeden, yani Batı Almanya’dan olması; sadece kupanın değil, kıtanın futbol dengesinin o dönem hangi ülkede yoğunlaştığını da açıkça gösterdi. Finalde ise Eintracht Frankfurt, bir başka Alman takımı Borussia Mönchengladbach’ı mağlup ederek tarihinde ilk kez UEFA Kupası’nı kazandı.1980 yılında UEFA Kupası’nın son aşamalarında tarihi bir tablo ortaya çıktı:Yarı finale kalan 4 takımın da Almanya’dan olması(Borussia Mönchengladbach,Eintracht Frankfurt,Bayern Münih,VfB Stuttgart)Bu durum, Avrupa kupaları tarihinde bir ilki temsil etti. Aynı ülkeden dört takımın yarı finale kalması, daha önce hiç görülmemişti. Bu durum sadece Almanya’nın kulüp düzeyindeki üstünlüğünü değil, aynı zamanda Bundesliga’nın o dönemdeki kalitesini ve rekabet seviyesini ortaya koyuyordu.Final çift maçlı oynandı ve Alman iç derbisi havasındaydı.Gladbach, evinde oynadığı ilk maçta avantajı kaptı. Özellikle Danimarkalı yıldız Allan Simonsen ve Alman milli oyuncu Lothar Matthäus dikkat çekti. Frankfurt ise deplasmanda bulduğu 2 golle umutlu ayrıldı.Frankfurt, evinde oynadığı rövanşta kontrollü bir futbol sergiledi ve Fred Schaub’un 81. dakikada attığı golle kupayı kazanan taraf oldu. Toplam skor: 3-3, fakat deplasman golü kuralı sayesinde kupayı Eintracht Frankfurt kazandı.Eintracht Frankfurt’un 1980 UEFA Kupası zaferi, kulüp tarihinin Avrupa düzeyindeki ilk büyük kupası oldu.
Avrupa Şampiyonları. 9-Almanya(1996)
1996 Avrupa Futbol Şampiyonası (EURO 96), UEFA tarafından düzenlenen 10. Avrupa Şampiyonası olarak tarihe geçti. 8-30 Haziran 1996 tarihleri arasında İngiltere’de düzenlenen turnuva, birçok açıdan bir dönüm noktasıydı: Hem organizasyonun formatı hem de futbolun küresel popülaritesindeki artış açısından önemli bir turnuva oldu. İngiltere, 1966 Dünya Kupası’ndan sonra ilk kez büyük bir uluslararası turnuvaya ev sahipliği yapıyordu ve bu, futbolun doğduğu topraklarda unutulmaz bir şölene dönüştü.Türkiye, tarihinde ilk kez Avrupa Şampiyonası’na katılarak büyük bir başarıya imza attı. Bu, Türk futbolu için tarihi bir adımdı.1996 Avrupa Futbol Şampiyonası, sadece futbolun doğduğu topraklarda oynandığı için değil, aynı zamanda Almanya’nın futboldaki yeniden doğuşuna sahne olduğu için de tarihe geçti. Almanya, EURO 96’da sergilediği istikrarlı oyun, güçlü takım yapısı ve taktik disipliniyle bir kez daha Avrupa’nın zirvesine oturdu. Bu zafer, Almanya’nın yeniden yapılanma sürecinin meyvesi ve aynı zamanda birleşmeden sonraki ilk büyük uluslararası başarısıydı.30 Haziran 1996’da Wembley Stadyumu’nda oynanan finalde Almanya ile turnuvanın sürpriz ekibi Çek Cumhuriyeti karşı karşıya geldi. Maçın normal süresi 1-1 tamamlandı. Uzatmalarda Oliver Bierhoff’un attığı altın gol, Almanya’ya kupayı kazandırdı. Bu, Avrupa Şampiyonası tarihinde altın golle kazanılan ilk ve son final oldu.Bu şampiyonluk, yalnızca bir kupa kazanımı değil, yeni Almanya’nın futbolla birleşmesinin bir sembolü oldu.
Dünyanın Gelmiş Geçmiş En İyi Teknik Direktörleri 66-Carlos Bilardo
Futbol dünyasında bazı isimler vardır ki, yalnızca başarılarıyla değil, tarzlarıyla da iz bırakırlar. Carlos Salvador Bilardo işte o isimlerden biri. Onun için sadece bir “teknik direktör” demek, biraz eksik kalır. Çünkü o, bilimi futbolun içine sokan adam, Maradona’yı 1986’da tanrısal bir hikâyeye taşıyan akıl, bir futbol filozofu.Carlos Bilardo 1938 yılında Buenos Aires’te doğdu. Tıp eğitimi aldı, jinekolog olarak mezun oldu. Ama kalbini sahada bırakmayı tercih etti. Oynadığı dönemde Estudiantes’in orta sahasında görev yaptı. Oyunculuğu süresince bile taktik bilgisi ve oyun okumasıyla fark yaratan bir isimdi.Bilardo’yu özel yapan ilk şey, bilimsel düşünce sistemini futbolun içine yerleştirmiş olmasıydı. Futbolu sadece yetenek değil, aynı zamanda veri, strateji ve disiplin işi olarak gördü. Henüz “istatistik”, “pro zone”, “analiz” gibi kavramlar ortalarda dolaşmazken, o rakip analizi yapıyor, set oyunları çalıştırıyor, oyuncuların beslenmesinden psikolojisine kadar her şeyi hesaplıyordu.Carlos Bilardo’nun en büyük eseri hiç şüphesiz 1986 Dünya Kupası. Arjantin Milli Takımı’nın başındaydı ve elinde futbolun dâhisi Maradona vardı. Ama Bilardo bu takımı sadece Maradona’ya teslim etmedi. Onu tam merkezine koyduğu, kusursuz işleyen bir sistem kurdu.3-5-2 sistemini kullandı, o dönem için devrim niteliğindeydi.Oyunculara özel roller biçti: Pas basma, alan kapatma, geçiş oyunları.Maradona’nın özgürlüğü vardı.Sonuç mu? Arjantin şampiyon, Maradona efsane, Bilardo ise tarihe geçmişti.
Süper lig tarihinin en iyi futbolcuları. 36-Gustavo Colman
Futbol tarihine baktığımızda bazı oyuncular öne çıkar; kimileri attığı gollerle, kimileri şovuyla, kimileri de duruşuyla hafızalara kazınır. Ama bir de sessiz kalanlar vardır.Gösterişten uzak, görev adamı, sahanın her yerinde koşan, mücadeleyi hiç bırakmayan.İşte Gustavo Colman, tam da bu tanıma uyan futbolculardan biri. Sessiz kahraman, bordo-mavili formanın gerçek savaşçılarından.Gustavo Adrián Colman, 1985 yılında Arjantin’in Pilar kentinde dünyaya geldi. Futbola ülkesinde başladıktan sonra Belçika’nın Germinal Beerschot takımında sergilediği performansla dikkat çekti. Avrupa’ya alışmıştı.Ancak onun gerçek hikâyesi 2008 yılında,Trabzonspor formasıyla başladı.Colman,Trabzonspor’a transfer olduğunda onu tanıyan çok fazla kişi yoktu. Ama kısa sürede kendini sahada konuşmayı tercih etti. Orta sahanın her alanına temas eden bir oyuncu profili çizdi: savunmaya yardım eden, top çıkaran, pas dağıtan, gerektiğinde skora katkı sağlayan bir “box-to-box” orta saha.Özellikle Şenol Güneş döneminde Burak Yılmaz, Umut Bulut, Selçuk İnan ve Jaja ile birlikte oynadığı dönemde Trabzonspor’un altın jenerasyonunun temel taşlarından biri haline geldi.Colman’ın en büyük özelliği teknik kapasitesi kadar futbol zekâsıydı. Sahada nereye basacağını, topu nereye göndereceğini, takım arkadaşlarını nasıl yönlendireceğini çok iyi bilen bir futbolcuydu.Sakin, olgun, çalışkan ve güven vericiydi. Sahada onun olduğu bir maçta, Trabzonspor hep daha kontrollü görünürdü.
Almanya’nın En İyi Futbol Takımları 3-Bayer Leverkusen
Bayer Leverkusen, 1 Temmuz 1904’te Almanya’nın Kuzey Ren-Vestfalya eyaletine bağlı Leverkusen kentinde kurulmuştur. Kulüp, ünlü kimya ve ilaç şirketi Bayer AG tarafından çalışanları için kurulmuş bir spor kulübüdür. Futbol şubesi ise zamanla tüm dünyada tanınan bir marka hâline gelmiştir. Bu köken nedeniyle kulüp halk arasında “Fabrika Takımı (Werkself)” olarak anılır.Kulübün renkleri kırmızı ve siyahtır. Maçlarını 30.000 kişi kapasiteli BayArena stadında oynamaktadır. BayArena, modern yapısı ve kompakt atmosferiyle Bundesliga’nın en dikkat çeken stadyumlarından biridir.Bayer Leverkusen, Alman futbolunun önemli kulüplerinden biri olsa da tarih boyunca sıkça “ikincilik” ile anılmıştır. Bundesliga’yı birçok kez ikinci sırada tamamlamasına rağmen, bir türlü şampiyonluğa ulaşamamıştı… 2023-2024 sezonuna kadar.Bayer Leverkusen’in tarihinde bir dönüm noktası olan Xabi Alonso’nun teknik direktörlüğü, kulübü adeta yeniden yarattı. 2022-2023 sezonunun ortasında göreve gelen Alonso, sistematik ve dengeli futbol anlayışıyla takımı kısa sürede üst düzeye taşıdı.2023-2024 sezonunda Bundesliga şampiyonu oldular (kulüp tarihinde ilk kez),Sezonu namağlup tamamladılar ve Avrupa Ligi finali oynadılar (Atalanta’ya kaybettiler).Bu başarılar, Bayer Leverkusen’i Almanya’nın yeni futbol gücü hâline getirdi. Takım sadece sonuçlarıyla değil, oynadığı baskılı, modern ve topa hükmeden futbol tarzıyla da büyük beğeni topladı.
İtalya’nın En İyi Futbol Takımları 3-İnter
İtalya’nın ve Avrupa’nın en köklü kulüplerinden biri olan Internazionale Milano, ya da bilinen adıyla Inter, 1908 yılında Milano’da kuruldu. Kuruluş felsefesi, farklı milliyetlerden oyunculara açık bir takım olmak olan Inter, ismindeki “Internazionale” kelimesiyle bu kimliğini açıkça ortaya koydu. Siyah-mavi formasıyla “Nerazzurri” (Siyah-Maviler) olarak anılan kulüp, hem ulusal hem de uluslararası sahnede birçok başarıya imza atmıştır.Inter, 20 kez Serie A şampiyonu olarak İtalya’nın en başarılı kulüplerinden biridir. Özellikle 2000’li yılların ikinci yarısında yaşanan beş sezon üst üste şampiyonluk dönemi, kulüp tarihinin altın sayfalarından biri olmuştur.İnter UEFA Şampiyonlar Ligini 3 kez UEFA Kupası (Avrupa Ligi)ni 3 kez kazanmıştır.Inter, 2010 yılında teknik direktör Jose Mourinho ile hem Serie A, hem Coppa Italia, hem de UEFA Şampiyonlar Ligi’ni kazanarak “triplete” (üçleme) yapan İtalya’daki ilk ve tek kulüp olmuştur. Bu başarı, Inter’i Avrupa futbol tarihine altın harflerle yazdırdı.Inter, 2020’li yıllarda yeniden yükselişe geçti.kulüp, genç ve dinamik kadrosuyla hem İtalya’da hem Avrupa’da rekabetin içinde.Inter, yalnızca bir futbol kulübü değil; tutkunun, istikrarın, çok kültürlülüğün ve tarihi mirasın sembolüdür. Bugüne kadar hem İtalya futboluna hem de dünya futboluna yön vermiş bir kulüp olarak, her zaman zirveye oynayan bir yapı kurmuştur.
İspanya’nın En İy Futbol Takımları. 3-Atlético Madrid
Madrid’in kalbinde, Real Madrid’in gölgesinde doğan bir takım olarak başlayan Atlético Madrid hikâyesi, zamanla bir “karakter”e, bir “direniş”e dönüştü. Taraftarlarının deyimiyle onlar; “çalışkanların, inatçıların ve yüreğiyle oynayanların takımı”. Bugün dünya futbolunun elit kulüpleri arasında yer alıyorlar ama özlerinde hâlâ “mütevazı dev” olma ruhunu koruyorlar.Atlético Madrid, şehrin “diğer takımı” olarak gösterilse de Real Madrid ile olan rekabeti İspanyol futbolunun en sert derbilerinden biridir: El Derbi Madrileño.Bu derbi, sadece futbol değil; sınıfsal, kültürel ve tarihsel farklılıkları da temsil eder. Atlético taraftarları, daha işçi sınıfı kimliğini, tutkuyu ve inadı simgeler.Atlético Madrid, İspanya La Liga’da bugüne kadar 11 kez şampiyonluk yaşadı.Bu başarılar, kulübün sadece dönemsel olarak değil; farklı jenerasyonlarla da rekabetin içinde olduğunu gösteriyor.2013–14 ve 2020–21 sezonlarındaki şampiyonluklar, Real Madrid & Barcelona hegemonyasını yıkarak kazanıldığı için çok daha değerli kabul edilir.İspanya Kupası’nda da oldukça başarılı olan Atlético, toplamda 10 kez bu turnuvayı kazanmıştır.Kupada kazandığı ilk zafer 1960’larda gelirken, son zafer 2013’te Real Madrid’e karşı kazanılan finalle taçlandırılmıştır.Atlético, Avrupa Liginde oynadığı 3 finali de kazanarak Avrupa’nın en etkili takımlarından biri oldu.Kulübün son 10 yılda elde ettiği hemen hemen tüm ulusal ve uluslararası başarıların arkasında Diego Simeone var.
İngiltere’nin En İyi Futbol Takımları. 3-Arsenal
1886 yılında bir grup işçi tarafından kurulan Arsenal Football Club, İngiltere futbol tarihinin en köklü ve etkileyici kulüplerinden biri olarak kabul edilir. “The Gunners” (Topçular) lakabıyla bilinen kulüp, sadece kazandığı kupalarla değil; aynı zamanda futbol kültürüne kattığı değerlerle de özel bir yere sahiptir.Arsenal, İngiltere futbolunun en üst seviyesinde 13 lig şampiyonluğu ve 14 FA Cup zaferi ile öne çıkar. FA Cup’taki bu başarı, turnuva tarihinin en fazla kazanan takımı olmalarını sağlar. Ayrıca kulüp, 2003–04 sezonunda ligi namağlup tamamlayan ve “Invincibles” unvanını alan takım olarak futbol tarihine altın harflerle yazılmıştır.1996 yılında göreve gelen Arsène Wenger, Arsenal’in kaderini değiştiren figürlerden biridir. Fransız teknik adam, sadece sportif başarılarıyla değil; aynı zamanda İngiliz futboluna getirdiği modern anlayış, beslenme ve antrenman yöntemleriyle de çığır açtı.Futbol dünyasında Arsenal, yalnızca bir takım değil, bir futbol felsefesi olarak da görülür. Estetik oyun anlayışı, altyapıya verdiği önem ve uzun vadeli planlamalarıyla; hem romantik futbolseverlerin hem de analitik bakış açısına sahip izleyicilerin beğenisini kazanır.Arsenal, her zaman zirve için mücadele eden; ancak bunu “kendine özgü değerlerle” yapmayı seçen bir kulüp oldu. Mikel Arteta ve genç kadrosuyla birlikte bu gelenek, modern futbolun gerekleriyle harmanlanarak yeniden doğuyor. Belki de yeni bir Invincibles dönemi çok da uzakta değildir
Şampiyonlar Ligi Kazananları 23-Barcelona(2014-2015)
Avrupa futbolunun zirvesi olan UEFA Şampiyonlar Ligi, 2014-2015 sezonunda hem teknik kalite hem de yıldızların şovuyla unutulmaz bir yolculuğa sahne oldu. Finalde kazanan, modern futbol tarihinin en güçlü kadrolarından birine sahip olan Barcelona oldu.Ama bu zafer, sadece bir kupanın değil; Messi, Suárez ve Neymar üçlüsünün (kısaca: MSN) tarihe damga vuruşunun da sembolüydü.Grup maçlarında favoriler genellikle zorlanmadan tur atladı. Özellikle Real Madrid, grup maçlarında tüm maçlarını kazanarak dikkat çekti. Bayern Münih, Chelsea, Barcelona ve Atlético Madrid gibi takımlar da rahat bir şekilde gruplardan çıktı.Son 16 Turun’da Barcelona, Manchester City’yi eledi dah sonra Çeyrek Final’de PSG’yi toplamda 5-1 ile geçti. Yarı Final’de Bayern Münih ile karşılaştılar.Messi’nin Jerome Boateng’i adeta dans ettirdiği ve kaleciyi çaresiz bıraktığı o unutulmaz gol, bu turun simgesi oldu. Barça, toplamda 5-3 ile finale çıktı.Final maçı İki farklı futbol kültürünün devleştiği bir finaldi.Bir tarafta ofansif futbolun zirvesi Barcelona, diğer yanda İtalyan disipliniyle yeniden doğan Juventus.Daha maçın başında, Iniesta’nın nefis ara pasında ceza sahasına sarkan Ivan Rakitić, skoru 1-0 yaptı.Juventus’un inadı vardı. Pogba’nın başlattığı atakta Tevez’in şutu, kaleciden döndü ve Morata affetmedi: 1-1. Berlin’de kısa bir süreliğine umut doğdu.68’ – Suárez Sahneye Çıkıyor.90+7’ – Son Söz Neymar’dan Brezilyalı yıldız skoru belirliyordu 3-1.Barcelona, tarih yazıyordu.
Uefa Avrupa Ligi Şampiyonları. 8-Borussia Mönchengladbach. (1979)
1970’li yılların sonlarına doğru Avrupa futbolunda taktiksel anlayışlar derinleşiyor, rekabet üst seviyeye çıkıyordu. İşte bu dönemde, 1978-79 UEFA Kupası, hem futbolun gücünü hem de farklı futbol kültürlerinin mücadelesini simgeleyen unutulmaz bir turnuva olarak tarihe geçti. Kupayı kazanan ise Alman futbolunun disiplinli temsilcisi: Borussia Mönchengladbach oldu.Alman ekibi, o dönemde Bundesliga’da Bayern Münih’e kafa tutan tek kulüptü. 1970’li yıllarda Jupp Heynckes, Berti Vogts gibi yıldızlarla Avrupa’nın korkulan takımlarından biri haline gelen Borussia Mönchengladbach, UEFA Kupası’nda da istikrarlı performansıyla dikkat çekti.Bu sezonun en dikkat çeken tarafı ise, finalin iki dev ülkenin – Almanya ve Yugoslavya’nın – güçlü kulüpleri arasında oynanmasıydı:Borussia Mönchengladbach Yugoslav temsilcisi Red Star Belgrade karşılarına çıktı. O dönem Yugoslav futbolu, bireysel yetenekleri ve teknik oyun anlayışıyla Avrupa’da ses getiriyordu.Final iki ayaklı sistemde oynandı:İlk Maç (25 Nisan 1979 – Belgrad):Kızılyıldız evinde etkiliydi, ancak Borussia’nın disiplinli savunması öne çıktı. Maç 1-1 sonuçlandı.Rövanş (9 Mayıs 1979 – Almanya):Borussia Mönchengladbach, evinde 1-0 kazanarak toplamda 2-1’lik skorla kupaya uzandı.Kupayı getiren golü Allan Simonsen kaydetti. Danimarkalı yıldız, turnuvada Borussia’nın en önemli silahlarından biri olmuştu. Bu zafer, Alman futbolunun Avrupa’daki yükselişini bir kez daha tescilledi.
Avrupa Şampiyonları. 8-Danimarka(1992)
Futbol tarihindeki en büyük sürprizlerden biri…1992 Avrupa Futbol Şampiyonası, yalnızca bir turnuva değil; inancın, tesadüfün ve mücadelenin birleştiği bir futbol masalıydı.Ev sahibi İsveç, turnuva dışı kalan Yugoslavya, son anda davet edilen Danimarka ve futbolun yeni kurallarıyla şekillenen bir Avrupa… EURO 92 her anlamda unutulmazdı.Turnuva öncesi en çarpıcı gelişme, Yugoslavya’nın siyasi sebeplerle (iç savaş ve BM ambargosu) turnuvadan men edilmesiydi. Yerine çağrılan takım, elemeleri ikinci sırada tamamlamış olan Danimarka oldu.Ancak ilginç olan şu ki:Danimarka oyuncuları tatile çıkmıştı. Takım neredeyse son dakikada toparlandı. Hatta bazı oyuncular “plajdan gelip” kadroya katıldı. Bu durum, hikâyeyi daha da efsanevi hâle getirdi.Danimarka grubu sadece 1 galibiyetle geçti. İngiltere ile berabere kaldılar, İsveç’e yenildiler ama Fransa’yı 2-1 yenerek yarı finale çıktılar.Bu sonuç bile birçok kişi için “başarıydı”. Ama masal yeni başlıyordu… Danimarka, yarı finalde turnuvanın favorisi Hollanda ile karşılaştı. Maç 2-2 sona erdi. Penaltı atışlarında 5-4 kazanan Danimarka, final biletini kaptı.Finalde rakip, 1990 Dünya Şampiyonu Almanya’ydı. Herkes Almanya’nın rahat kazanacağını düşünüyordu. Ama Danimarka’nın aklında başka bir senaryo vardı.18. dakikada John Jensen’in golüyle öne geçtiler,78. dakikada Kim Vilfort farkı 2’ye çıkardı ve Danimarka, turnuva başlamadan 10 gün önce davet edildiği bu şampiyonadan kupayla ayrıldı.
Dünyanın Gelmiş Geçmiş En İyi Teknik Direktörleri 67-Joachim Löw
Futbol tarihi, yalnızca kupalarla değil, oyunun evrimini etkileyen teknik direktörlerle de yazılır. İşte bu isimlerden biri, hatta belki de en belirginlerinden biri: Joachim Löw.Almanya Milli Takımı ile 2014 Dünya Kupası zaferi ve yıllar süren istikrarıyla hafızalara kazınan Löw, sadece kazanan değil, futbolu dönüştüren bir figür olarak kabul ediliyor.Joachim Löw’ün teknik adamlık kariyeri 1994 yılında, oyunculuk kariyerini sonlandırmasının ardından başladığı VfB Stuttgart ile şekillendi. Yardımcı antrenörlükten kısa sürede teknik direktörlük koltuğuna oturdu.1997’de takımıyla DFB-Pokal (Almanya Kupası) kazandı.Aynı yıl UEFA Kupa Galipleri Kupası’nda final oynadı (Chelsea’ye kaybetti).Bu başarılı dönemin ardından, kariyeri onu farklı Avrupa takımlarına taşıdı.Almanya dışına açılan Löw, Türkiye, Avusturya ve İsviçre liglerinde de görev yaptı.Joachim Löw, 2004 yılında Jürgen Klinsmann’ın yardımcısı olarak Almanya Milli Takımı’na katıldı. Bu ikili, Almanya futbolunu geleneksel fiziksel gücün ötesine taşıyarak, daha hızlı, teknik ve akıcı bir yapıya dönüştürmeye başladı.Klinsmann’ın ayrılmasıyla Löw, 2006’da Almanya’nın teknik direktörü oldu ve tam 15 yıl boyunca bu görevi sürdürerek milli takım tarihinde bir rekora imza attı.Klinsmann sonrası göreve gelen Löw, tam 15 yıl Almanya’yı yönetti. Bu süre zarfında takımı EURO 2008’de finalist,2010 Dünya Kupasın’da Yarı finalist,2014 Dünya Kupasın’da Şampiyon ve 2017 Konfederasyonlar Kupasın’da Şampiyon oldular.
Süper lig tarihinin en iyi futbolcuları. 35-Sergen Yalçın
Türk futbolu tarihine adını altın harflerle yazdıran ender yeteneklerden biridir Sergen Yalçın. Sahada top ayağına geldiğinde maçın kaderini değiştirebilen, zekâsı ve tekniğiyle rakiplerini çaresiz bırakabilen bir futbolcuydu.Sergen Yalçın, 5 Kasım 1972’de İstanbul’da doğdu. Futbolculuk kariyerine Beşiktaş altyapısında başladı. 1991 yılında A takıma yükseldiğinde, kısa sürede Türk futbolunun en büyük yeteneklerinden biri olacağı belliydi.Beşiktaş’ta geçirdiği ilk dönem, onun ne denli özel bir oyuncu olduğunu gösterdi. 1991-1997 yılları arasında sergilediği performans, “Türk Maradona” yakıştırmasını beraberinde getirdi. Orta sahada oyun kurma, uzun paslar ve ceza sahası dışından attığı gollerle büyük etki yarattı.Sergen dört büyüklerde de forma giyen ilk Türk futbolcu olarak tarihe geçti:Fenerbahçe’de (1999-2000)Galatasaray’da (2001–2002)Trabzonspor’da (2000) ve elbette Beşiktaş’da (iki ayrı dönem)forma giydiBu özellik, onun hem ne kadar çok talep gören bir oyuncu olduğunu hem de futbol piyasasında özel bir yere sahip olduğunu gösteriyor.Yetenek olarak Avrupa’da en üst seviyeye oynayabilecek bir futbolcuydu ama profesyonellik anlayışı onu kısıtladı.”Zaman zaman antrenman disiplini, gece hayatı ve özel yaşamı nedeniyle tartışmalara konu oldu. Ancak buna rağmen oynadığı her takımda maç kazandıran adam olmayı başardı.
Fenerbahçe’nin Yeni Transferi Archie Brown’ı Tanıyalım
Fenerbahçe’nin yeni transferi Archie Brownı yakından tanıyalım. Archie Brown, 28 Mayıs 2002’de İngiltere’nin Birmingham kentinde doğdu. Futbola Derby County altyapısında başladı. Genç yaşlarda fiziksel avantajı ve oyun görüşüyle öne çıkan Brown, sol bek pozisyonunda sergilediği performansla dikkat çekti. Ancak Premier Lig’in rekabetçi ortamında forma şansı bulmak zordu.Kariyerinde risk almayı seçti. İngiltere’den ayrılıp Avrupa’da gelişimini sürdürmek isteyen az sayıdaki genç oyuncudan biri oldu. Bu karar, onun için bir dönüm noktasıydı.2021 yazında Archie Brown, İsviçre Süper Ligi ekiplerinden Lausanne-Sport’a transfer oldu. Henüz 19 yaşındayken farklı bir futbol kültürüne adım attı. İlk sezonunda takım küme düşse de, bir sonraki yıl Challenge League’de 34 maça çıkarak 5 gol kaydetti ve takımının yeniden bir üst lige çıkmasında büyük pay sahibi oldu.Bu dönem, onun sadece savunmada değil, hücumda da etkili olabileceğini gösterdi. Sol bekten gelen golleri ve dikine koşuları, onu Belçika kulüplerinin radarına soktu.2023 yazında Archie Brown, Belçika’nın köklü kulüplerinden KAA Gent ile sözleşme imzaladı. Burada Avrupa Konferans Ligi dahil olmak üzere iki sezonda toplam 87 maça çıktı, 3 gol attı ve 10 civarında asist yaptı. Belçika Ligi’ndeki sert tempo, onun hem fiziksel hem de mental gelişimini pekiştirdi.Gent formasıyla sadece savunma değil, oyun kurma ve geçiş hücumlarındaki katkısıyla da parladı.
Beşiktaş’a Transfer Olan Milli Oyuncumuz Orkun Kökçü’nün Kariyeri
Beşiktaş milli oyuncumuz Orkun Kökçüyü transfer etti.Peki Orkun Kökçü kimdir… Orkun 29 Aralık 2000 yılında Haarlem, Hollanda’da dünyaya geldi.Altyapıda FC Groningen’den Feyenoord’a transfer olan Kökçü, 17 yaşında profesyonel debutunu yaptı ve etkili performansıyla dikkat çekti.2018–19 sezonuyla birlikte ilk Eredivisie maçını oynadı ve gol + asist katkısı yaptı. 2022 yılında takım kaptanı olarak atandı ve 2022–23 sezonunda Feyenoord’u Eredivisie şampiyonluğuna taşıdı. Aynı sezonda Hollanda yılın futbolcusu ödülüne layık görüldü.10 Haziran 2023’te Benfica’ya yaklaşık €25 milyon artı €5 milyon bonus karşılığında transfer oldu. Bu, Portekiz liginde bir rekor olarak kayıtlara geçti.Benfica forması altında Süper Kupa’yı kazandı ve ilk golünü lig maçında atarak dikkat çekti. UEFA Şampiyonlar Ligi’nde de önemli maçlarda forma giydi.Feyenoord’da toplam 175 maçta 32 gol + 26 asist yaptı.Benfica’da ise 98 maçta 19 gol + 22 asist — Toplamda yaklaşık 41 gole katkı sağladı.Orta sahada hem oyun kurucu hem de ilerleyici oyuncu olarak çift yönlü katkı sunabilen Kökçü, teknik kapasite, saha görüşü ve pas isabetiyle öne çıkıyor. Savunma katkısı dezavantajı olarak görülsede hâlen gelişime açık bir profil. Kariyerinin şu aşamasında Beşiktaş’ta liderlik rolüyle hem Türkiye hem Avrupa sahnesinde kendini kanıtlamaya çalışacak.
Fenerbahçe’nin Anlaştığı Asensio’nun Kariyeri
Fenerbahçenin yeni yıldızı Asensio kimdir… Marco Asensio Willemsen,21 Ocak 1996’da İspanya’nın Palma de Mallorca kentinde dünyaya geldi.Asensio,çok küçük yaşlarda futbolla tanıştı. Doğduğu şehrin takımı olan Mallorca altyapısında futbol eğitimine başlayan Asensio,yetenekleriyle kısa sürede dikkat çekti.Henüz 17 yaşındayken Mallorca A Takımı’nda forma giymeye başladı.2014 yılında Real Madrid, Asensio’yu Mallorca’dan 3.5 milyon euro karşılığında kadrosuna kattı.Bu transfer, genç oyuncunun kariyerinde bir dönüm noktası oldu.Ancak gelişimi için Real Madrid onu kısa süreliğine Espanyol’a kiraladı. Espanyol’da geçirdiği 2015-2016 sezonunda sergilediği performans, Madrid’e dönüşünün kapısını araladı.2016 yazında, Zinedine Zidane yönetimindeki Real Madrid kadrosuna dahil edilen Asensio,ilk resmi maçında Sevilla’ya karşı UEFA Süper Kupa finalinde attığı muazzam golle taraftarın gönlünü kazandı. Ardından La Liga ve Şampiyonlar Ligi maçlarında attığı kritik gollerle hem yerli hem yabancı basının dikkatini çekti.2023 yazında Marco Asensio,Real Madrid ile sözleşmesinin sona ermesinin ardından Fransız devi Paris Saint-Germain ile anlaştı. PSG’de hem Ligue 1 hem de Şampiyonlar Ligi seviyesinde deneyimini artıran Asensio, burada da zaman zaman kilit oyuncu rolünü üstlendi.Asensio’nun oyun tarzı, klas, zarif ve teknik özelliklerin bir karışımı olarak öne çıkıyor.Sol ayağını çok etkili kullanan oyuncu, uzak mesafeli şutları ve bire birde adam eksiltme yeteneğiyle ön plana çıkıyor
Almanya’nın En İyi Futbol Takımları 4-Schalke 04
Futbol sadece bir oyun değildir. Bazı kulüpler için bu, bir kimliktir, bir kültürdür, hatta bir direnişin adıdır. Almanya’nın batısında, Ruhr bölgesinin kalbinde doğan Schalke 04, tam da bu anlamı taşıyan bir futbol kulübüdür.1904 yılında Gelsenkirchen şehrinde kurulan FC Schalke 04, Almanya’nın en köklü kulüplerinden biridir. Takımın lakabı olan “Die Königsblauen” yani “Kraliyet Mavileri”, hem formalarından hem de bölgedeki işçi sınıfının kulübe duyduğu bağlılıktan gelir. Schalke, sanayi işçileri ve maden emekçileri tarafından kurulmuş bir halk takımıdır.Schalke, özellikle 1930’lu ve 40’lı yıllarda Almanya futbolunu domine etti.Toplam 7 Almanya Şampiyonluğu kazandı (1934, 1935, 1937, 1939, 1940, 1942, 1958)1958’de kazandığı son lig şampiyonluğu, Bundesliga kurulmadan önceki dönemdeydi.2001 yılında son dakikada Bayern Münih’e kaptırdığı şampiyonluk, hala taraftarın hafızasında derin bir yara olarak durur. O yıl Schalke’ye “kalplerin şampiyonu” unvanı verilmişti.Kulüp, Avrupa kupalarında da zaman zaman ses getirmiştir:1997 UEFA Kupası şampiyonluğu, Schalke tarihinin en büyük Avrupa zaferidir.2010-11 sezonunda Şampiyonlar Ligi’nde yarı finale kadar çıkarak büyük takımları eledi. (Raúl’lü, Huntelaar’lı kadro unutulmazdır.)2020’lerin başı Schalke için kabus gibiydi. 2020-2021 sezonunda sadece 16 puanla Bundesliga’dan düştüler. Ancak kulüp, taraftarının ve ruhunun desteğiyle 2022’de tekrar yükseldi.Ardından birkez daha küme düştüler.
İtalya’nın En İyi Futbol Takımları 4-Roma
Futbolun sadece bir oyun değil, bir kimlik meselesi olduğunu kanıtlayan kulüpler vardır. AS Roma, tam olarak bu kulüplerden biri. Renkleri, stadı, taraftarı ve efsaneleriyle sadece İtalya’nın değil, Avrupa’nın da en özel kulüplerinden biri.AS Roma’nın evi, Stadio Olimpico. 70.000’e yakın kapasitesiyle sadece bir stadyum değil, bir futbol mabedidir. Özellikle ezeli rakip Lazio ile oynanan “Derby della Capitale” (Başkent Derbisi), burada bambaşka bir anlam kazanır. Tüm şehri etkisi altına alan bir savaş gibidir.Roma’nın ligdeki şampiyonlukları az olabilir ama her biri derin anlamlar taşır.1941–42 şampiyonluğu II. Dünya Savaşı gölgesinde, kulüp ilk kez şampiyon oldu. Zorlu koşullar altında kazanılan bu şampiyonluk, başkent için moral kaynağıydı.1982–83 şampiyonluğu ise Efsanevi teknik direktör Nils Liedholm yönetiminde, Bruno Conti ve Falcão gibi yıldızlarla gelen şampiyonluk. Roma’da futbolun yeniden doğuşuydu.Bir diğer şampiyonluk 2000–01 Francesco Totti, Batistuta ve Montella üçlüsüyle kazanılan bu zafer, bir kuşağın hafızasına kazındı. Olimpico’da kutlamalar günlerce sürdü.AS Roma, İtalya Kupası’nı (Coppa Italia) 9 kez kazandı.AS Roma taraftarı olmak,şampiyonluklardan çok daha öte bir şeydir. Bu takım, kendine ait bir ruh taşır. Her maçta, her formada, her marşta Roma şehrinin tarihi, kültürü ve tutkusu hissedilir.AS Roma bir kulüpten fazlasıdır. O, Roma şehrinin ta kendisidir. Onun renkleri, zaferleri ve efsaneleriyle milyonlarca insana “ait olma” hissi yaşatır.
İspanya’nın En İy Futbol Takımları. 4-Athletic Bilbao
Athletic Club, İngiliz öğrenciler ve gemi işçileri tarafından temelleri atılan, 1898’de kurulan ve 1903’te resmi adıyla şekillenen bir futbol kulübüdür.Kırmızı-beyaz çizgili formaları ve siyah şortlarıyla tanınır. “Lehoiak” (Aslanlar) lakabı ise San Mamés’e yakın bir kiliseden gelir ve kulübün simgesi haline gelmiştir.Athletic Bilbao’nun en ayırt edici özelliği “cantera politikası”dır: Takım yalnızca Bask bölgesinde doğan ya da yetişen oyunculardan oluşur. Bu politika 1912’den beri sürdürülmektedir.Kulübün efsanevi stadı San Mamés, 1913 yılında açılmış ve tribünlerdeki atmosfer nedeniyle “La Catedral” (Katedral) olarak adlandırılmıştır.Athletic Bilbao, La Liga’nın kurucu üyelerinden biri ve en büyük dönemlerini 1930’lar ve 1980’lerde yaşadı. 1929-30 sezonunda elde ettikleri ilk şampiyonluk, o dönemin efsane isimlerinden Telmo Zarra ve José Iraragorri gibi futbolcularla gelen başarıların habercisiydi. 1982-83 ve 1983-84 sezonlarında ise üst üste iki şampiyonluk kazanarak adlarını yeniden altın harflerle yazdırdılar.Copa del Rey denildiğinde akla gelen ilk takımlardan biri Athletic Bilbao’dur. Tam 24 kez bu kupayı müzesine götürerek Barcelona’nın ardından en çok kazanan kulüp unvanını taşıyorlar.Athletic, büyük bütçeli takımlara karşı elde ettiği Supercopa de España zaferleriyle her zaman dikkat çekmiştir. Özellikle 2015’te Barcelona’yı 4-0 yenip kupaya uzanmaları, dünya futbol basınında geniş yankı uyandırdı. 2021’de ise Real Madrid ve Barça’yı geçip yine kupayı kazandılar.
İngiltere’nin En İyi Futbol Takımları. 4-Chelsea
Chelsea FC, İngiltere’nin başkenti Londra’nın batısında yer alan Fulham bölgesinde 1905 yılında kurulmuş köklü bir futbol kulübüdür. Mavi formalarıyla tanınan kulüp, özellikle 2000’li yıllardan itibaren İngiliz futbolunun en güçlü ekiplerinden biri hâline gelmiş, hem yerel hem de Avrupa sahnesinde büyük başarılara imza atmıştır.Chelsea, 10 Mart 1905’te “The Rising Sun” adlı bir pub da kuruldu. Kulübün ilk stadyumu Stamford Bridge, aslında bir atletizm sahası olarak inşa edilmişti.İlk yıllarda taraftar desteğine rağmen istikrarsız sonuçlar alan Chelsea, büyük başarılarını uzun yıllar sonra elde edebildi. İlk büyük zaferini 1955 yılında İngiltere 1. Ligi şampiyonu olarak yaşadı.1960’lı ve 1970’li yıllarda FA Cup ve Lig Kupası gibi başarılar gelse de finansal sorunlar kulübü zor durumda bıraktı.Özellikle 1980’ler boyunca kulüp 2. Lige düştü ve çıkış aradı. 1990’larda yabancı futbolcularla kulübe yeni bir yön verildi. Gianfranco Zola, Ruud Gullit ve Gianluca Vialli gibi isimler Chelsea’ye Avrupa kimliği kazandırdı.Rus milyarder Roman Abramovich, 2003 yılında kulübü satın alarak modern Chelsea’nin temelini attı.Yüksek bütçeli transferlerle kısa sürede Premier League’in devlerinden biri oldular.Jose Mourinho yönetiminde 2005 ve 2006’da Premier League şampiyonu oldular. Bu başarı kulübün İngiltere’de yeni bir çağ açmasına neden oldu.2022 yılında Abramovich’in kulüpten ayrılmasının ardından Chelsea, Amerikalı iş insanı Todd Boehly liderliğindeki konsorsiyuma satıldı.
Şampiyonlar Ligi Kazananları 22-Real Madrid(2013-2014)
2013‑14 Şampiyonlar Ligi, golcü Ronaldo, yarı finalde Bayern’e karşı ezici galibiyet, tarihi La Décima finali ve finansal rekorlar gibi önemli temalarla dikkat çekti. Real Madrid, bu sezon hem marka hem saha başarısında bir dönüm noktasına ulaştı.Finalde iki Madrid ekibi karşı karşıya geldi; İspanya ligi baskısını Avrupa sahasına taşıdı.Diego Godín, 36. dakikada Atlético’yu öne geçirdi. Ancak son düdüğe yakın Sergio Ramos skoru 1‑1’e getirdi ve uzatmaya götürdü.Uzatmalarda Gareth Bale (110′), Marcelo ve penaltıdan Cristiano Ronaldo’nın golleriyle maç 4‑1 sona erdi. Böylece Real Madrid, 12 yıllık hasreti sonlandırarak 10. kere kupayı kaldırdı (La Décima).Man of the Match, fanlara göre Sergio Ramos, UEFA’ya göre de Ángel Di María seçildi.Ancelotti’nin ilk sezonunda takım; La Liga’da 3. oldu, Copa del Rey’i kazandı ve Şampiyonlar Ligi’nde zirveye ulaştı – “BBC” (Bale, Benzema, Cristiano) üçlüsü sezonu toplam 97 golle kapattı.Final, gerek dramatik dönüşü, gerek La Décima’nın kazanılmasıyla tarih sayfalarına geçti. Medya tarafından “en büyük finallerden biri” olarak lanse edildi
Uefa Avrupa Ligi Şampiyonları. 7-Psv Eindhoven(1978)
Futbol tarihinin unutulmaz sezonlarından biri olan 1977-78 UEFA Kupası, hem futbolseverlere sunduğu heyecanla hem de Hollanda futbolunun Avrupa’daki yükselişini simgelemesiyle ayrı bir öneme sahiptir. O yılın şampiyonu, Hollanda temsilcisi PSV Eindhoven oldu. Üstelik bunu sadece kupayı kazanarak değil, oynadığı dominant futbol ve aldığı net skorlarla da pekiştirdi.Finalin ilk maçında Fransız ekibi SC Bastia’nın coşkulu taraftarı önünde oynanan karşılaşma, zorlu saha koşulları ve yoğun yağmur altında golsüz sona erdi. Ancak PSV’nin disiplini, rövanş için ciddi avantaj sağladı.İkinci maçta PSV, evinde mükemmel bir performans sergileyerek rakibini 3-0 mağlup etti. Takımın yıldızlarından René van de Kerkhof attığı iki golle geceye damga vururken, efsanevi isim Willy van der Kuijlen de skora katkı sağladı.Ajax ve Feyenoord’un ardından PSV, 1970’lerin sonunda Avrupa’da kupa kazanan 3. Hollanda kulübü oldu. Bu zafer, kulüp tarihinde Avrupa’daki ilk büyük kupayı getirdi. Teknik direktör Kees Rijvers yönetimindeki takım, disiplinli savunması, yaratıcı orta sahası ve etkili forvetleriyle turnuvada birçok otoriteyi etkiledi.1978 UEFA Kupası, futbol tarihinin sessiz ama derin izler bırakan sezonlarından biridir. Bir yanda başarıya aç bir Hollanda takımı, diğer yanda Avrupa’nın büyüklerine kafa tutan küçük bir Fransız kulübü… Futbolun sadece skorla değil, hikâyeyle yazıldığının kanıtıdır bu final.
Avrupa Şampiyonları. 7-Hollanda(1988)
1988 Avrupa Futbol Şampiyonası, yani EURO 1988, Almanya (o dönemki Batı Almanya) ev sahipliğinde düzenlenen 8. Avrupa Futbol Şampiyonasıdır. Turnuva, 10 Haziran – 25 Haziran 1988 tarihleri arasında oynanmıştır.25 Haziran 1988’de Münih Olimpiyat Stadı’nda oynanan final, futbol tarihine altın harflerle yazıldı. Hollanda, SSCB karşısında 2-0 galip gelerek ilk kez Avrupa şampiyonu oldu.Maçın gollerini. Ruud Gullit (32’) – Hollanda’nın kaptanı, takımını öne geçirdi.Ardından Marco van Basten (54’) – Sağ çaprazdan, neredeyse sıfır açıdan attığı vole, sadece o maçın değil, tüm Avrupa Şampiyonası tarihinin en estetik ve unutulmaz golü oldu.1988 Avrupa Şampiyonası, sadece bir futbol turnuvası değil, aynı zamanda bir jenerasyonun futbol sahnesindeki zirvesiydi. Hollanda’nın “Total Futbol” mirasını başarıyla uyguladığı, estetik ve taktiksel mükemmeliyetin harmanlandığı bu turnuva, futbolun sadece bir oyun değil, bir sanat formu olabileceğini de ispatladı.Van Basten’in o unutulmaz golü hâlâ akıllarda. Çünkü 1988, sadece bir kupa değil, bir rüyanın gerçek olduğu yıldır.
Dünyanın Gelmiş Geçmiş En İyi Teknik Direktörleri 68-Gavriil Kachalin
Futbol tarihinde bazı isimler vardır ki isimleri manşetlerde çok sık geçmez ama onların sahne arkasındaki katkıları, bir dönemin kaderini belirler. Gavriil Dmitriyeviç Kachalin, işte tam olarak böyle bir isim. Sovyet futbolunun temellerini atan, uluslararası başarılarla ülkesine gurur yaşatan ve bugün bile futbol eğitimi alanında örnek gösterilen bir teknik direktör.Kachalin, futbolculuk kariyerinin ardından teknik direktörlüğe geçiş yaptı ve kısa sürede Sovyetler Birliği Millî Futbol Takımı’nın başına geçti. İlk dönemi 1955 yılında başladı ve Sovyet futbolunun uluslararası sahnede görünür olduğu en parlak yıllara imzasını attı.Kachalin’in ilk büyük başarısı, 1956 Melbourne Olimpiyatları’nda geldi. SSCB millî takımı onun yönetiminde altın madalya kazandı. 1960 Avrupa Uluslar Kupası (bugünkü UEFA Euro) tarihinde düzenlenen ilk Avrupa şampiyonasıydı. Kachalin yönetimindeki Sovyetler Birliği, turnuvayı kazanarak tarihe geçti.Kachalin, Gürcistan temsilcisi Dinamo Tiflis’te iki dönem teknik direktörlük yaptı (1959–1960 ve 1963–1964). 1964 yılında Dinamo Tiflis’i Sovyet Ligi şampiyonu yaparak kulüp tarihinin en parlak başarılarından birine imza attı.Gavriil Kachalin’in teknik direktörlük kariyeri, şovdan uzak ama başarılarla dolu bir hikâyedir. Sovyet futbolunun altın çağının temel taşı olan bu büyük teknik adam, hem sahadaki stratejileriyle hem de geleceğin antrenörlerine verdiği eğitimle kalıcı bir miras bırakmıştır.
Süper lig tarihinin en iyi futbolcuları. 34-Jose Sosa
Jose Sosa, 19 Haziran 1985 tarihinde Arjantin'in Carcanara'da dünyaya geldi. 2002 ile 2007 yılları arasında Estudiantes için oynadı .24 Şubat 2007'de Estudiantes ve Bayern Münih arasında Sosa'nın açıklanmayan bir ücret karşılığında Bayern Münih'e transfer edileceği bir anlaşma açıklandı.Tecribeli oyuncu, 30 Ağustos 2010'da Sosa, İtalyan tarafına Napoli ile dört yıllık bir anlaşma imzaladı. 26 Temmuz 2011'de Jose Sosa'nın Ukraynalı Metalist Kharkiv takımına geçti. 1 Ocak 2014 tarihinde, altı aylık kredi ile Atlético Madrid'e katılacağı açıklandı . İspanyollar ile İspanya Liga'yı kazandı ve 2014 UEFA Şampiyonlar Ligi Finalinde Real Madrid'e karşı oynadı.31 Ağustos 2014 tarihinde Metalist Kharkiv'den kiralık olarak Beşiktaş ile anlaşma imzaladı. 2015-16 sezonunda , Sosa 12 asistle Beşiktaşın şampiyon olmasında katkıda bulundu.15 Ocak 2018 tarihinde Trabzonspor, Sosa'nın bonservisi alınarak transfer edildiğini duyurdu.2019-2020 Sezonunda Trabzonspor kaptanlığına yükselen Sosa 42 maça çıktı ve 11 gol atıp 12 asist yaptı.22 Ağustos 2020 tarihinde Fenerbahçe ile 2 yıllık sözleşme imzaladı.Fakat Fenerbahçe’de istediği performansı gösteremedi.Arjantinli yıldız kariyeri boyunca çıktığı 563 maçta 65 gol 105 asist üretmişti.
Almanya’nın En İyi Futbol Takımları 5-Borussia Mönchengladbach
Siyah-beyaz-yeşil renklere sahip olan takım, maçlarını 2004 yılından beri Mönchengladbach'ta bulunan 54,067 seyirci kapasiteli Borussia-Parkstadyumunda oynamaktadır. Borussia Mönchengladbach bundan önceki yıllarda maçlarını Bökelberg Stadı'nda oynamaktaydı. Kulüp bünyesinde barındırdığı (Haziran 2015 itibarıyla) 77,300 üyesiyle Almanya'nın üye sayısı bakımından en büyük takımlarından biri konumundadır.Tarihi başarılarla dolu olan Borussia Mönchengladbach,özellikle 1970'li yıllarda hem Almanya liginde hem de Avrupa kupalarında gösterdiği başarılarla adından sıkça söz ettirmiştir.Bu köklü kulübün tamamı 1970'li yıllarda kazanılmış olan 5 Bundesliga şampiyonluğu, 2 UEFA Kupası ve 3 tanede Almanya Kupası (DFB-Pokal) şampiyonluğu bulunmaktadır.Borussia Mönchengladbach, Bundesliga tarihinde kazanılmış olan şampiyonluğu bir sonraki yılda korumayı başaran ve böylece iki yıl üst üste şampiyon olan ilk takımdır. (1970 ve 1971 yıllarında)Borussia Mönchengladbach, özellikle 1970'li yıllardaki ezeli ve ebedi rakibi Bayern München'in dışında üst üste üç yıl şampiyonluğa ulaşan tek takım olma unvanına sahip olup söz konusu şampiyonlukları 1975, 1976 ve 1977 yıllarında elde etmiştir.kulübün bir diğer özelliği ise Almanya Bundesliga tarihinin en farklı skoruna imza atan takım unvanına sahip olmasıdır. 29 Nisan 1978 tarihinde oynanan karşılaşmada Borussia Mönchengladbach, Borussia Dortmund'u tarihi bir skor olan 12-0 ile yenerken Bundesliga tarihine de adını yazdırmayı başardı.
İtalya’nın En İyi Futbol Takımları 5-Napoli
Kulüp 1964'e kadar kullandığı Associazione Calcio Napoli (Napoli Futbol Derneği) ismini o yıl Società Sportiva Calcio Napoli'ye çevirdi. 2004 yılında kulübün başkanlığına geçen Aurelio De Laurentiis, takımın adını Napoli Soccer olarak değiştirse de 2006'da yeniden Società Sportiva Calcio Napoliadına geri dönüldü. 2004'te iflas ederek Serie C1'e düşen kulüp 3 yıl gibi kısa süre içerisinde toparlanıp yeniden Serie A'ya dönmeyi başardı.Napoli, G-14'ün yerine kurulan Avrupa Kulüpler Birliği'nin bir üyesidir. Ayrıca Deloitte Futbol Para Ligi'ne göre Napoli, 2014 yılı verilerine göre dünyanın en zengin 14. kulübüdür.4 Mayıs 2023 tarihinde oynadığı Udinese maçıyla birlikte son şampiyonluğunu yaşadığı,1989-90 Serie A sezonundan 33 sene sonra şampiyonluğunu ilan etti.Kulüp, tarihinin büyük çoğunluğunu geçirdiği ve şu anda yer aldığı İtalya Ligi'ni 1986-87, 1989-90, 2022-2023 ve 2024-25 sezonlarında olmak üzere dört kez kazandı. Napoli takımı 6 kez Coppa Italia, 2 kez Supercoppa Italiana, 1989-90 sezonunda UEFA Kupası'nı müzesine götürdü. Kulüp Güney İtalya'nın en başarılı takımı olmakla birlikte, İtalya'nın en çok destekçisi olan 4. kulübüdür. Kulüp 2013 yılındaki 116.4 milyon euroluk değeriyle ülkenin 5., dünyanın 22. en değerli kulübü durumundadır.
İspanya’nın En İy Futbol Takımları. 5-Sevilla
İspanya'nın Endülüs özerk topluluğunun başkenti ve en büyük şehri olan Sevilla merkezli bir İspanyol profesyonel futbolkulübüdür. İspanyol futbolunun en üst ligi olan La Liga'da oynamaktadır. Sevilla, UEFA Kupası/Avrupa Ligi'ni yedi kez kazanarak en çok kazanan kulüp oldu. İspanya'nın sadece futbola adanan en eski spor kulübüdür. Kulüp, 25 Ocak 1890'da İskoç asıllı Edward Farquharson Johnston'ın ilk başkanı olmasıyla kuruldu. 14 Ekim 1905'te kulübün ana sözleşmesi, Jerez doğumlu José Luis Gallegos Arnosa'nın başkanlığında Sevilla Sivil Hükûmeti'nde tescil edildi. Sevilla şehrinin iki büyük takımından birisi olan Sevilla FC'yi İspanyol teknik direktör Manolo Jiménez ve ekibi çalıştırmaktadır. Manolo Jiménez takım tarihinin en büyük teknik direktörü olan Juande Ramos'un takımdan ayrılıp Tottenham Hotspur'a gitmesiyle gelmiştir. Ancak Juande Ramos kadar sevilmediği bilinmektedir.Sevilla, şehir dışındaki rakipleri Real Betis ile uzun süredir devam eden bir rekabete sahiptir.Sevilla FC, 3 kez üst üste olmak üzere toplamda ise 7 kere UEFA Avrupa Ligi şampiyonluğu ve 1 kez UEFA Süper Kupası şampiyonluğu yaşamıştır.
İngiltere’nin En İyi Futbol Takımları. 5-Manchester City
1894 yılında da Manchester City ismini almıştır. Kulüp, 1923 yılından 2003 yılına kadar iç saha maçlarını Maine Road'da oynamıştır. 2003 yılında ise Manchester Şehir Stadyumu'na taşınmıştır.Kulübün en başarılı dönemi, Joe Mercer ve Malcolm Allison'un yönetiminde League Championship, FA Cup, EFL Cup ve Avrupa Kupa Galipleri Kupası'nı kazandıkları 1960'ların sonları ve 1970'lerin başındaydı. Kulüp 1981 FA Cup finalini kaybettikten sonra, 1998'de İngiliz futbolunda lig sisteminin üçüncü kademesine düşmesiyle sonuçlanan bir düşüşün içerisine girdi. 2000'lerin başında Premier League statüsüne kavuşan kulüp, 2008 yılında Abu Dhabi United Group tarafından satın alındı ve dünyanın en zenginlerinden biri oldu. 2011 yılından bu yana kulüp, 2012 ve 2014 yıllarında Premier League de dahil olmak üzere altı büyük şampiyonluk elde etti.Manchester City, 2014-15 yılları arasında elde ettiği 463,5 milyon avroluk gelir ile futbol dünyasının en zengin altıncı kulübü oldu.Kulüp 2016 yılında, 1,92 milyar dolarlık değeri ile Forbestarafından en değerli altıncı futbol kulübü olarak ilan edildi.Manchester City'nin değeri 2024 itibarıyla 1,27 milyar dolar (1.18 milyar euro).2019 yılında; Premier League, FA Cup, Lig Kupası ve FA Community Shield olmak üzere tüm ulusal kupaları kazanan ilk ve tek İngiliz kulübüdür.2023 UEFA Şampiyonlar Ligi finalinde rakibi Internazionale'i 1-0 mağlup ederek kupayı tarihinde ilk defa kazanma başarısı gösterdi.
Beşiktaşın Yeni Transferi Tammy Abraham’ın Kariyeri
İşte Beşiktaş’ın Flash Transferi Abraham’ın Kariyeri… Tammy Abraham, santrfor pozisyonunda oynayan Nijerya asıllı İngiliz millî futbolcudur.Chelsea akademisinden yetişen Abraham, kulübü adına ilk profesyonel maçına 2016 yılında çıktıktan sonra, bir sezonluğuna Championship ekibi Bristol City'ye kiralandı. Bu süreçte etkileyici bir performans sergileyerek kulübün Sezonun Oyuncusu, Sezonun Genç Oyuncusu ve En Golcüsü ödüllerinin tamamını kazanan ilk futbolcu oldu. Bir sonraki sezonda Premier League takımı Swansea City'ye kiralanan Abraham, takımının sezon sonunda ligden düşmesine engel olamadı. 2018 yılında bu kez Aston Villa'ya kiralandı ve burada 25 gol atarak, 1977'den bu yana kulüp formasıyla bir sezonda bu sayıya ulaşan ilk futbolcu unvanını elde etti.2019 yılında Chelsea'ye dönen Abraham, 2019-20 sezonunda 18 gol attı ve kulüpteki son sezonunda UEFA Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu yaşadı. 2021 yılında 40 milyon avroluk bir transfer bedeliyle İtalya'nın Roma kulübüne katılan Abraham, Serie A'daki ilk sezonunda bir İngiliz futbolcu için lig tarihindeki en yüksek rakam olan 17 gole ulaştı. Aynı sezon UEFA Avrupa Konferans Ligi'nin açılış turnuvasını kazanarak kulüp tarihine geçti.
Fenerbahçe’nin Anlaştığı John Duran’ın Kariyeri
Fenerbahçe’nin Anlaştığı ve bugün İstanbula gelmesi beklenen John Duranın kariyeri… Tam adıyla Jhon Jader Durán Palacio, 13 Aralık 2003’te Kolombiya’nın Zaragoza (Medellín) kentinde dünyaya gelmiştir.16 Ocak 2023'te Premier Lig kulübü Aston Villa,Durán'ı transfer etmek için bir anlaşma duyurdu:Transfer ücretinin ilk etapta 14,75 milyon £ olduğu ve 3 milyon £'luk ek ödeme potansiyeli olduğu bildirildi.31 Ağustos'ta Durán, İskoç kulübü Hibernian'a karşı 3-0 kazanılan UEFA Avrupa Konferans Ligi maçında Avrupa kupalarındaki ilk golünü attı.13 Mayıs 2024'te, iki gol geriden gelip Liverpool'akarşı oynanan 3-3 beraberelik maçta geç dakikalarda gol atarak kulüpteki ilk iki golünü kaydetti ve kulübünün UEFA Şampiyonlar Ligi'nekatılım çabasını sürdürdü.O sezon Everton'a karşı attığı gol, Eylül ayının BBC Ayın Golü seçildi.Durán, Eylül ayının Villa'nın oyuncusu seçildi ve Everton'a karşı attığı gol, aynı zamanda o ayın resmi Premier Lig Ayın Golü ödülüne layık görüldü.2023-24 sezonunda Premier Lig’de 5 gol, UEFA Konferans Ligi dahil toplamda 8 gol attı.Durán, 31 Ocak 2025'te Aston Villa'dan Suudi Pro Lig kulübü Al-Nassr'a açıklanmayan bir ücret karşılığında transfer oldu; bu ücretin 64 milyon sterlin artı ekstralar olduğu bildirildi.Al-Nassr’da 13 lig maçında 8 gol atan Durán, özellikle iki rövaşata golüyle büyük yankı uyandırdı.
4 Büyüklerin Transfer Çalımları. 19-Wilfried Zaha
Fenerbahçe'nin uzun zamandır görüşmelerde bulunduğu, hatta ağabeyi Herve Zaha'yı İstanbul'a getirdiği Wilfried Zaha, kendisine Crystal Palace'tan da bir sözleşme uzatma teklifi yapılmasına rağmen Zaha tercihini Galatasaray'dan yana kullandı.Wilfried Zaha için Fenerbahçe'nin de girişimlerinin sürdüğünü belirten Daily Mail, Galatasaray'ın Şampiyonlar Ligi kozuyla avantaj sagladığını bildirmişti.Londra’dan kalkan özel uçakla gelen Zaha, Atatürk Havalimanı Genel Havacılık Terminali’nden İstanbul’a giriş yaparken, karşılamaya yüzlerce Galatasaraylı taraftarlar da geldi.Kapıdan çıkışta boynuna sarı-kırmızılı atkı bağlanan Zaha, alana gelen taraftarlara üçlü çektirmişti.Fakat istikrarsız performansından dolayı Zahanın Galatasaray kariyeri istediği gibi gitmedi ve 1 sezon sonra Fransız ekibi Lyona kiralandı
Futbol Tarihinin En İyi Takımları. 1-Brezilya(2002)
2002 FIFA Dünya Kupası'nda Brezilya , etkinliğe 17.kez katıldı.Ülke,FIFA Dünya Kupası'nın her bölümüne katılan tek milli takım olarak kaldı.Oynadıkları yedi maçı da kazanan tek takım oldular ve FIFA Dünya Kupası tarihinde bir takımın tek bir turnuvada kazandığı en yüksek maç sayısına ulaştılar.Böylece İtalya'nın 1934 ve 1938'deki rekorlarını da egale etti.2002 Dünya Kupası'nda Brezilya,5.kez şampiyonluk ipini göğüsledi.Sambacılar,finalde karşılaştıkları Almanya'yı Ronaldo'nun 2 golüyle 2-0 mağlup etti. Kadro:1.Marcos 2.Cafu 3.Juan 4.Lucio 5.Roberto Carlos 6.Polga 7.Edmilson 8.Gilberto Silva 9.Rivaldo 10.Ronaldinho 11.Ronaldo
Şampiyonlar Ligi Kazananları 21-Bayern Münih(2012-2013)
2012-13 UEFA Şampiyonlar Ligi, UEFA Şampiyonlar Ligi'nin 21., Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası ile birlikte toplamda 58. sezonudur. Finali 25 Mayıs 2013'te İngiltere Futbol Federasyonu'nun kuruluşunun 150. yılı dolayısıyla Londra'daki Wembley Stadyumu'nda oynanmıştır. Bu Wembley'de düzenlenen 7. final olmuştur.25 Mayıs 2013 tarihinde oynanan final mücadelesinde, Borussia Dortmund takımını Mandžukić ve Robben'in golleriyle 2-1 mağlup eden Bayern kupanın sahibi oldu ve Arjen Robben bir gol bir asistle maçın yıldızı olmuştur.Bu, tamamen Almanlardan oluşan ilk finaldi ve 2000 , 2003 ve 2008 finallerinden sonra aynı federasyondan iki takımın yer aldığı dördüncü finaldi.Geçtiğimiz yılın şampiyonu Chelsea , grup aşamasında elendi ve bu aşamada turnuvadan elenen ilk şampiyon oldu.
Uefa Avrupa Ligi Şampiyonları. 6-Juventus(1977)
Sezon başlamadan önce Juventus, Giovanni Trapattoni'nin takımın başına geçmesi ve Pietro Anastasi ve Fabio Capello'nun yerine yeni gelen Roberto Boninsegna ve Romeo Benetti'ninkadroyu güçlendirmesiyle birçok değişiklik yaptı.Uefa kupasında finalde Athletic Bilbaoyla karşılaştılar.UEFA Kupası'nın 1976-77 sezonunun şampiyonu belirleyen maç İki ayaklı olarak oynanandı. 4 Mayıs ve 18 Mayıs 1977 tarihlerinde İspanya'dan Athletic Bilbao ile İtalya'dan Juventus arasında geçti.Juventus, toplamda 2-2 biten finali deplasman golü kuralına göre kazandı. Bu maç, bir İtalyan takımın kadrosunda hiçbir yabancı bulundurmadan aldığı ilk ve tek kupa oldu. Aynı zamanda Juventus'un ilk Avrupa yarışması zaferi olurken, UEFA Kupası ilk kez bir Güney Avrupa kulübü tarafından kazanıldı.
Avrupa Şampiyonları. 6-Fransa(1984)
1984 Avrupa şampiyonası 12 Haziran 1984 ile 27 Haziran 1984 tarihleri arasında Fransa'da düzenlenmiş olan futbol turnuvasıdır.UEFA, bu turnuvada da sistem değişikliğine gitti ve diğer tüm büyük turnuvalardaki uygulamaya geçildi. Dörder takımdan oluşan iki grupta ilk iki sırayı alan takımlar yarı finalde eşleştiler. Yarı finalin kazananları finalde karşılaşırken, üçüncülük maçı ise oynanmadı. Şampiyonada, grupta yer alan takımların her üç maçını da ayrı stadyumlarda oynaması sağlandı. Böylelikle Fransız seyircilerin daha çeşitli takımları izlenmesi hedeflendi.1984 Avrupa Futbol Şampiyonası finali 27 Haziran 1984'te 7. Avrupa Futbol Şampiyonasına ev sahipliği yapan Fransa'nın başkenti Paris'te ev sahibi Fransa ile İspanya arasında oynanan maç. Avrupa'nın en büyüğünün belirlendiği maçı Fransa, 57inci dakikada Platini'nin frikik ve 90ıncı dakikada Bruno Bellone'in attığı gollerle 2-0 kazanarak Avrupa'nın en büyüğü oldu.
Dünyanın Gelmiş Geçmiş En İyi Teknik Direktörleri 69-Cesar Luis Menotti
Menotti, oyundan emekli olduktan sonra, 1970'te Meksika'daki FIFA Dünya Kupası'na birlikte gittiği teknik direktör Miguel "Gitano" Juárez ile arkadaş oldu. Arkadaşı Pelé'nin önderlik ettiği Brezilya oyun stilinden büyülenen Menotti, kendisi de teknik direktör olmaya karar verdi.Menotti , Newell's Old Boys'da Juárez'in teknik direktör yardımcısı olarak çalıştı .Menotti, menajer olarak ilk şampiyonluğunu Huracán ile 1973 Torneo Metropolitano'da Carlos Babington ,Miguel Brindisi , Roque Avallay ve olağanüstü René Houseman gibi önemli oyuncuların yer aldığı bir kadroyla kazandı. Bu kadro, oyun tarzları nedeniyle medya tarafından geniş çapta övüldü ve tüm zamanların en iyi Arjantin takımlarından biri olarak kabul edildi.Huracán 32 maç oynadı, 19 galibiyet ve 5 mağlubiyet aldı. Takım 62 gol attı ve 30 gol yedi.Bir teknik direktör olarak, Barselona ile üç kupa kazandı ve ayrıca 1980'lerde La Liga'da Atlético Madrid'i yönetti ve ayrıca Superclásico rakipleri Boca Juniors ve River Plate'i yönetti. 1990'larda kısa bir süre Meksika ve İtalya Serie A kulübü Sampdoria'nın teknik direktörlüğünü yaptı .Menotti, Arjantin Milli Takımı'nın teknik direktörü olarak görev yaptığı dönemde (1974'ten 1982'ye kadar), kendisini Arjantin futbolu tarihindeki en etkili teknik direktörlerden biri olarak kabul ettiren, önceki süreçlerden farklı bir projeye imza attı.1978'de takımı ilk FIFA Dünya Kupası'na taşıdı ve finalde Hollanda'yı yendi .
Süper lig tarihinin en iyi futbolcuları. 33-Suat Kaya
İstanbul doğumlu Suat, profesyonel kariyerine Türkiye'nin en güçlü kulüplerinden Galatasaray'dabaşladı ve 19 yaşında ilk kez A takımda forma giydi. Sonraki beş yıl boyunca Konyaspor'u temsil etti .1992'de geri dönen Suat, ikinci döneminde ilk sezonunda yalnızca sekiz kez oynadı ve Gala ligi kazandı. Sonraki yıllarda önemli bir orta saha figürü haline geldi ve özellikle iki ardışık sezonda (1993'ten 1995'e) kariyerinin en iyi sekiz golünü atarak İstanbul takımının beş lig ve iki kupaya (buna iki ardışık duble dahildi ) ulaşmasına yardımcı oldu.Suat, 2000 yılında 33 yaşına yakınken, Galatasaray'ın Avrupa'daki iki zaferinde, UEFA Kupası ve UEFA Süper Kupası'nda ilk 11'de yer aldı . Haziran 2003'te futbolu bıraktı ve ertesi yıl Galatasaray'ın yedek takımıyla teknik direktörlük kariyerine başladı.Kariyeri, 2000 UEFA Kupası da dahil olmak üzere büyük şampiyonluklar kazandığı Galatasaray ile neredeyse özdeşleşmiştir . 16 sezon boyunca, Süper Lig'de 353 maç ve 44 gol toplamını biriktirdi.
Almanya’nın En İyi Futbol Takımları 6-Eintracht Frankfurt
Frankfurt şehrinde kurulmuş spor kulübüdür. Takımın hem Almanya'da, hem de Avrupa'da aralıklarla da olsa birçok başarısı mevcuttur.Kulüp iç saha maçlarını 58.000 seyirci kapasiteli Waldstadion'da yapmaktadır. Bu stadyum yapılan sponsorluk sözleşmesi ile adını Commerzbank-Arena olarak değiştirmiştir. Alman futbolunun en önemli kulüplerinden olan Eintracht Frankfurt, Alman Futbol Ligi Bundesliga'nın da kurucu üyesidir. 1959'da lig şampiyonu olan ve 1991-92 sezonunda şampiyonluğu son hafta Stuttgart'a kaptıran takım ondan sonra gücünü kaybetmeye başlamış ve 1995-96, 2000-01, 2003-04 ve 2010-11 sezonlarında 2. Lige düşmüştür. Daha sonra yeniden Bundesliga'ya yeniden yükselen Frankfurt, 2017 yılında Almanya Kupası finalinde Dortmund'a kupayı kaptırmış, 2018 yılında finalde Bayern'i yenerek yıllar sonra kupayla tanışmıştır. 2018-19 sezonunda UEFA Avrupa Ligi'nde yarı finale kadar yükselmiş, yarı finalde Chelsea'ye penaltı atışlarıyla elenmiştir. 2021-2022 sezonunda 42 yıl sonra UEFA Avrupa Ligi şampiyonu olmuştur. Bu başarı sayesinde tarihinde ilk kez UEFA Şampiyonlar Ligi'nde mücadele etmeye hak kazanmıştır.
İtalya’nın En İyi Futbol Takımları 6-Lazio
1900 yılında kurulan topluluk,Serie A'da ve tarihinin çoğunu İtalyan futbolunun en üst kademesinde geçirmiştir. Lazio,İtalya şampiyonu Coppa Italia'yı yedi kez,Supercoppa Italiana'yı beş kez ve hem UEFA Kupa Galipleri Kupası'nı hem de UEFA Süper Kupası'nı kazanmışlardır.Kulübün ilk büyük başarısı 1958'de yerel kupa galibiyetiydi . 1974'te ilk Serie A şampiyonluğunu kazandılar. 1990'lar Lazio'nun tarihindeki en başarılı dönemdi: 1998'de UEFA Kupası finaline ulaştılar; 1999'da UEFA Kupa Galipleri Kupası ve UEFA Süper Kupası'nı kazandılar ; ve 2000'de Serie A şampiyonluğunu garantilediler . 2002'de başkan Sergio Cragnotti'nin istifasını ve birkaç yıldız oyuncunun satılmasını zorlayan ciddi bir ekonomik kriz nedeniyle Lazio'nun ligdeki başarısı azaldı. Daha düşük bütçelere rağmen kulüp o zamandan beri dört Coppa Italia şampiyonluğu kazandı: 2004 , 2009 , 2013 ve 2019. Mevcut başkan Claudio Lotito, pozisyondaki iki yıllık boşluğun ardından 2004'te kulübün başına geçti.Lazio, 1929'dan beri Derby della Capitale ("Başkent Derbisi") yarışmasında mücadele ettikleri Roma ile uzun süredir devam eden ve şiddetli bir rekabeti paylaşmaktadır.Başlangıçta erkek ve kadın profesyonel takımla(SS Lazio SpA olarak kurulmuştu) herhangi bir ana-yan kuruluş ilişkisi olmamasına rağmen , Società Sportiva Lazio'nun kurulması , kulübün toplamda 40'tan fazla farklı spor dalında faaliyet göstermesine olanak sağladı.
İspanya’nın En İy Futbol Takımları. 6-Valencia
Valencia 1919'da kurulmuş ve 1923'teki açılışından bu yana iç saha maçlarını 49.430 kişilik Mestalla'da oynamaktadır.Valencia, altı La Liga şampiyonluğu, sekiz Copa del Rey şampiyonluğu, bir Supercopa de Españave bir Copa Eva Duarte kazandı. Avrupa kupalarında iki Fuar Şehirleri Kupası , bir UEFA Kupası , bir UEFA Kupa Galipleri Kupası , iki UEFA Süper Kupası ve bir UEFA Intertoto Kupası kazandı. Ayrıca üst üste iki kez UEFA Şampiyonlar Ligi finaline ulaştı ( 2000 ve 2001 ). IFFHS , 2004 yılında Valencia'yı Dünyanın En İyi Kulübü olarak adlandırdı . Valencia ayrıca önde gelen Avrupa futbol kulüplerinin G-14 grubunun üyesiydi ve sona ermesinden bu yana Avrupa Kulüpler Birliği'nin orijinal üyelerinin bir parçası oldu .Kulübün beş eski üyesi, futbol tarihinin önemli isimlerinin anısını korumaya adanmış bir proje olan FIFA Uluslararası Futbol Onur Listesi'ne dahil edildi. Bunlar arasında Alfredo Di Stéfano , Mario Alberto Kempes , Romário , Jorge Valdano ve Didier Deschamps yer alıyor .Yıllar geçtikçe kulüp, üretken gençlik akademisi veya "Acadèmia " ile küresel bir üne kavuştu. Akademinin ürünleri arasında Miguel Tendillo , Ricardo Arias , Fernando Gómez , Andrés Palop , Javier Farinos , Raúl Albiol , David Albelda, Vicente Rodríguez , Gaizka Mendieta ve David Silva gibi birinci sınıf yetenekler yer alıyor. Oyunun son yıllarda mezun olan mevcut yıldızları arasında Isco, Jordi Alba , Paco Alcácer , Juan Bernat , José Gayà , Carlos Soler, Ferran Torres ve Lee Kang-inyer alıyor .
İngiltere’nin En İyi Futbol Takımları. 6-Aston Villa
Aston Villa Birmingham'da kurulan ve Premier League'de mücadele eden İngiliz futbol kulübü. 1874'te kurulan kulüp, 1897'den beri iç saha maçlarını Villa Park'ta oynamaktadır. 1888'de kurulan English Football League'in de kurucularından olan Aston Villa, aynı zamanda 1992'de kurulan Premier League'in de kurucuları arasındadır. Kulübün sahibi ve başkanı Amerikalı iş insanı Randy Lerner tarafından satışa sunulan kulüp, Haziran 2016'da Çinli iş insanı Tony Xi atarafından satın alındı.Kulüp, Football League First Division ve FA Cup'ı yedişer kez kazanmıştır. 1981-82 sezonunda, şimdiki adıyla UEFA Şampiyonlar Ligi kupasını kazanarak, bu kupayı alan beş İngiliz takımından biri konumundadır. Beş kez EFL Cup ve bir kez FA Charity Shield şampiyonluğuyla Aston Villa, kazandığı kupalar bakımından İngiltere'nin dördüncü büyük takımı konumundadır.Villa, Birmingham'ın diğer bir takımı olan Birmingham City ile büyük bir rekabet içindedir. İki kulüp arasında 1879'dan beri oynanan maçlar, Birmingham derbisi olarak adlandırılır.
Uefa Avrupa Ligi Şampiyonları. 5-liverpool(1976)
1976 UEFA Kupası finali İngiliz ekibi Liverpool ile Belçika ekibi Club Brugge arasında oynanan maç, iki ayaklı olarak 28 Nisan ve 19 Mayıs 1976 tarihinde, sırasıyla Liverpool'daki Anfield ile Brugge'deki Jan Breydel Stadyumu'nda oynandı.Her iki takım da finale ulaşana kadar beşer tur geçti ve bu maçlar, her takımın kendi sahasında birer kez olmak üzere iki ayak üzerinden gerçekleştirildi. Liverpool, birinci turdan başlayarak sırasıyla Hibernian'ı 3-2, Real Sociedad'ı 9-1, Śląsk Wrocław'ı 5-1, Dynamo Dresden'i 2-1 ve son olarak yarı finalde Barcelona'yı 2-1 yenerek finale yükseldi. Club Brugge ise ilk turda Olympique Lyonnais'yi 6-4'lük skorla yenerken sonraki turlarda Ipswich Town'u 4-3, Roma'yı 2-0, Milan'ı 3-2 ve son olarak Hamburg'u 2-1 yendi.Final maçının ilk ayağını toplam 50.188 seyirci izledi ve Club Brugge, Raoul Lambert ve Julien Cools'un attığı gollerle maçın ilk yarısında 0-2 öne geçti. Ancak ikinci yarıda, Ray Kennedy, Jimmy Case ve Kevin Keegan'ın yedi dakika içerisinde attığı üç gol, Liverpool'un ilk ayağı 3-2'lik skorla kazanmasını sağladı. 29.423 seyircinin izlediği final maçının ikinci ayağında Club Brugge, 11. dakikada öne geçti. Liverpool dört dakika sonra Kevin Keegan ile skorda dengeyi sağladı. Maçın geri kalanında iki takımda skoru değiştiremedi ve maç 1-1 berabere sonuçlandı. Böylece, Liverpool toplamda 4-3'lük skorla galip gelerek ikinci kez UEFA Kupası'nı müzesine götürdü.
Avrupa Şampiyonları. 5-Batı Almanya(1980)
1980 Avrupa Futbol Şampiyonası, 11-22 Haziran 1980 tarihleri arasında İtalya'da düzenlenmiş olan altıncı Avrupa Futbol Şampiyonası.1980 Avrupa Futbol Şampiyonası, final turunda sekiz takımın yer aldığı ilk turnuva oldu. Dörder takımdan oluşan iki grubun birincileri finalde, ikincileri ise üçüncülük maçında karşılaştılar. Bu turnuva, aynı zamanda, ev sahibi ülkenin önceden belirlendiği ve seri başı olduğu ilk Avrupa Şampiyonasıydı.1980 Avrupa Futbol Şampiyonası finali 22 Haziranda İtalya'nın başkenti Roma'da Batı Almanya ile Belçika arasında oynanan maç. Batı Almanya, Horst Hrubesch'in 10 ve 88. dakikalarda attığı gollerle maçı 2-1 kazanarak Avrupa'nın en büyüğü oldu.Bu turnuvada üst üste üçüncü kez finale yükselen Batı Almanya, organizasyonun sonunda sadece bir kupa değil, birçok da yıldız kazanmıştı. Bernd Schuster ve Rummenigge ikilisinin harikalar yarattığı maçta, bitirici hamleyi Hrubesh'in takipçiliği sayesinde yapan Batı Almanya, İtalya'da başlayan Euro 1980 serüvenini kendi tarihine altın harflerle yazarak kapatmayı başardı.
Dünyanın Gelmiş Geçmiş En İyi Teknik Direktörleri 70-Hennes Weisweiler
Hennes Weisweiler 1947'de teknik direktörlük lisansı aldı. 1957'den 1970'e dek, Köln Spor Akademisi'nin futbol teknik adamlığı eğitiminin sorumlusuydu. 1959'da yazdığı kitabı "Futbolun Kitabı: Taktik, Antrenman, Takım" her seviyedeki futbol adamlarının eğitiminde bir klasik haline geldi ve antrenman düzenleme referans alınan bir eser oldu.Borussia Mönchengladbach ile çalıştığı yıllarda, ofansif bir sistemin yanında altyapı eğitimine verdiği önemle ikinci seviye bir yerel takımı, Avrupa'nın en iyi takımlarından biri haline getirdi ve 1970'lerin en iyi kulüp hocalarından biri haline geldi.1964'te başına geçtiği Borussia'yı bir sene sonra Bundesliga'ya çıkarıp, 1970, 1971 ve 1975 yıllarında lig şampiyonu, 1973'te Almanya Kupası, 1975'te ise UEFA Kupası sahibi yaptı. 1. FC Köln ile 1977 Almanya Kupası'nı kazandıktan bir sene sonra hem ligin hem kupanın sahibi olarak kulüp tarihinin en büyük başarısına imza attı. 1975-76 sezonunda başarısız geçen bir Barcelona macerası dışında, Almanya dışında 1980'de New York Cosmos ile Kuzey Amerika Ligi şampiyonlugu, 1983'te ise Grasshopper ile de bir kez daha lig-kupa şampiyonluğu yaşadı. Aynı sene geçirdiği bir kalp krizi nedeniyle öldü.
Süper lig tarihinin en iyi futbolcuları. 32-Pablo Batalla
Batalla Bursaspor'da gösterdiği performansla sembol isim haline geldi.2009-2010 sezonu başından Bursaspor'a transfer olmuştur. O sezon alınan şampiyonlukta attığı 9 gol ve asistlerle büyük katkı yapmıştır.2010-2011 sezonunda Pablo Batalla Süper Lig'de toplam 32 kez 18 kişilik Kadroda yer aldı, 25 kez ilk on birde başladı 7 kez oyuna sonradan girdi. Bu maçlarda 3 gol atıp, 13 asist yapma başarısı göstermiştir.2011-2012 sezonunda performansını yükselten Batalla, üçüncü sezonunda 48 maç, 15 gol ve 17 asist ile büyük başarı yakalamıştır.2013-2014 sezonunda Süper Ligden ayrıldı.İlk döneminde 172 maça çıktı 51 gol atıp, 60 asist yapıp Bursaspor tarihinin unutulmazları arasına girdi.2015-16 sezonunun devre arasında Bursaspora geri döndü Batalla Bursaspor‘da bugüne kadar Süper Lig, Şampiyonlar Ligi, UEFA Avrupa Ligi ve Türkiye Kupası‘nda toplam 248 maça çıktı. Arjantinli futbolcu bu maçlarda 68 gol atma başarısını gösterdi.Bursaspor’un 2009-10 sezonunda şampiyonluğu ilan ettiği Beşiktaş maçındaki son golü filelere gönderdi.Bursaspor tarihinde önemli bir yere sahip Pablo Martin Batalla, Valencia karşısında Şampiyonlar Ligi‘ndeki ilk golü atan isim olarak da tarihe geçti.
Almanya’nın En İyi Futbol Takımları 7-Leipzig
Leipzig, Almanya'nın Saksonyaeyaletinin Leipzig kentinde kurulmuş Alman futbol kulübü. Beşinci ligdeki SSV Markranstädtkulübünün lisansını alarak enerji içeceği markası Red Bull'un desteğini alarak 2009 yılında kurulmuştur. Ancak DFB kuralları nedeniyle Red Bull adı kullanılamamış, bunun yerine çimen üstünde topla oynanan spor anlamına gelen ve Red Bull'un baş harfleriyle aynı olan RasenBallsport ismi alınmıştır.Evindeki maçlarını Red Bull Arena'da oynamaktadır.Bundesliga'ya çıktığı 2016-2017 yılında 2. olarak yükselişini sürdüren RB Leipzig, Bundesliga'ya çıktığı ilk sezon UEFA Şampiyonlar Ligi'ne gitmeye hak kazandı.2017-2018 sezonunda içinde Beşiktaş JK'nin de bulunduğu grubu 3. tamamlayan takım UEFA Avrupa Ligi'nde çeyrek finale kadar ulaştı ve ligi 6. bitirdi.2018-2019 sezonunda DFB-Pokal'da finale yükselse de Bayern'e 3-0 yenilerek kupayı kaybeden RB Leipzig, UEFA Avrupa Ligi'ne grup aşamasında veda etti, sezonu ise 3. sırada bitirdi.Ayrıca, 2020'de yarışmanın yarı finallerine ulaşarak Şampiyonlar Ligi'nde düzenli bir rol üstlendiler. Kulüp, ilk yerel ödülü olan DFB Pokal'ı , 2022 ve 2023'te üst üste iki sezonda kazandı .
İtalya’nın En İyi Futbol Takımları 7-Torino
Torino FC, İtalya'nın popüler futbol takımlarından biridir. Adını Torino kentinden alan kulüp, bordo-beyaz renklere sahiptir. Torino FC; Torino kentinde ezelî rakibi Juventus'tan daha fazla taraftara sahiptir.Torino, tüm iç saha maçlarını Stadio Olimpico Grande Torino'da (2006'ya kadar Stadio Comunale "Vittorio Pozzo" olarak da bilinir) oynar.1940'lı yıllarda çok başarılı olan Torino, 18 futbolcusunu 4 Mayıs 1949 tarihindeki bir uçak kazasında yitirmiş ligin geri kalan kısmında Torino'nun PAF oyuncuları takımı şampiyonluğa ulaştırmıştır.Tarihi olarak ülkenin en başarılı kulüpleri arasında yer alır ve çoğu 1940'lardaki Grande Torino döneminden gelen yedi lig şampiyonluğu kazanmıştır.O takım 1958 yılındaki Brezilya'nın, 1970'lerde Hollanda'nın oynadığı futbolu o yıllarda sahaya yansıtmıştır. Grande Torino takımı bir sezonda 125 gol atmak, Alessandria takımını 10-0, AS Roma takımını da deplasmanda 7-0 yenmek, en yakın rakibine 16 puan fark atmak gibi kırılması güç rekorlara imza atmıştır. Son Serie A şampiyonlukları 1976'da verildi. Torino, Coppa Italia'yı beş kez kazandı ve artık faaliyette olmayan bir uluslararası turnuva olan Mitropa Kupası'nı 1991'de kazandı .
İspanya’nın En İy Futbol Takımları. 7-Villarreal
Villarreal 1923'te kurulmuş olup, iç saha maçlarını 24.890 kişilik Seramik Stadyumu'nda oynamaktadır.2003-04 sezonunda UEFA Kupası'nda yarı final oynamışlardır. 2004-2005 sezonunda La Liga'yı 3. bitirmiş, bir sonraki sezon UEFA Şampiyonlar Ligi'nde Arsenal karşısında son dakikada atamadığı penaltı golü yüzünden, yarı finalde elenmişlerdir.1997-98 sezonu sonuna kadar, İspanya 2. Ligi, 3. Ligi ve Amatör Liglerinde mücadele eden Villarreal, 1998-99 sezonunda ilk defa çıktığı La Liga'da, 18. olduktan sonra tekrar 2. Lige düşmüş ve 2000-01 sezonunda tekrar yükseldiği La Liga'da, 2011-12 sezonuna kadar mücadele ederek hem ligde hem de Avrupa'da başarılar elde etti.2021 UEFA Avrupa Ligi finalinde Manchester Unitedı, uzatmaların ardından 1-1 berabere kaldıktan sonra penaltılarla maçı 11-10 yendi ve böylece kulübün tarihindeki ilk büyük kupayı kazandı.Kadrosunda bir dönem Martin Palermo, Sonny Anderson, Riquelme, Diego Forlán ve Nihat Kahveci gibi önemli oyuncular bulundu. Gol rekorları ise, Bölgesel Lig takımlarından Navata'yı, 2009'da 27-0 yenmeleri oldu.
İngiltere’nin En İyi Futbol Takımları. 7-Tottenham Hotspur
Tottenham Hotspur Kuzey Londra'da kurulmuş profesyonel bir İngiliz futbol kulübü. Premier League'de mücadele etmektedir.Tottenham Hotspur Stadyumu 2019'da açılıncaya kadar Wembley Stadyumu,2018-19 sezonunda kulübün iç saha maçlarına ev sahipliği yapmaktaydı.Kulübün eski stadyumu White Hart Lane, aynı yerde yeni bir stadyum inşa etmek için yıkıldı.Tottenham, İngiltere'de 20. yüzyılın içinde 1960-61 sezonunda, hem ligi hem kupayı kazanmayı başarmış ilk takımdır. 1963 yılında da UEFA Kupa Galipleri Kupası'nı kazanarak Avrupa'da kupa kazanan ilk İngiliz takımı olmuştur. 1970'lerde iki kez EFL Cup'ı ve 1972'de de yeni adıyla ilk UEFA Kupası'nı kazanmışlardır. 1980'lerde Spurs, birçok kupa kazanmıştır: iki kez FA Cup, bir kez FA Community Shield ve 1983-84 sezonunda UEFA Kupası. 1990'larda FA Cup ve Lig Kupası'nı kazanmışlardır. 2008'de Lig Kupası'nı bir kez daha kazanmışlardır, böylece her on yılda en az bir kez bu kupayı kazanmış oldular. Bu, sadece Manchester United tarafından gerçekleştirilmiş bir başarıydı.Kulübün Latince motto'su Audere est Facere'dir (Türkçe: Cesaret etmek yapmaktır). Amblemi bir futbol topuna tünemiş horozdur. Kulüp, yakın komşusu olan Arsenal ile uzun bir tarihe sahip olan bir rekabet içindedir, bu iki takım arasındaki maçlar Kuzey Londra Derbisi olarak bilinir.
Şampiyonlar Ligi Kazananları 20-Chelsea(2011-2012)
2012 UEFA Şampiyonlar Ligi finali Bayern Münih ve 1860 Münih'in ev sahibi oldukları Allianz Arena'da oynandı.Finalde, yarı finalde geçen senenin şampiyonu Barcelona'yı toplamda 3-2 ile eleyen İngiliz Chelsea ile Real Madrid'i toplamda 3-3'lük beraberliğin ardından penaltılarda 3-1 yenen Bayern Münih karşılaştı.1957, 1965 ve 1984'ten beri dördüncü kez ve turnuvanın adı Şampiyonlar Ligi olduğundan beri ilk kez bir takım kendi evinde final oynadı. Maçın kazananı 2011-12 UEFA Avrupa Ligi şampiyonu ilk 2012 UEFA Süper Kupası maçında karşı karşıya gelecek ve 2012 FIFA Kulüpler Dünya Kupası'na UEFA'yı temsilen katılmıştır.19 Mayıs 2012'de Münih'teki Allianz Arena'da Bayern Münih ile Chelsea arasında oynanan Şampiyonlar Ligi final maçı 1-1 beraberlikle sonuçlanmış, penaltılarda rakibine 4-3 üstünlük kuran Chelsea şampiyon olmuştur.
Uefa Avrupa Ligi Şampiyonları. 4-Borussia Mönchengladbach. (1975)
1974–75 sezonunda Borussia Mönchengladbach çift kupa kazandı.Kulüp Bundesliga ve UEFA Kupası'nı kazanarak dubble yaptı.Sezon boyunca şampiyonluktaki rakiplerinden biri olan FC Köln ile 5 kez karşılaştı ve bu karşılaşmalar iki Bundesliga maçı, iki UEFA Kupası maçı ve bir DFB-Pokal maçı içeriyordu. Mönchengladbach, FC Köln'e karşı üç galibiyet, iki beraberlik ve bir mağlubiyet aldı.1975 UEFA Kupası finali 7 Mayıs 1975 ve 21 Mayıs 1975 tarihlerinde iki ayak üzerinden oynanandı.Batı Almanya takımı Borussia Mönchengladbach ve Hollanda'nın FC Twente takımları finalde karşılaştı.Mönchengladbach toplamda 5-1 ile kupayı almıştır. İkinci maçta Borussia Mönchengladbach forveti Jupp Heynckes hat-trick yaptı.
Avrupa Şampiyonları. 4-Çekoslovakya. (1976)
5. Avrupa Futbol Şampiyonası, 16 Haziran 1976 ile 20 Haziran 1976 tarihleri arasında Yugoslavya Sosyalist Federal Cumhuriyeti'nde düzenlenen futbol turnuvasıdır.Final turnuvası için takımlar Yugoslavya SFC'ye gittiğinde Batı Almanya ev sahibinin, Hollanda da Çekoslovakya'nın rakibi oldu. Hollanda Çeklere boyun eğerken, Batı Almanya Yugoslavya'yı rahat geçerek finale çıktı. Şampiyon ise kupayı ilk kez kaldıran 1976 Avrupa Futbol Şampiyonası finali 20 Haziran 1976'da Yugoslavya'nın başkenti Belgrad'da Çekoslovakya ile Batı Almanya arasında oynanandı.Normal süresi ve uzatmaları 2-2 biten maçın ardından penaltı vuruşlarına geçilmiş ve Çekoslovakya penaltı atışlarını 5-3 kazanarak şampiyon olmuştur.Çekoslovak futbolcu Antonin Panenka ise final maçında gole çevirdiği penaltı atışıyla ün kazandı ve bu penaltı kendi soyadıyla anılan bir penaltı tekniği olarak futbol tarihindeki yerini aldı.
Dünyanın Gelmiş Geçmiş En İyi Teknik Direktörleri 71-Carlos Bianchi
Bianchi, Ligue 1'de Nice tarafından işe alındı ve 1989 ile 1990 arasında kulübü 24 maçta çalıştırdı. Nice, playoff'ta Strasbourg'u toplamda 7-3'lük skorla yenerek en üst ligde kaldı.Bianchi Nice'ten ayrıldıktan sonra Paris FC'yi çalıştırmak için Paris'e döndü ve iki yıl(1991-92) burada kaldı.Bianchi,Eduardo Luján Manera'nın yerine ilk kez forma giydiği kulüp olan Vélez Sarsfield'ı çalıştırmak için Aralık 1992'de Arjantin'e döndü.Yedek kulübesindeki ilk maçı,21 Şubat 1993'te,Vélez'in 1993 Clausura sezonunun ilk turunda Deportivo Español'u 2-0 yendiği maçtı.Vélez, oynanan 19 maçta 27 puanla şampiyonluğu kazandı ve 2. lig şampiyonluğunu elde etti.Arjantin şampiyonu olarak Vélez,takımın Boca Juniors ve Brezilyalı Cruzeiro ve Palmeiras gibi güçlü ve deneyimli rakipleriyle aynı grupta yer aldığı 1994 Copa Libertadores'e katılmaya hak kazandı.Yine de Vélez bölgede 1.oldu ve bu nedenle takım bir sonraki aşamaya katılmaya hak kazandı. Vélez daha sonra finalde savunan şampiyon São Paulo ile karşılaşmak için Defensor,Minervan ve Atlético Junior'ı eledi.Vélez Sarsfield seriyi kazanarak ilk Copa Libertadores kupasını kazandı.Bir sonraki adım,Bianchi'nin Milan'ı 2-0 yenerek ikinci uluslararası şampiyonluğunu kazandığı 1994 Kıtalararası Kupa oldu.Vélez, Bianchi ile iki lig şampiyonluğu daha kazandı ve kulübün tarihindeki en başarılı dönemi başlattı.Kulüpteki iki döneminde Bianchi, dört lig şampiyonluğu, üç Copa Libertadores şampiyonluğu iki Kıtalararası Kupaşampiyonluğu kazandı.
Süper lig tarihinin en iyi futbolcuları. 31-Can Bartu
Millî takım ve Fenerbahçe’deki başarılı futbolu ile dikkat çeken Bartu, 1961 yılında İtalya’nın Fiorentina takımına transfer oldu. 1961-62 UEFA Kupa Galipleri Kupası finalinde Fiorentina formasıyla Atletico Madrid’e karşı oynamış ve UEFA’nın organize ettiği bir kupa organizasyonunda finalde forma giyen ilk Türk futbolcu olmuştur.1962’de Venezia takımında oynayan Bartu,1964'te de Lazio’da oynadı. İtalya’da başarılı bir dönem geçiren ve İtalyanlar tarafından “Sinyor” olarak adlandırılan Bartu,1967 yılında Türkiye'ye dönerek eski takımı Fenerbahçe'de futbola devam etti.Bartu, Fenerbahçe'de 326 maç oynadı ve 162 gol attı.Üç yıl boyunca Fenerbahçe'de forma giyen futbolcu, 1969'da, Metin Oktay'ın, İstanbul'da, Galatasaray - Fenerbahçe arasında oynanan jübilesinde, Metin Oktay kısa bir süre Fenerbahçe forması giyerken, maça Galatasaray formasıyla çıkarak, bu jübileyi ölümsüzleştirmiştir.
Almanya’nın En İyi Futbol Takımları 8-Wolfsburg
VfL Wolfsburg, Almanya'da futbolun en üst seviyesi olan Bundesliga'da mücadele eden bir futbol takımı. İsmini Wolfsburg kentinden alan takımın ana sponsoru Volkswagen'dir.1997-98 sezonundan bu yana kesintisiz mücadele ettiği Bundesliga'da, ilk şampiyonluğunu 2008-09 sezonunda Felix Magath yönetiminde topladığı 69 puan ile yaşamıştır. Ertesi sezon ilk kez katıldığı UEFA Şampiyonlar Ligi'nde grup 3.sü olarak UEFA Avrupa Ligi'nde yoluna devam etmiş ancak çeyrek finalde eşleştiği ve o sene final oynayacak Fulham'a iki maçta da yenilerek elenmiştir.Lig 5.si olarak ön eleme oynamadan katıldığı 2014-15 UEFA Avrupa Ligi'nde grubundan ikinci olarak çıkmış ve önce Sporting'i, ardından Internazionale'yi eleyerek yeniden çeyrek final görmüştür. Fakat bu turda Napoli'yi geçemeyerek Almanya'ya dönmüştür. O sezon ligde bir kez daha 69 puan toplayarak 2. olmuş ve tarihindeki şampiyonluktan sonraki en iyi derecesini elde etmiştir. İkinci kez Şampiyonlar Ligi'ne katılma hakkı kazanan ve grubundan lider çıkıp KAA Gent'i geçerek çeyrek finalde Real Madrid ile eşleşen Kurtlar, evinde oynadığı ilk maçı 2-0 kazanmasına rağmen İspanya'da aldığı 3-0'lık mağlubiyetle turnuvaya veda etmiştir.
İtalya’nın En İyi Futbol Takımları 8-Fiorentina
ACF Fiorentina, İtalya'nın Toscanabölgesinin önemli şehirlerinden Floransa'da kurulmuş futbol kulübü.Futbol takımı iç saha maçlarını 47.282 seyirci kapasiteli 'Comunale' Stadium "Artemio Franchi"'da yapmaktadır.Fiorentina İtalyan futbolunun köklü ve saygın kulüplerinden biri olarak kabul edilir. Kulüp, dünya çapında birçok taraftarı olan ve futbol tarihinde önemli bir yere sahip olan bir kulüptür. İtalya futbolunda çeşitli başarılar elde etmiştir. Kulüp, Serie A'da (İtalya'nın en üst düzey futbol ligi) birkaç kez ikinci olmuş ve Coppa Italia (İtalya Kupası) ve Supercoppa Italiana (İtalya Süper Kupası) gibi yerel kupalarda da başarı elde etmiştir.Fiorentina 1 kez Kupa Galipleri Kupası şampiyonluğu yaşarken, 1 kez kupayı finalde kaybetmiş ve 1 kezde kupada yarı final oynamıştır.Şampiyonlar Ligi'nde ise Fiorentina 1 kez finalde oynayıp kupayı kaybetmiştir. Kupada 1 kez çeyrek final ve 2 kez son 16 turunu görmüştür.Uefa Kupası'nda ise 1 kez final ve 2 kez yarı final oynamıştır.
İspanya’nın En İy Futbol Takımları. 8-Real Betis
Real Betis,İspanya'nın Sevilla kentinde 1907'de kurulan futbol kulübüdür. La Liga'da mücadele eden ekip yeşil-beyaz renklere sahiptir. Maçlarını Benito Villamarin Stadı'nda oynarlar. Tarihinde 1 İspanya Ligi şampiyonluğu, 3 İspanya Kupası şampiyonluğu bulunmaktadır.Betis 2017-2018 La Liga sezonunda başarılı bir grafik çizerek sezonu 6. sırada tamamladı ve UEFA Avrupa Ligi'ne grup aşamasından katılma hakkı kazandı.2021-22 sezonunda, Copa del Rey finalinde Valencia'ya karşı üstünlük kurup 17 yıllık kupa hasretine son vermiştir.Takımın tarihindeki en büyük başarı, 2005-2006 sezonunda Kral Kupası'nı kazanmalarıdır. O dönemde, takımın başında Juande Ramos isimli deneyimli bir teknik direktör vardı. Real Betis, Kral Kupası finalinde Barcelona ile karşılaşmış ve mücadeleden galip ayrılarak tarihindeki ilk Kral Kupası'nı müzesine götürmüştür. Bu zafer, takımın tarihinde önemli bir dönüm noktası olmuş ve Betis taraftarları için unutulmaz bir anı olarak kalmıştır.
Galatasaray’ın Yeni Transferi Leroy Sane’nin Karıyeri
Galatasaray'ın yeni yıldızı! İşte Leroy Sane'nin kariyeri…. Sané ilk profesyonel maçına 2014 yılında Schalke 04 formasıyla çıktı ve 2016 yılında 46.5 milyon Sterlin karşılığında Manchester City'ye transfer oldu. 2017-18'de PFA Yılın Genç Oyuncusu seçilerek bu ödülü kazanan ilk ve şimdiye kadar tek Alman oyuncu oldu. City ile 2 Premier League, 1 FA Cup, 3 EFL Cup ve 1 FA Community Shield'ı kazandı. 2020 yılında 49 milyon Euro karşılığında Alman ekibi Bayern Münih’e transfer oldu. Burada geçirdiği 5 sezon boyunca; 4 Bundesliga şampiyonluğu, 2 DFL-Supercup, 1 UEFA Süper Kupa ve 1 FIFA Kulüpler Dünya Kupası kazandı.Sané, Almanya A Millî Takımı'yla ilk uluslararası maçına Kasım 2015'te çıktı. 2016 Avrupa Futbol Şampiyonası'nda yarı finale yükselen Almanya kadrosunda yer aldı. Ayrıca, 2020 ve 2024 Avrupa Futbol Şampiyonaları ile 2022 FIFA Dünya Kupası'nda da Almanya millî takımının kadrosunda bulundu.
İngiltere’nin En İyi Futbol Takımları. 8-Everton
1878'de kurulmuş olan kulüp, maçlarını Liverpool şehrinde Goodison Park Stadı'nda oynamaktadır.Premier League'de en fazla kalan kulüptür. Premier League içerisinde alınan kupalar sayısında Big Six'te yer alan Tottenham ve Chelsea gibi takımları geçip 5. sırada yer almıştır. Ezeli rakibi Liverpool FC ile Merseyside derbisi'ni oynamaktadır. 215 maçın 85'ini Liverpool, 66'sını Everton kazanmıştır. 64 maç da berabere bitmiştir.Everton FC 1888 – 89 yıllarında İngiltere futbol liginin kurucu üyeleri arasında yer aldı. 1890 – 91 sezonunda ise Everton ilk galibiyetini kazanarak ligin ilk şampiyonu oldu. Everton ilk FA Cup şampiyonluğunu ise 1906 yılında kazandı.Dünya Savaşı nedeni ile kulüp performansı biraz aşağıya düştü. Kulüp 1927 yılına kadar istikrarlı bir başarı gösteremedi. 2. Dünya Savaşı’nın başlamasına kadar pek çok şampiyonluk elde etti.1950 – 51 sezonunda küme düşen Everton FC 1953 – 54 sezonuna kadar 1. lige çıkamadı. 1961 yılında tekrar toparlanan takım 1962 – 63 sezonunda lig şampiyonluğu ve 1966 yılında ise FA Cup’u kazandı.Ancak ne yazık ki Kulüp 1970’li yıllarda tekrar düşüşe geçti. 1980’li yıllarda tekrar yükselişe geçen takım 1984 – 85 sezonunda tarihinin ilk ve tek Avrupa başarısı olan Avrupa Kupa Galipleri Kupası şampiyonluğunu kazandı.Everton FC’nin bugüne kadar 9 İngiliz ligi şampiyonluğu, 5 FA Kupa şampiyonluğu, 9 English Supercup şampiyonluğu ve 1 Avrupa Kupa Galipleri Kupa şampiyonluğu bulunmaktadır.
Şampiyonlar Ligi Kazananları 19-Barcelona(2010-2011)
2011 UEFA Şampiyonlar Ligi finali; 28 Mayıs 2011 tarihinde İngiltere'nin başkenti Londra'da bulunan Wembley Stadyumu'nda oynandı.Ayrıca bu maç Şampiyon Kulüpler Kupası adıyla başlayan turnuvanın toplamda 56., Şampiyonlar Ligi adıyla ise 19.finalidir.Finalde karşılaşan Barcelona ve Manchester United, Roma'da oynanan 2009 Finalinde de karşılaşmış ve maçı 2-0 kazanan Barcelona 2009 yılının Şampiyonlar Ligi şampiyonu olmuştu.Finalist iki takım da bu kupayı daha önce 3 kez müzesine götürdü. Manchester United 1968, 1999ve 2008 yıllarında; Barcelona ise 1992, 2006 ve 2009 yıllarında şampiyonluğa ulaşmıştı.Maçın sonunda Manchester United'ı Pedro, Messive David Villa'nın golleriyle 3-1 yenen Barcelona şampiyon oldu. Manchester United'ın tek golünü ise Wayne Rooney kaydetti. Barcelona böylece son altı sezonda üçüncü, toplamda ise dördüncü şampiyonluğuna ulaştı.
Uefa Avrupa Ligi Şampiyonları. 3-Feyenoord(1974)
1974 UEFA Kupası finali 21 Mayıs 1974 ve 29 Mayıs 1974 günlerinde İngiltere, Londra'daki White Hart Lane ve Hollanda, Rotterdam'daki De Kuip stadyumlarında İki ayaklı olarak oynandı.İngiltere'den Tottenham Hotspur ve Hollanda'dan Feyenoord arasında oynandı. Feyenoord toplamda 4-2 kazandı.Bu, bir Hollanda takımının Avrupa kupasını kazandığı üst üste beşinci yıldı.Feyenoord ayrıca İngiliz kulüplerinin UEFA Kupası veya Fuar Şehirleri Kupası'nı kazandığı üst üste altı yıllık seriyi de bozdu.
Avrupa Şampiyonları. 3-Batı Almanya(1972)
4. Avrupa Futbol Şampiyonası, 14 Haziran 1972 ile 18 Haziran 1972 tarihleri arasında Belçika'da düzenlendi. Elemelerine toplam 32 takım katılmış, çeyrek finali geçen 4 takım final turnuvasına katılmaya hak kazanmıştır.1972 Avrupa Futbol Şampiyonası finali 18 Haziran 1972'de 4. Avrupa Futbol Şampiyonasına ev sahipliği yapan Belçika'nın başkenti Brüksel'de Sovyetler Birliği ile Batı Almanya arasında oynanmıştır.Gerd Müller’in dublesiyle yarı finalde Belçika’yı 2-1 yenen Batı Almanya yine Gerd Müllerin ve Herbert Wimmer'in golleriyle maçı 3-0 kazanarak ilk kez Avrupa şampiyonu olmuştur.Bombacı lakaplı Müller hem elemelerin (7 gol) hem de finallerin (4 gol) gol kralı olmayı başaran hâlâ tek isim.
Dünyanın Gelmiş Geçmiş En İyi Teknik Direktörleri 72-Didier Deschamps
Didier Deschamps Aktif futbolu bıraktıktan sonra teknik direktörlük yapmaya başlamıştır. Monaco'yı tarihinde ilk kez UEFA Şampiyonlar Ligi Finali oynattıktan sonra 2006 yılında yaşanan şike skandalı sonrası ikinci lige düşürülen Juventus'un başına geçmiş takımı tekrar Serie A'ya çıkarttıktan sonra görevinden ayrımıştır.2009-2010 sezonunda Marsilya'nın başına geçmiştir.2009-2010 sezonunda Ligue 1'de bitime 2 hafta kala Marseille ile şampiyonluğunu ilan etmiştir. Şu an Fransa A millî takımını çalıştırmaktadır.Deschamps, başına geçtiği millî takımla ilk uluslararası turnuvaya ülkenin ev sahipliğinde düzenlenen 2016 Avrupa Futbol Şampiyonasındaçıkmış ve burada millî takımı finale kadar yükseltmiş ancak finalde Portekiz'e yenilerek 2. olmuştur. Ardından 2018 FIFA Dünya Kupasınıkazadı. Böylece Deschamps hem oyuncuyken hem de teknik direktörken Dünya Kupasını kazanmayı başarmıştır. Deschamps ve millî takım 2020 Avrupa Futbol Şampiyonasında son 16 turunda turnuvaya veda ederken 2022 FIFA Dünya Kupasında ise tekrar finale yükselmiş ancak Arjantin'e penaltılarla kaybederek kupayı alamamıştır. 2024 Avrupa Futbol ŞampiyonasındaDesamps, millî takımı yarı finale kadar çıkartmış ama yarı finalde turnuvanın şampiyonu olacak olan İspanya'ya 2-1'lik skorla yenilmiştir.
Süper lig tarihinin en iyi futbolcuları. 30-Guti Hernández
Guti kariyerinin çoğunu Real Madrid'de geçirdi, kulüpte 542 resmî maçta oynadı ve takımın ikinci kaptanı oldu.Guti, 1986 yılında Real Madrid altyapısında futbola başladı. 1995 ile 1996 yılları arasında Real Madrid Castilla takımında oynadı ve as takıma yükseldi. 1998, 2000, 2002 yıllarında UEFA Şampiyonlar Ligi'ni kazandı ve 2003'te UEFA Süper Kupası'nı kazandı. 1997, 2001, 2003, 2007 ve 2008yıllarında olmak üzere toplamda beş kez La Liga şampiyonluğu yaşadı ve 1997, 2001, 2003 ve 2008 yıllarında olmak üzere dört kez İspanya Süper Kupası'nı kazandı. Ayrıca 1998 ve 2002'de Kıtalararası Kupa'yı kazandı. 2010'da Süper Ligekiplerinden Beşiktaş'a katıldı ve 2010-11 Türkiye Kupası'nı kazandı.Guti Hernandez, Beşiktaş formasıyla çıktığı 40 resmi maçta 12 gole imza attı.Spor Toto Süper Lig'de 23 maçta forma bulan İspanyol futbolcu, UEFA Avrupa Ligi'nde 11, Ziraat Türkiye Kupası'nda ise 6 karşılaşmada görev aldı.Beşiktaş'ta toplam 8 kez penaltı atışı kullanan Guti, geçen sezon Spor Toto Süper Lig'deki Kasımpaşa maçı hariç penaltı kaçırmadı. 2011-12 sezonunda 35 yaşındaki oyuncu serbest bırakıldı.
Uluslar Ligi Şampiyonu Portekiz Oldu.
2025 UEFA Uluslar Ligi'nde İspanya'yı normal süresi ve uzatmaları 2-2 tamamlanan maçta penaltılarla 5-3 yenen Portekiz şampiyon oldu. Almanya'da oynanan UEFA Uluslar Ligi final mücadelesinde Portekiz ile İspanya karşı karşı geldi. Karşılaşmanın normal süresi ve uzatmaları 2-2'lik eşitlikle sonuçlanırken, penaltı atışlarının ardından Portekiz galip gelen taraf oldu.İsviçreli hakem Sandro Scharer'ın yönettiği mücadelenin 22. dakikasında İspanya Zubimendi'nin golüyle 1-0 öne geçti. Portekiz, 26. dakikada Mendes'le 1-1'lik eşitliği yakaladı. 45. dakikada Oyarzabal'ın fileleri havalandırmasıyla İspanya soyunma odasına 2-1 üstün girdi. 61. dakikada sahneye Ronaldo çıktı ve skoru 2-2'ye getiren golü kaydetti.İkinci yarının kalan kısımda ve uzatmalarda gol sesi çıkmadı ve 120 dakika 2-2'lik skorla sonuçlandı.UEFA Uluslar Ligi'nde penaltılara giden dev finalde şampiyon ise 5-3'lük skorla Portekiz oldu.
Uluslar Ligi’nde Final Zamanı
UEFA Uluslar Ligi'nde 2024-2025 sezonu şampiyonu, Portekiz ile İspanya arasında yarın yapılacak final maçıyla belli olacak. Portekiz - İspanya maçı, UEFA Uluslar Ligi Finali kapsamında 8 Haziran Pazar günü saat 22.00'de oynanacak.Danimarka, Sırbistan ve İsviçre'nin bulunduğu A Ligi 4. Grup'u 16 puanla lider tamamlayan İspanya çeyrek finale yükseldi. Bu turda Hollanda ile eşleşen İspanyollar, 2-2 ve 3-3'lük skorlar sonrasında rakibini penaltılarda 5-4 yenerek yarı finale çıktı. İspanya yarı finalde ise nefesleri kesen 90 dakikada Fransa'yı 5-4 yenerek finale yükseldi.Hırvatistan, İskoçya ve Polonya'nın yer aldığı A Ligi 1. Grup'u 14 puanla ilk sırada bitiren Portekiz ise çeyrek finalde Danimarka ile eşleşti. İlk maçta rakibine deplasmanda 1-0 yenilen Portekiz, rövanşta ise rakibini 5-2 yenerek tur atladı. Yarı finalde Almanya'yı 2-1 mağlup eden yeşil kırmızılılar finalde İspanya'nın rakibi oldu.Allianz Arena'da oynanacak mücadelede hata yapmak istemeyen takımlar, kupayı müzesine götürmeyi hedefliyor.
Futbol Tarihine Damga Vurmuş Oyuncular. 1-Pelé
Pelé 1956'dan emekli olduğu 1977'ye kadar, hazırlık maçları da dâhil olmak üzere oynadığı 1363 maçta attığı 1279 gol Guinness Dünya Rekorları'nda yer almaktadır.Tüm zamanların en iyi futbolcularından biri olarak kabul edilen Pelé; Franz Beckenbauer, Alfredo Di Stéfano ve Karl-Heinz Rummeniggegibi futbolcuların yanı sıra FIFA tarafından da "en iyi" olarak nitelendirilmiştir.2000'de Diego Maradona ile birlikte FIFA Yüzyılın Oyuncusu ödülünü kazanmıştır.on altı yaşındayken Brezilya millî futbol takımı için oynamaya başladı. On yedi yaşındayken 1958 Dünya Kupası finalinde attığı gol, onu bir Dünya Kupası finalinde gol atan en genç futbolcu yaptı. Brezilya 1962 Dünya Kupası'nda da şampiyon oldu ancak Pelé grup aşamasında sakatlandığı için turnuvanın geri kalanında oynayamadı. 1970 Dünya Kupası'nda dört gol yedi asistle oynayarak üçüncü şampiyonluğun merkezinde yer aldı. On dört yıllık millî takım kariyerinde üç FIFA Dünya Kupası (1958, 1962, 1970) kazandı ve tarihte bunu başarabilen tek futbolcu oldu.Kulüp kariyerinin büyük çoğunluğunu Santos'ta geçiren Pelé, orada toplamda yirmi beş kupa kazandı. 1962'de kulübüne tarihinin ilk Libertadores kupasını kazandırdı ardından 1963'te tekrar şampiyon oldu. Libertadores şampiyonu olarak oynadığı iki Kıtalararası Kupafinalinde (1962, 1963) sırasıyla Benfica ve Milan'a karşı oynadığı dört maçta dokuz gol attı.Santos iki finali de kazandı. Kariyerinin son iki yılını New York Cosmos'ta geçirdi.
Almanya’nın En İyi Futbol Takımları. 9-Stuttgart
Stuttgart,Baden-Württemberg merkezli bir Alman profesyonel spor kulübüdür. Kulübün futbol takımı şu anda Almanya'nın birinci ligi olan Bundesliga'da ulusal şampiyonayı beş kez, en son 2006-07'de,DFB-Pokal'ı dört kez ve UEFA Intertoto Kupası'nı rekor bir şekilde iki kez kazanmıştır.Futbol takımı iç saha maçlarını , şehrin sonbahar bira festivalinin gerçekleştiği Cannstatter Wasen'in yakınında bulunan Neckarpark'taki MHPArena'da oynar. İkinci takım tarafı VfB Stuttgart II şu anda yedek bir takım için izin verilen en yüksek lig olan 3. Liga'da oynar . Kulübün genç takımları ulusal 19 yaş altı şampiyonasını rekor bir şekilde on kez ve ulusal 17 yaş altı şampiyonasınıyedi kez kazanmıştır.100.000'den fazla üyesi olan üyelik tabanlı bir kulüp olan VfB, Baden-Württemberg'in en büyük spor kulübü ve Almanya'nın dokuzuncu büyük futbol kulübüdür. Fistbol , çim hokeyi , atletizm , masa tenisi ve futbol hakemleri için bölümleri vardır ve bunların hepsi yalnızca amatör seviyede yarışmaktadır. Kulüp ayrıca bir e-spor bölümü ve bir sosyal bölüm olan VfB-Garde'ı da sürdürmektedir .
İtalya’nın En İyi Futbol Takımları 9-BOLOGNA
İtalyan futbolunun en üst ligi olan Serie A'daoynayan , Bologna , Emilia-Romagna merkezli bir İtalyan profesyonel futbol kulübüdür. Kulüp, yedi üst lig şampiyonluğu, üç Coppa Italia şampiyonluğu ve bir UEFA Intertoto Kupası kazanmıştır.1909'da kurulan Bologna, Serie A'nın kurucu üyeleriydi ve lig şampiyonluklarının çoğunu 1930'ların sonlarında kazandı. Kulüp, 1964'te ligdeki hakimiyetini kaybetti ve o zamana kadar son lig şampiyonluğunu kazandı. 20. yüzyılın sonlarında küme düşme mücadelesi vermeden önce, 1970'lerde iki Coppa Italia şampiyonluğu kazandılar. Bologna, mali yanlış yönetim nedeniyle 2000'lerin başında ve 2010'larda birkaç kez el değiştirdi ve daha sonra Joey Saputo liderliğindeki bir Kanada konsorsiyumu kisvesi altında istikrara kavuştu .Bologna, İtalyan futbol tarihinde dokuzuncu en fazla olan 75 Serie A sezonuna katıldı.Kulüp, 1927'den beri Serie A'daki kapasite bakımından onuncu büyük stadyum olan Stadio Renato Dall'Ara'da oynuyor.
İspanya’nın En İy Futbol Takımları. 9-Real Sociedad
Real Sociedad İspanya'da bir Baskşehri olan San Sebastian'ın futbol takımıdır. Mavi-beyaz renklere sahip olan takım La Liga'da mücadele etmektedir. Maçlarını 32.000 kişilik Anoeta Stadyumunda oynamaktadır. Ezeli Rakibi Bask Bölgesinin diğer önemli takımı Athletic Bilbao'dur.Real Sociedad, 1909 yılında kuruldu ve 1910 yılında “Real” unvanını aldı. Bu unvan, İspanya Kralı XIII. Alfonso tarafından verilmiş ve kulübün kraliyet ailesiyle olan bağını simgeler. Real Sociedad, İspanya’nın en eski futbol kulüplerinden biri olarak, İspanyol futbolunun tarihinde önemli bir yer tutar.Kulüp, İspanya’nın en üst düzey futbol ligi olan La Liga’da uzun bir geçmişe sahiptir. Real Sociedad, 1980’li yıllarda büyük başarılara imza attı ve 1980-81 ile 1981-82 sezonlarında üst üste iki kez La Liga şampiyonu oldu. Bu dönemdeki başarısı, kulübün tarihindeki en parlak dönemlerden biri olarak kabul edilir.Real Sociedad, La Liga’da iki kez şampiyon olmanın yanı sıra, Copa del Rey’de de başarılı olmuştur. Kulüp, 1909 yılında ilk kez Copa del Rey’i kazandı. Daha sonra 2020-21 sezonunda, finalde Athletic Bilbao’yu yenerek bir kez daha Copa del Rey şampiyonu oldu.Kulübün diğer önemli başarıları arasında Supercopa de España’da kazandığı zaferler ve UEFA Avrupa Ligi’nde gösterdiği performanslar yer alır. Real Sociedad, Avrupa kupalarında da zaman zaman başarılı olmuş, özellikle UEFA Avrupa Ligi’nde iyi performanslar sergilemiştir.
İngiltere’nin En İyi Futbol Takımları. 9-Newcastle United
Newcastle United Maçlarını 52.387 kişilik St James' Park'ta oynayan kulüp siyah-beyaz renklere sahiptir.Newcastle United, İngiltere’nin en üst düzey futbol ligi olan Premier League’de dört kez şampiyonluk yaşadı. İlk şampiyonluklarına 1904-1905 sezonunda ulaştılar. Ardından, 1906-1907, 1908-1909 ve 1926-1927 sezonlarında da lig şampiyonluğunu elde ettiler. Bu başarılar, Newcastle United’ın başarılı bir kulüp olduğunu kanıtladı ve futbol tarihinde önemli bir yere sahip oldu.Newcastle United, İngiltere’nin en prestijli futbol kupası olan FA Cup’ı altı kez kazanma başarısı gösterdi. İlk kez 1910-1911 sezonunda FA Cup şampiyonu oldular ve bu başarılarını 1911-1912, 1923-1924, 1931-1932, 1950-1951 ve 1951-1952 sezonlarında da tekrarladılar. Bu FA Cup zaferleri, kulübün tarihindeki en önemli anlar arasında yer alır ve Newcastle United’ın büyük bir başarı geleneği olduğunu gösterir.Newcastle United, lig ve kupa başarılarının yanı sıra diğer turnuvalarda da önemli başarılar elde etti. Örneğin, Football League Championship’i dört kez kazandılar ve EFL Cup’ta iki kez finale çıktılar. Ayrıca, uluslararası turnuvalarda da boy gösteren Newcastle United, UEFA Intertoto Kupası’nı 2006 yılında kazanma başarısı gösterdi.Newcastle United, köklü tarihi ve zengin başarılarıyla İngiltere futbolunun önemli kulüplerinden biridir.
Şampiyonlar Ligi Kazananları 18-İnter(2009-2010)
2010 UEFA Şampiyonlar Ligi finali, 22 Mayıs 2010'da Santiago Bernabéu Stadyumu'nda oynandı. Santiago Bernabeu'da oynanan 4.final olmuştur. Daha önceden; 1957, 1969 ve 1980 yıllarında ev sahipliği yapmıştır.Maçı, İtalya veya Almanya'dan daha önce hiçbir takımın başaramadığı bir başarıya imza atarak Bayern Münih'i 2-0 yenen Inter Milan kazandı.Galibiyet Inter'e üçüncü Avrupa Kupası şampiyonluğunu getirdi ve 1965'ten bu yana ilk şampiyonluklarıydı; ayrıca, 1972'den bu yana finale ilk kez çıktılar ve AC Milan'ın 2007'de turnuvayı kazanmasından bu yana finale çıkan ilk İtalyan takımı oldular . Bu arada, Bayern en son 2001'de en son turnuvayı kazanmıştı , ancak 2002'de Bayer Leverkusen'den bu yana finale çıkan ilk Alman takımıydı .2010 finali, Porto'nun 2004'te Monaco'yu yenmesinden bu yana bir İngiliz takımının yer almadığı ilk finaldi çünkü Manchester United çeyrek finalde Bayern Münih tarafından deplasman golleriyle elendi .
Uefa Avrupa Ligi Şampiyonları. 2-Liverpool(1973)
1973 UEFA Kupası finali, Batı Almanya takımı Borussia Mönchengladbach ve İngiltere takımı Liverpool arasında çift ayaklı oynananmıştır. İlk ayak 10 Mayıs 1973 tarihinde Anfield, Liverpool'da ve ikinci ayak 23 Mayıs 1973 tarihinde Bökelbergstadion, Mönchengladbach'ta oynanmıştır.İki kulüp de finale ulaşmak için dört tur ilerlemiştir. Karşılaşmalar, her bir takımın evinde yapılmak üzere çift ayaklı gerçekleştirilmiştir. Liverpool, Tottenham Hotspur'u yarı finalde deplasman golü kuralıyla geçmesi haricinde her turda en az bir maçta iki farkla tur atlamıştır. Borussia Mönchengladbach'ın maçları ağırlıklı olarak tek taraflı gerçekleşmiştir. Batı Almanya takımı, dört turda da en az dört gol atarak ilerlerken; en farklı galibiyeti Kaiserslautern'e karşı toplamda 9-2 olmuştur.Anfield'daki ilk ayakta 41.169 seyircinin izlediği karşılaşmada Liverpool, 21. dakikada Kevin Keegan'ın golüyle öne geçmiştir. İlk yarıda Keegan, bir gol daha atarak Liverpool'un farkı açmasını sağlamış ve Larry Lloyd'un atmış olduğu sonraki gol Liverpool'un ilk ayağı 3-0 kazanmasını sağlamıştır. Bökelbergstadion'da 34.905 seyircinin izlediği rövanş maçında Borussia, 29. dakikada Jupp Heynckes'in golüyle öne geçmiş ve Heynckes, 11 dakika sonra bir gol daha atmıştır. Uzatmalara kalmak için üçüncü gole ihtiyacı olan Borussia, bu golü atamamış ve ikinci ayağı 2-0 kazanmıştır. Toplamda finali 3-2 kazanan Liverpool, Avrupa'daki ilk kupasını almıştır.
Beşiktaş 3.lük Aşkına
Beşiktaş, Trendyol Süper Lig'in 38. haftasında Bodrumspor ile deplasmanda kozlarını paylaşacak. Beşiktaş, Süper Lig'in son haftasında Bodrumspor'a konuk olacak.Avrupa kupalarına üçüncü sıradan katılma mücadelesini sürdüren siyah-beyazlı futbol takımı, hedefini gerçekleştirmek için önce kazanıp sonra Samsunspor'un puan kaybetmesini bekleyecek.Siyah beyazlı ekip, sezonun ilk yarısında oynanan müsabakada rakibini 2-1 yendi. Beşiktaş, 1 Haziran Pazar günü Grey Beton Bodrum Stadı'nda oynanacak Mücadele 19.00'da başlayacak ve karşılaşmayı Cihan Aydın yönetecek. Bodrum FK-Beşiktaş maçı beIN Sports 1'den canlı yayınlanacak
Avrupanın En Büyüğü PSG
Paris Saint-Germain, finalde Inter'i 5-0 mağlup ederek Şampiyonlar Ligi'nde şampiyonluğa ulaştı. UEFA Şampiyonlar Ligi'nde Inter ile Fransız ekibi Paris Saint-Germain karşı karşıya geldi.Maçı PSG 5-0 kazandı. Bu sonucun ardından Paris Saint-Germain Doue'nin 2 gol 1 asistle yıldızlaştığı gecede rahat bir futbolla tarihinde ilk kez Şampiyonlar Ligi Şampiyonu oldu.PSG'nin gollerini 12'nci dakikada Hakimi, 20 ve 63'üncü dakikalarda Doue, 73'üncü dakikada Kvaratskhelia ile 86'ncı dakikada Mayulu kaydetti.Maçın son düdüğü ile birlikte PSG tüm ekip büyük sevinç yaşadı.PSG, UEFA Şampiyonlar Ligi tarihinde bir final maçında 5 gol atan ilk takım oldu.
Fenerbahçe Sezonun Son Maçını Kazandı.
Süper Lig'in son haftasında oynanan maçta Fenerbahçe evinde Konyaspor'u 2-1 mağlup etti. Trendyol Süper Lig'in 38. haftasında Fenerbahçe evinde Konyaspor'u konuk etti. Maçın başından sonuna kadar taraftarlarından tepki gören sarı-lacivertli ekip, ilk yarısını 1-0 geride kapattığı mücadeleyi ikinci yarıda İrfan Can Kahveci ve Youssef En-Nesyri'nin golleriyle 2-1 kazanmayı başardı.Bu sonuçla birlikte Fenerbahçe sezonu 84 puanla ikinci sırada tamamladı. Konyaspor ise 46 puanda kaldı.
Şampiyonlar Liginde Final Zamanı
Avrupa futbolunun en prestijli turnuvasında final zamanı geldi. 2025 UEFA Şampiyonlar Ligi finalinde Paris Saint-Germain ile Inter karşı karşıya gelecek. Şampiyonlar Ligi finali zorlu bir mücadeleye sahne olacak. Fransa şampiyonu PSG ile İtalya’da şampiyonluğu son düzlükte Napoli’ye kaptıran Inter karşı karşıya geliyor.Devler Ligi"nde final maçı, Almanya'nın Münih kentindeki Allianz Arena'da oynanacak. Saat 22.00'da başlayacak final mücadelesi, TRT1'den naklen yayımlanacak.Final karşılaşmasını Romanya Futbol Federasyonundan Istvan Kovacs yönetecek. Kovacs'ın yardımcılığını aynı ülkeden Mihai Marica ve Ferencz Tunyogi üstlenecek. Karşılaşmanın 4. hakemi ise Portekizli Joao Pedro Silva Pinheiro olacak.
Fenerbahçe Son maçın’da Konya’yı Ağırlıyor.
Fenerbahçe - Konyaspor maçı, Süper Lig 2024/2025 sezonunun kritik haftasında karşı karşıya geliyor. Trendyol Süper Lig'i ikinci sırada bitiren Fenerbahçe, sezonun 38. ve son haftasında Kadıköy'de Konyaspor'u konuk edecek. Sarı-lacivertlilerde takımdan ayrılacağı duyurulan Tadic, taraftarı önünde son maçına çıkacak. Kulübe veda eden bir diğer isim Dzeko'nun ise maç öncesi İstanbul'dan ayrıldığı öğrenildi.İki takım arasındaki geçmiş maçlarda Fenerbahçe’nin üstünlüğü dikkat çekiyor; 37 maçta 24 galibiyet, 4 beraberlik ve 9 mağlubiyetle sarı-lacivertliler üstünlük sağladı.Mücadele 31 Mayıs 2025 Cumartesi günü saat 16.00'da Bein Sports 1 kanalından canlı yayınlanacak.
Galatasaray Sezonu 3 Puanla Kapattı
Galatasaray, Süper Lig'in son haftasında Başakşehir'i 2-0 mağlup ederek sezonu galibiyetle tamamladı. Şampiyon Galatasaray, Trendyol Süper Lig’de sezonu sahasında RAMS Başakşehir mücadelesiyle kapattı.Galatasaray, evindeki müsabakadan 2-0 galip ayrıldı.2 hafta önce şampiyonluğunu ilan eden sarı-kırmızılı ekibin gollerini Dries Mertens ve Victor Osimhen kaydetti. Galatasaray'da son maçlarına çıkan Fernando Muslera ve Dries Mertens, duygu dolu anlar yaşadı.Lige 8 galibiyetlik seriyle nokta koyan Galatasaray, sezonu 95 puanla bitirdi.Sezonu daha önce 5. bitirmeyi garantileyen Başakşehir, 54 puanla lige nokta koydu.
Şampiyon Ligdeki Son Maçında Başakşehiri Ağırlıyor.
Süper Lig'in 38. ve son haftasında Galatasaray, sahasında Başakşehir'i konuk edecek. Sarı-kırmızılılar, Süper Lig'de sezonun son haftasında evinde Başakşehir'le karşı karşıya gelecek. Galatasaray'da Fernando Muslera ve Dries Mertens, bu maçın ardından sarı-kırmızılı takıma veda edecek.Şampiyonluğu haftalar öncesinden garantileyen sarı-kırmızılı ekip, bu karşılaşmayla birlikte sezonu taraftarı önünde galibiyetle kapatmak istiyor.Şampiyon Galatasaray, ligin ilk yarısında 19. haftada oynanan karşılaşmada RAMS Başakşehir'i 2-1 mağlup etmişti.Galatasaray ile Başakşehir mücadelesi, 30 Mayıs Cuma günü (bugün)karşı karşıya gelecek. RAMS Park'taki karşılaşma saat 20.00'de başlayacak.
Avrupa Şampiyonları. 2-İtalya(1968)
İtalya, finale giderken Romanya , Kıbrıs ve İsviçre'nin yer aldığı eleme grubunu zirvede tamamladı . Çeyrek finalde Bulgaristan'ı iki ayaklıbir beraberlikle yendikten sonra, Sovyetler Birliği'ne karşı uzatmalarda golsüz sona eren yarı finalin sonucunu belirleyen yazı tura atışınıkazanarak finale yükseldi . Yugoslavya da Arnavutluk ve Batı Almanya'nın yer aldığı eleme grubunu kazandıktan sonra, iki ayaklı çeyrek finalde Fransa'yı toplamda 6-2 ve ardından tek maçlık yarı finalde İngiltere'yi 1-0 yendi.İlk final 8 Haziran 1968'de Roma'daki Stadio Olimpico'da 68.817 kişilik bir kalabalığın önünde İsviçreli Gottfried Dienst'in hakemliğinde oynandı . Maç normal süresi 1-1 sona erdikten sonra, uzatmalarda skor değişmedi ve berabere sonuçlandı, böylece final sonucunun tekrar maçıyla belirlenmesi gerekti . Tekrar maçı iki gün sonra yine Stadio Olimpico'da, 32.866 kişilik bir kalabalığın önünde, İspanya'dan José María Ortiz de Mendíbil'in hakemliğinde oynandı . İtalya bu kez maçı 2-0 kazanarak ilk Avrupa Şampiyonası şampiyonluğunu garantiledi.
Dünyanın Gelmiş Geçmiş En İyi Teknik Direktörleri 73-Howard Kendall
Kendall'ın teknik direktörlük kariyeri 1979'da Blackburn Rovers'ta oyuncu -teknik direktör olarak başladı. 1981'de yine oyuncu-teknik direktör olarak Everton'a geri döndü ancak dört maçın ardından futbolu bıraktı. Everton ile iki Futbol Ligi şampiyonluğu, bir FA Kupası, üç Charity Shield ve 1985 Avrupa Kupa Galipleri Kupası kazandı , ayrıca bir lig ikinciliği elde etti ve iki FA Kupası finali ve bir Lig Kupası finaline ulaştı. Kendall, 1987'de İspanyol kulübü Athletic Bilbao'nun teknik direktörlüğüne geçmek için kulüpten ayrıldı . 1989'da kovuldu ancak kısa sürede Manchester City ile teknik direktörlüğe geri döndü. Manchester'da bir yıldan az bir süre kaldıktan sonra Everton'a geri döndü ancak üç orta düzey sezonun ardından istifa etti ve kısa bir süre Yunan ekibi Xanthi'nin teknik direktörlüğünü yaptı . Kendall, Notts County'de teknik direktör olarak geçirdiği birkaç ayın ardından Sheffield United'a katılarak kulübü küme düşmekten kurtardı ve ardından 1997 play-off finaline taşıdı. Ağustos 1997'de teknik direktör olarak üçüncü kez Everton'a döndü, ancak sezonun son gününde küme düşmekten kurtulmayı başardığı için karşılıklı anlaşmayla kulüpten ayrıldı. Son teknik direktörlük görevi, Yunanistan'a geri döndüğü dört aylık bir dönemdi; burada Ethnikos Piraeus'un başına geçti.
Konferans Ligi Şampiyonu Chelsea Oldu.
Konferans Ligi'nde şampiyon belli oldu. Chelsea,Real Betis'i 4-1 mağlup ederek kupanın sahibi oldu. UEFA Konferans Ligi finalinde Chelsea ve Real Betis karşı karşıya geldi. Nefes kesen mücadelede Chelsea, müthiş bir yeri dönüş yaşadı. Chelsea, 1-0 mağlup başladığı mücadeleden 4-1’lik galibiyetle ayrıldı.9. dakikasında Betis, Abdessamad Ezzalzouli'nin golüyle 1-0 öne geçti. Bu gol aynı zamanda ilk yarının da skoru oldu. İkinci yarıda rakibi karşısında baskısını artıran Chelsea, 65. dakikada Enzo Fernandez'in fileleri havalandırmasıyla eşitliği yakaladı. 70. dakikada Nicolas Jackson'ın attığı golle İngiliz ekibi skoru 2-1'e getirdi. 83. dakikada Jadon Sancho ve 90+1. dakikada Moises Caicedo'nun golleriyle Chelsea sahadan 4-1 galip ayrılarak şampiyonluk kupasını kaldırdı.Avrupa futbolunda Chelsea, Şampiyonlar Ligi, Avrupa Ligi ve Konferans Ligi'ni kazanan ilk ve tek takım oldu.